Herkese Merhabaaaa :) Umarım hepiniz iyisinizdir. Ön konuşmayı pek uzun tutmayı sevmiyorum, ama bu bölüm hakkında bir bilgilendirme yapmak istiyorum bu yüzden biraz bir önceki bölümlerin açıklamalarına göre uzun olabilir. Atlamadan okursanız çok ama çok sevinirim:).
Öncelikle bu bölüm diğer bölümlerimize nazaran biraz daha daha duygusal oldu. Ben bu bölümü çok kez yarıda bırakarak yazdım. Her fotoğrafa bakışımda ağlamaktan kendimi durduramadım çünkü. Yazdığım bölümler arasında en çok zorlandığım oldu diyebilirim. Umarım bu duyguyu size de geçirebilirim. Bir önceki bölümde ismi geçen Cihan karakteri hakkında küçük bir bilgilendirme yapmak istiyorum çünkü bu bölüm biraz da olsa Cihan üzerinden gidecek.
Cihan'ın mesleği gereği yaşadığı olayı kalemi sağlam olan ve kitabını severek okuduğum biricik Merve Uzbilir ablam Dönüş'üm kitabında yayınladığı son bölümünde bahsetti. Cihan'ı kitabında konuk etti. Detayları merak eden varsa Dönüş'üm kitabını okuyabilir. Cihan'ı kitabına konuk ettiği için ayrıca Merve Uzbilir'e teşekkürü borç bilirim.
Bir diğer konu Cihan'ın görüntüsü. Ben askerlerimiz ve polislerimiz konusunda çok hassas bir insan olduğum için hayali bir insan koymak istemedim. Bu yüzden bu vatan uğruna elinden geleni yapmış, canını dahi vermiş olan bir Mehmetçiğimizi koymak istedim. Şehit Özel Harekat Polisi Bayram Çiçek... Bu bölüm vesilesiyle tüm şehitlerimizin ruhu şad olsun, Allah ailelerine sabır versin...
Mediadaki türkü eşliğinde yazdım, siz de bu türkü eşliğinde okuyun mutlaka...
İyi okumalar
******
Hatırlatma
Biz konuşmaya devam ederken çalan telefonum ortamın sessizleşmesine neden oldu. Cebimden ayırmadığım telefonu çıkarıp arayan kişiye baktım. Annem arıyordu. Haliyle merak etmiştir. Saat gecenin 1'i olmuştu.
Daha fazla çalmasın diye sessize alıp telefonu üzerimde hissettiğim bakışlar altında açtım.
"Efen-''
Daha cümlemi tamamlayamadan annemin titreyerek çıkan endişeli sesi kulaklarımı doldurdu.
"Asya yetiş!!
*****
Annemin endişeli ve titreyerek çıkan sesi tüm vücuduma endişe duygusunu saldı. Gecenin bu saatinde, bu ses tonuyla konuşması iyi bir şeye işaret değildi. Olamazdı da. İyi bir haber bu saatte verilmezdi çünkü.
Birine bir şey olması fikri aklıma gelirken ne yapacağımı bilemedim. Telefonda hıçkırarak ağlamaya başlayan annemin sesine, yengemin titreyen sesiyle annemi sakinleştirmeye çalışan telkinleri karıştı. Vücudumu kaplayan endişe duygusuna korku duygusu da eklenince aklıma ilk olarak babama bir şey olması fikri düştü. Yengem de bizdeydi çünkü. Babamın sesi yoktu. Sadece annem ve yengemin sesi kulağımı dolduruyordu. Babam...
Merakla beni izleyen üç çift gözle tek tek gözlerim kesişti. Meraklı yüz ifadeleri yerine benim gibi endişeye bırakırken annemin feryatlarını duyuyordum. Korkudan titremeye başlayan ellerimle telefon düşmesin diye sıkı sıkı tuttum. Derin bir nefes alıp verdim. Sakince konuşup öğrenmeliydim.
"Anne? Neler oluyor?"
Hissettiğim korku ve endişenin sesime yansımasını engelleyememiştim. Aynı annem gibi titreyerek çıkan sesime karşılık;
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KESİŞEN YOLLAR
ChickLitAldatılmanın verdiği hasarla sevilmeye dair olan inancını yitirmiş bir kız; yıllarca kavuşamamanın getirdiği yorgunluğa rağmen bir kez olsun sevmekten vazgeçmeyen bir adam. Hayat bu iki insanın yolunu nasıl kesiştirecek kim bilir... . . . Yolumuz...