2. SEZON 9. BÖLÜM

344 26 3
                                    

HATIRLATMA
"Gürkan tefeciye bulaşmış."

Duyduklarımla aniden Ege'ye döndüm.

"Ne?"

" İşin kötü yanı kendisi ile beraber beni de ateşe attı."

Zihnimde her şey bulanıklaşıyordu. Ege'nin söyledikleri uğultu olarak geliyordu kulağıma. Parça parça anlattığı için anlayamıyordum da.  Ama kötü şeyler oluyormuş hissediyordum. Nefesim kesilir gibi oldu. Elimi boynuma götürüp rahat bir nefes almak için zorladım kendimi. Duyduklarımı anlamlandırmaya çalıştım. Daha sonra endişeyle emniyet kemerimi çözüp tüm bedenimle Ege'ye doğru döndüm ve elini tuttum.

"Neler oluyor Ege?
.
.
.
Bir insanın hiç olmadığı kadar değişmesine ne neden olabilirdi? Para mı? Hırs mı? Aşk mı? Nefret mi? Yoksa başka bir şey mi? Dünya dediğimiz yerde her şeyi anlamaya çalışıyordum. Yaşanan her şeye kendimce mutlaka bir kılıf uydurmak için uğraşıyordum. Ne de olsa herkesin bir nedeni olurdu. Fakat bu bambaşkaydı. Bir insan güzel ve her daim kendisine seven bir eşe sahipken, hayatında onun hep arkasında olabilecek arkadaşları varken, güzel bir işe, kendisine ait eve ve arabaya sahipken hatta baba olacakken neden böyle bir yola girer, nasıl bu denli değişim yaşar, bunu gerçekten anlamıyor, anlamlandıramıyordum.

Gürkan'ın hataları sadece kendisini etkilemiyordu. Hepimizi doğrudan ya da dolaylı bir şekilde mutlaka etkiliyordu. Tefeciye bulaşmış olabilirdi. Olanlardan sonra belki de şaşırmamam gereken durumdu ama ister istemez yine de zihnim geldiğimiz bu hali kabul etmek istemiyordu. Konduramıyordum.
Özellikle en yakınım dediği insanı nasıl  ateşe atabildi, nasıl kıyabildi aklım almıyordu.

Derin nefes alışverişlerimiz arabanın içindeki sessizliği dağıtırken anlatması için beklentiyle baktım Ege'nin ellerimize bakan yüzüne. Çatık kaşları, gergin yüz hatları benim daha da korkmama neden oluyordu.
Titrek bir nefes alıp sorumu yineledim.

"Neler oluyor Ege?"

Ege sanki ağzından yanlış bir şey kaçırmış gibi derin bir soluk bırakarak  başını arkasındaki koltuğa yasladı. Birkaç saniye gözlerini kapatıp bekledikten sonra bedenini bana çevirip elinin üstünde olan elimi avuçlarının arasına alıp dudaklarına götürdü ve sıcak bir buse kondurdu. Daha sonra zoraki olduğunu bildiğim bir gülümsemeyle gözlerimin içine baktı.

"Boş ver sen sevgilim. Birlikteliğimizin ilk anlarını olumsuz şeyler konuşarak geçirmeyelim. Önemli değil zaten."

Duyduklarım karşısında kaşlarım çatıldı. Hem tefeci diyor hem Gürkan'ın kendisi ile beraber onu da ateşe attığını söylüyor hem de boşver diyordu.

"Tefeci diyorsun, ateşe attı diyorsun, sonra da boşver diyorsun. Neler söylediğinin farkında mısın sen? Neler oluyor Ege? Daha birkaç saat önce konuştuk. Hani bir şey saklamak yoktu."

"Bazı şeyleri bilmemek daha iyidir Asya. Öğrenip kafanı bunlarla meşgul etmeni istemiyorum. Halledilecek bir konu zaten. Endişelenme, lütfen."

"Endişelenmeyim öyle mi? Sen benimle dalga mı geçiyorsun ya!"

"Bağırma."

Oldukça sakin ve bir o kadar da net çıkan ses tonuna karşılık  "Ben bağırmıyorum!" Diyerek cevap verdiğimde bağırdığımı fark ettim ve sıkıntıyla bakışlarımı kaçırdım. 

"Beni bilmiyorsun sanki. Öğrenemedikçe daha da zihnim meşgul olacak."

Bakışlarımı tekrar Egeye çevirdiğimde bu sefer normal tonda olduğunu düşündüğüm ses tonumla konuştum.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 07, 2022 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

KESİŞEN YOLLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin