Merhabalar efendim.Yeni bölüme hoş gel di niz.Bu bölümde tüm Uluçınar olarak bir konferansa katılacağız.Yolculuk için kemerleri takın,hazırlanın gidiyoruz. Hamilelik sürecini de gün günden ziyade ay ay yazacağım bilginize. 💙 Yorumlarınızı yapmayı unutmayın.HADDİİ GEÇELİİİM.💜
..........
Karnını okşayarak bebeğine sevgi sözcüklerini sıralarken karşısında bavul hazırlayan Hakan'ı izliyordu.Hastaneler kapsamında yapılan bir konferansa katılacaklardı Uluçınar olarak.Mine hiçbir işe elini sürmeden izlemeye söz vermişti.Hakan en sonunda dayanamayıp kıyafetleri katlamadan fırtlatmaya geçince Mine gülerek doğruldu uzandığı yerden."O öyle mi koyulur Hakan?"
"Ne varmış? At gitsin."
"Ya saçmalama! Bak sonuna kadar geldin.Şunu da katlasan nolur?"
"Mine alt tarafı iki gün sürecek biliyorsun değil mi?"
"Evet ama ne fark eder? Buruşuk kıyafetlerle mi gezelim. Ayıp denen bir şey var."
"Al sen katla."
"Ben? Hani ben bir şeye elimi süremezdim?"
"Bugünlük o kural iptal."
"Yok ya. Al şunu katla hadi."
Hakan bıkkınlıkla katladı son kalan iki parçayı da. İkisi içinde hazırladıkları tek minik bir bavul vardı. Mine sırt çantası hazırladı kendisi için. İlaçlarını,makyaj malzemelerini koydu derken sonunda fermuarı çekemeyince Hakan'ın bakışlarıyla karşılaştı. Küçük bir çocuk gibi gülümsedi yoksa laf yiyeceğini biliyordu.
"Mine...Yani sana ne diyebilirim? Bu çanta ne? Nasıl sığdıracağız bunu arabaya?"
"Otobüste koyacak bir yer buluruz."
"Otobüsle gitmiyoruz."
"Arabayla mı gideceğiz? Bizim ayrıcalığımız ne?"
"Yalçın'ın o meymenetsiz suratını görerek saatlerimi yeterince harcıyorum."
"E diğerleri yalnız kalacak."
"Hepsine bizle gelmelerini söyledim. Arkaya rahat rahat otururlar."
Başını sallayarak onayladı.
"Hem şoförlede konuştum. O oteli biliyorum. Bizi takip edecekler."
"Koskoca şoför yolu bilmiyor mu?"
"Acemiyse ben napayım. Hadi vakit geldi. Hastaneye uğrayıp herkesi almamız lazım."
Mine çantayı alacakken Hakan ondan önce hamle yapıp sırtına astı. Mineye bundan birkaç ay bu manzarayı izleyeceğini söyleseler inanmazdı. Fakat şimdi karşısndaki bu adam onun elini sıcak sudan soğuk suya sokmuyordu. Evin kapısını kilitleyip merdivenlerden inerek arabaya geçtiler. Hakan bavulu ve çantayı da diğerlerini düşünerek bir düzene uygun yerleştirdikten sonra koltuğuna geçip kemerini bağladı.
"Hazır mısın?"
Mineye gülümsedi. Karşılık aldığı kocaman tebessümle yolunu Uluçınar'a çevirdi. Şarkılar eşliğinde biten yolda her zamanki gibi onları karşılayan Turguttu.
"Kimler gelmiş kimler. Dayısının prensesi."
"Ne dedin sen?"
"Ne dedim ben?"
"E prenses dedin!"
"Aa valla hiç farkında değilim. İçime mi doğdu ne?"
"Geçen Leyla da öyle dedi."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vaveyla | Hakan&Mine
FanfictionYıllardır küllenen aşkın izleri onları bir arada tutan şeydi. Yürüdükleri yollar,aynı koridorlar bitmemiş duygular. Hikayeye bir de böyle bakalım..