Oy atmayı ve yorum yapmayı unutmayın.Keyifli okumalar!
🎼Merve Özbey-Vicdanın affetsin
.................................................................
Nazlıdan....
Hastaneye kadar arabada hiç kimse tek kelime daha etmemişti.Hepimiz Dilay'ın niye hastanede olduğuna ve tanımadığı o adamla hastanede olmasına anlam veremiyorduk. Üstelik o kadar sakin biri, kriz geçirecek ne yaşaya bilirdi? Araba hastanenin önünde durduktan sonra telaşla inip içeri hızla yürüdük.Danışmandan oda numarasını alıp kata çıkmak için asansöre bindik.Umut bıkkınlıkla nefesini verip iki arkadaşına endişeli bakış attı "Acaba düğünde yaptıklarımız yüzünden zarar vermiş ola bilir mi ona?" Ceyhun ihtimal vermeyerek sıkıntıyla kafasını iki yana salladı.
"Sanmam.Zarar verse niye bizi arayıp gelin alın desin ki? Mantıksız." Umut hakverircesine gözlerini yere indirdi.Asansör ikinci katta durunca kata doğru adım attık.Asansörden çıkmamızla kulağımıza çığlık sesleri doldu.Bu ürpermeme neden oldu.Çünkü bu ses tanıdıktı.Korkuyla bir birimize bakarak hızla on numaralı odaya daldık.Kapının açılmasıyla esmer bir adam endişeyle bize döndü.Yüzünden tedirgin olduğu belliydi.Yüzünün bazı bölgelerinde çizikler vardı.Siyah gömlek,onun altına da siyah kumaş pantolon giymişti, üstündekiler hırpalanmıştı.Bizi görünce kara gözleri ile yatakta çığlık atmaktan boğazı yırtılan arkadaşımızı gösterdi.Saçı her zamankinin aksine yolunmuş gibi darma dağındı. Alıştığımız pürüzsüz teninde esmer adam gibi küçük çizikler vardı.Tırnak izleri oldukları belliydi.Benizi soluktu ve sanki ruhu çekilmiş gibiydi.Gözleri ağlamaktan kan çanağına dönmüştü.Şaşkınlıktan küçük dilimi yutacak gibiydim.Burda ne olmuştu böyle?
Gözleri bizi bulunca yerinde daha fazla hareket etmeye başladı ve esmer adama bağırdı "Neden onları çağırdın? Beni bu halde görmelerine nasıl izin verirsin?" Adam suskunluğunu koruyarak hiç bir cevap vermedi. Hemşireler sakinleştiriciyi vermeye çalışsalar da yerinde bir türlü sabit durmuyordu.
Umut öfkeyle esmer adamın üzerine yürüyüp yakasından yapıştı "Ne yaptın da onu bu hale getirdin?"
Adam bıkkınlıkla nefesini verdi "Ben ona hiç bir şeyi zorla yapmadım.O niyetteki insanlarla sakın beni karıştırma!" Kara gözlerinde öfkenin kıvılcımlarını taşıyordu.Umut'un eli gevşerken duraksadı.
"Ne demek şimdi bu?"
Adam Umut'un ellerini yakasından sertce çekerek üzerini düzeltti "Bunu anlatmak bana düşmez!" Bir hışımla odadan çıktı. Umut'un eli boşta kalırken çığlıkları ile odayı inleten arkadaşına donuk gözlerle bakıyordu.
Ceyhun üzerindeki sersemliği atarak çırpınan arkadaşının yanına giderek ona dokununca çığlık attı "Dokunma bana!" Bu hareketi hepimizi şaşkınlığa uğratınca Ceyhun bir adım geriye çekildi.
Cafer gözleri dolu şekilde arkadaşına yaklaştı "Ne oldu... sana?" Sesi oldukca çaresizdi.
Ona da aynı tepkiyi vererek çığlık atmaya başladı "Dokunmayın bana!" Aklıma gelen ihtimal doğru olamaz,değil mi? Bunu ikinci kez kaldıramam.Tarih tekerrür etmemeli.
Saçlarımı arkaya kaydırdım ve küçük adımlarla yanına yaklaşınca yüzüme sıcak gülümseme yerleştirdim ve göz kontağımı kesmeden ona baktım.Gözleri dolunca artık sessizdi.Kollarını bedenine sararken gözlerinden yaşlar boşalmaya başladı.Kafamı iki yana sallayarak sadece onun anlaya bileceği şekilde dudaklarımı oynattım "Kirlenmedin."
![](https://img.wattpad.com/cover/301040292-288-k457928.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
17 Aralık (Final)
RomanceBoğazını temizlerken gözlerim tekrar gözlerine tırmandı "Deniz feneri biliyorsun ki karanlıkta gemilere yol gösteriyor." Gözlerim dolarken kafamı salladım. Derinden nefes alırken gülümsedi "Benim için sen deniz fenerini temsil ediyorsun. Gülüşünle...