Bölüm 23

18.8K 1K 660
                                    

Keyifli okumalar !!! Bol bol yorum yapar mısınız? Heyecanlandım bölümdeki tepkileriniz için shshshsh

*****

Alkışlar, çığlıklar, sis bombaları ve fişeklerin arasından heybetli bir şekilde sahneye çıktılar. Görevli adamlardan birisi onlara mikrofon uzatınca Alar aldı. Gözlerim hızlıca Yekta'ları aradı fakat yoklardı. Eslem'in koluna dokunup bana dönmesine sebep oldum.

"Yekta ve diğerleri nerede? Kaçırdılar."

Elsem umursamaz bir şekilde omuz silkip "Gelirler birazdan," diye bağırdı ve tekrar sahneye döndü. Sahnedekiler onlar olabilir miydi? Hepsi ortadan kaybolsaydı dikkatimi çekerdi bu yüzden sadece onlar mı çıkmıştı?

"Herkese merhaba!" diye konuştu mekanik bir sesle Alar. "Bugün buraya geldiğiniz için olsun, bunca olaylara ve badirelere rağmen yanımızda oluşunuz olsun, her şey için Karadul adına çok teşekkür ediyorum!" Sesi mekanikti fakat oldukça gururluydu. Etrafa göz attığımda iki üç tane polis arabası olduğunu fakat sadece izlediklerini gördüm.

Ardından 2 numara yaklaştı Alar'a doğru. Çakır olma ihtimali hala yerli yerindeydi. "İster şimdi olsun ister geçmişte olsun. Atlattığımız tüm badirelere rağmen hep ayağa kalkmasını bildik. Bu son zamanlarda adımızı kirletmeye çalışanlar canınızı sıkmasın. Çünkü bizim sıkmıyor. Biz hep buradayız," deyip geri çekildi.

Millet bağıra çağıra tezahürat yapıyordu. "Bugün doya doya eğlenin. Çünkü bugün Karadul'un uyanışı!" diye bağıran Alar'ın ardından ben bile heyecanlanmıştım. Herkesin alkışları arasında sahneden inip el sallayarak çıkışa doğru gittiklerinde Asya ve Eslem'e belli etmeden peşlerinden gittim. Tam geldikleri sokağa girmek isterlerken önlerini kestim. Yanlarında halktan herhangi bir girişim olmaması için koruma vardı ve bir anda karşılarında durduğum için donup kalmışlardı.

Bu kadar kalabalık olmasaydı eğer maskelerine doğru atılıp anında indirirdim.

İki koruma bana doğru yaklaşıp kenara çekmek için kolumu tutmuşlardı ki "Çekil kenara," diye konuştu Alar korumalara doğru. Bana doğru minik adımlarla geldi tam karşımda durmuştu. Diğerleri de hemen Alar'ın yanında durmuş merakla bana bakıyorlardı. "Bir sorun mu var?" 2 numaranın konuşması ile bakışlarım önce maskeli yüzüne ardından eldiveni eline indi. Ellerimi kaldırıp işaret dilinde söylemek istedikleri söyledim.

"İşaret dil bilmiyoruz," dedi 2 numara. Hemen ardından Alar "Dudaklarını oynat," deyince gözle görüşür şekilde duraksadım. Yekta'larda dudak okuyabiliyor fakat işaret dili bilmiyordu. Yine de Alar'ın siyah lens takılı gözlerinin içine bakıp "Ben beni kurtardığınız için teşekkür etmek istedim. Hayatımı size borçluyum," dedim sakince.

Alar önce etrafa ardından tekrar bana döndü ve konuşmadan önce maskesini düzeltti. Gözlerini bana dikmiş sanki bir şeyler arar gibi bakmıştı. "Bize bir şey borçlu değilsin, sadece kendine dikkat et yeterli." Kafamı olumlu şekilde sallayınca Alar'ın eldivenli eli bana doğru uzandı. Merakla ne yapacağını izlerken o omuzlarımdaki elbiseyle tenimin arasında sıkışan konfeti süsünü aldı ve attı. Gülümseyerek kenara çekildim ve geçmelerine izin verdim. Korumalar onlar sokağa girince onları takip etmeyi bırakmıştı ve başka taraflara gitmişti. Gözlerimle onlar sokağı dönene kadar takip ettim. Sokağı döndüklerinde ise peşlerinden koşmaya başladım.

Bunca zamandır deli gibi hayran olduğum insanlar Yekta ve diğerleri miydi öğrenmem gerekiyordu.

Onları gidecekleri yere kadar takip edecektim. Bomboş karanlık sokakta dükkanların olduğu sokağa gelince onlarda yavaşladı ve hemen yanlarındaki mavi demir oto yıkama kapısını açıp girdiler.

KARADUL +18 - TAMAMLANDI-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin