.....
Nazlı'dan
"Hâlâ Arda diyor ya!" diye isyan eden Ceyhun'a döndüm onaylayarak. Acı kahveleri kısılmış, kaşları çatılmıştı. Tüm dikkati izlediğimiz dizideydi. Bunun yanı sıra, eli devamlı olarak kucağındaki cips paketine gidip geliyordu "Adam senin için ne yapsın daha?!" Diğer elindeki gazlı içeceği içmeye başladı. İki üç damlanın, üzerindeki siyah çizgileri olan beyaz sweatshirt'e damladığının farkında bile değildi. Kafamı iki yana salladım hayretle.
"Beş yaşında mısın sen, Ceyhun?! Üzerine döktün. Ayılığından ödün ver arada!" Boş bakışlar attığı zaman göğüs kısmındaki lekeyi işaret ettim. Göz ucuyla üzerini süzdükten sonra umursamaz şekilde içeceğinden bir yudum içip yeniden ekrana dikkat kesildi. Doğal ortamı için rutin haline gelmiş bir durum olduğundan büyütmemesi normal. Gözlerimi devirerek sehpanın üzerindeki muzlu puding kâsesini elime aldım. Tadı nefisti. Aşçı kimse bu işi gerçekten biliyor. Alt tarafı bir puding,Nazlı! Belki sevgisini katmıştır,ne var yani?!
Öğlen saat ikiden bu yana, dört bölüm izlemiştik. İzlerken susmayacak tarafın ben olacağımı düşünüyordum ama Ceyhun beni bu konuda sınıfta bıraktı. Hız kesmeden her sahneye kendi fikrini söylüyordu. Hatta anlaşamadığımız noktalarda, diziyi durdurup tartışmak zorunda kalıyorduk. Şimdi ise saat altıyı gösteriyordu. Başta keyifli olsa da insan bir süre sonra sıkılıyordu.
Kafamı, karnıma çektiğim bacaklarımın üzerine yatırdım sağa doğru "Başka bir şey mi izlesek ?" diye mırıldandım. Dudaklarım hafif aşağıya doğru indi. O kadar odaklanmıştı ki beni duymuyordu bile. Elimle koluna sert şekilde vurunca irkildi.
"Nazlı!" İçeceğinin küçük bir kısmı üzerine sıçradı "Niye gavura vurur gibi vuruyorsun!" Acı kahveleri sinirle büyümüştü.
"Sana bir şey soruyorum ama cevap alamıyorum. Ondan ola bilir mi?!" Öfkeyle kafamı kaldırdım dizlerimden.
"Kusura bakma,tüm dikkatim dizideydi." Merakla kaşlarını çattı "Ne diyordun?" Ilımlı şekilde gülümserken eli cips paketine gitti.
"Sıkıldım.Başka bir şey izleyelim. İzlemiyorsak da başka bir şeyler yapalım." Son cümlemden sonra cips dudaklarının arasında kaldı. Afallamış şekilde bana bakıyordu. Kafamı sağa yatırarak niye donduğuna anlam vermeye çalışıyordum. Gözleri anında parladı. Cipsi yedikten sonra dudaklarında davetkâr bir gülümseme belirdi.
"Başka bir şey yapmak ha." Kaşlarım hala çatıktı. Elindekileri sehpanın üzerine bıraktıktan sonra yanıma biraz da yaklaştı "Çiçeğim, beni kendi evime atacağını düşünmezdim." Gözlerim hızla irileşti. Misafir oldu, sonu katliâmla bitti diye manşetlere düşmek istemiyorum.Ama beni zorluyor!
Sağ elim yanağı ile birleşti sert şekilde "Sen dayağı mıknâtıs gibi kendine çekiyorsun,Ceyhun!" Eli yanağındayken şok olmuş şekilde bakıyordu.
"Eline ayar taktırsana, kızım! Yanağım felç oldu!" Yanağını ovalarken yüzünü ekşitti. Sanırım gereğinden sert atmıştım tokadı.
"Kaşındın, ben de kaşıdım." Dudaklarını birine bastırarak kafasını iki yana salladı. Suçlu olduğu için suçlu değilim bence.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
17 Aralık (Final)
Roman d'amourBoğazını temizlerken gözlerim tekrar gözlerine tırmandı "Deniz feneri biliyorsun ki karanlıkta gemilere yol gösteriyor." Gözlerim dolarken kafamı salladım. Derinden nefes alırken gülümsedi "Benim için sen deniz fenerini temsil ediyorsun. Gülüşünle...