SOĞUK

420 33 38
                                    

Yeppyeni bölümümüze hoş geldiniiizz.Aramıza yeni katılan arkadaşları görüyorum ve çok mutlu oluyorum.Yorumlarınızı esirgemeyip paylaştığınız içinde  çok çok teşekkür ederim.Yeni bölüm içinde yorumlarınızı bekliyorum.Hazırsak geçelim.🦋

.......

Acılarını bir sandığa koyup kaldırmak,o raftan hiç indirmek istemese de pek başarılı olamıyordu.Bunun sebebi ise hayatın bir şekilde onun önüne engeller koymasından kaynaklanıyordu.Geçeceğine inancı  tam,gücü ise hatrı sayılır derecede azdı.Gözlerini kapatıp uykuya dalmak istedi ama başarısız olmuştu her bir denemesinde.Ne zaman sıkıntıyla dolsa içi böyle olurdu.Uyuyamazdı saatlerce.Camın önüne geçip ayı izledi.Bu gece bir başka güzeldi..

Turgut ve Hakan'ı gördü bahçeye çıkarken.Bu gece nöbettelerdi.Ellerinde çayları birkaç kez turladılar etrafı.En son Mine'nin camının altında oturdular.Onu görmemişlerdi karanlıkta.

"Daha iyi misin Hakan?"

"İyiyim.İyi diyelim iyi olsun değil mi?"

"Levent bey mahvetti bizi."

"Yalçın göstermiş ona çocuğu.Ne yapmaya çalışıyor anlamıyorum ki.Pislik herif."

"Ne? Ya şaka gibi.Korkulur bundan."

"Mineyi de mahvetti.Zar zor toparladık.Ki hala iyi değil."

"Onun yaşadıklarının onda birini yaşasa çok ağır yük diyip kaçacaklar varken o sesini bile çıkarmadı çoğu zaman.Mine demişken..O güzel kız nasıl?"

"Yeni annesinin ve babasının yanında.Bir kere görmeye gittim.Mineyi daha götürmedim.Bunun için hazır olduğunu düşünmüyorum."

"Bencede biraz daha bekle Hakan."

"Bak sana ne göstereceğim."

Telefonunu çıkarıp onlarla kaldığı geceki fotoğrafı açtı.Mine en sessiz şekilde camı açıp başını uzattı.Fotoğrafı görmeye çalışıyordu.Sağolsun Turgut parlaklığı açınca az da olsa görebilmişti.Gülümsedi.Bu fotoğraftan haberi yoktu.Onlar uyurken çekmişti.

"Belki bir gün-"

"Kapatalım mı konuyu Turgut?"

"Kapatalım Hakan..Kapatalım.."

..........

Ertesi sabah hep beraber bahçede oturup kahvaltı etmek adına sözleşmişlerdi.Herkes elindeki tabakları masaya koyarken Mine çayları dolduruyordu.Hakan ve Turgut poşetlerle onlara doğru gelirken Leyla ve Ömer hemen yardım için yanlarına gitti.Bir kısmını alıp açtılar.Yemekler hazır olduğunda yerlerine geçtiler.

"Minecim simiti uzatır mısın?"

Mine yanındaki simitten bir parça alıp Turgut'a uzattı. Yanında oturan Hakan'a gitti bakışları.Her gün olduğundan bir tık daha sessiz oluşu dikkatini çekmişti.Bir şey soracaktı ki Leylayı onları izlerken yakaladı.Eski pozisyonunu alıp çayını yudumladı.

"Bu güzel günde size söylemek istediklerim var sevgili Uluçınar ailesi."

"Neymiş o İhsan?"

"Bir dakika Mine hemşirem."

Mine gülerek baktı İhsana.Onun ne diyeceğini ya da diyebileceğini kestirmek her zaman zor olmuştu.Her zamanki hareketini yapıp önünü ilikledi.

"Hastanemize kurşun döktürüyorum!"

Mine çayını bırakıp öksürmeye başladı.Son yudumunu içerken böyle bir cümle duymayı beklememişti.Hem öksürüyor hem gülüyordu.Herkesin kahkahası Uluçınar'ın bahçesinde yankılanırken Hakan Mineyi izliyordu.Onu böyle gülerken görmeyeli ne kadar olmuştu?

Vaveyla | Hakan&MineHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin