Bölüm 10 ❝ TEHDİT ❞

41.2K 1.9K 2.4K
                                    


TEHDİT
━━━━━━━━━━━━━━━

Yoldan geçen arabalar ve yol kenarına dikilmiş ağaçlar gözlerime bulanık bir şekilde karartı gibi gelmeye başladığında, bakıyor fakat göremiyordum. Kısa bir an zaman donup kaldı ve dünyadan soyutlaştığımı düşündüm.

"Efendim!" dedim afallayan bir ses tonuyla.

"Duymadın mı söylediğimi?" Az önceki öfkesi durulmuş, daha sakindi. "Tekrarlayayım mı?"

"Duydum ama anlamadım." dedim ses tonum bile hâlâ duyduklarımı inkar ediyordu. "Bana söz vermiştin. Beni gönderecektin!"

"Verdiğim sözü tutacaktım. Sende gördün gelişen olayları."

Onun böylesine pervasız davranmasıyla iyice çileden çıktım. Bu adam sınırlarımı zorluyordu.

Sinirle dişlerimi sıktığımda, "Ne diyorsun sen be?" diye tısladım. Kalbim, yaşadığım sinirden dolayı deli gibi atmaya başlamıştı. "Dalga mı geçiyorsun benimle?"

Omuz silkti. "Hayır. Gayet ciddiyim." dedi gözlerini yoldan ayırmadan. "Şaka yapıyormuş gibi bir hâlim var mı?"

"Kendimi öldürürüm!" dedim dişlerimin arasından. "Beni bırakacaksın!"

Baş döndüren bir gülümsemeyi bahşetti. Birçok kadının yüreğini hoplatacak bir güzelliğe sahipti fakat benim gözümde kötülüğün beden bulmuş hâli gibiydi şu anda.

Benim aksime sakin bir tonla, "Hiç sanmıyorum." diye konuştu. "O an intihar etmeye meyilliydin fakat şu an gayet sakinsin ve canını yakmak istediğini sanmıyorum."

İçimden geçenleri okuyordu. Vereceğim tepkileri benden daha iyi biliyordu.

İşaret parmağımı ona doğru sallarken çenemin titrediğini fark ettim. "Bana söz vermiştin." dedim, aynı sözleri tekrarlayıp duruyordum. "Sözünde durmak zorundasın." Baskı yapan gözyaşlarımın tek sebebi içimde kaynamaya başlayan öfkeden kaynaklanıyordu.

"Bana bak kızım." diye konuştu az önceki sakinliği toz bulutu gibi dağılırken. "O şerefsiz seni benim yanımda gördü. Benden gittiğin an tepene binecektir."

"Beni bulsa ne olacak, ona hiçbir şey söylemem." Yaman'ı nasıl ikna edeceğimi bilemediğim gibi şu an nasıl bir yol izleyeceğimi de bilmiyordum.

"Hayır." dedi kesin bir dille. "Ne söylersen söyle fikrim sabit kalacak ve sende gitme fikrini unutacaksın."

Sakin kalabilmek için derin bir nefes almaya çalıştım fakat içerideki hava her saniye azalıyormuş gibi hissediyordum.

"Beni neye bulaştırdığının farkındasın değil mi? O adam, sana yakın olan herkesi öldürmekten bahsetti ve sen de umurunda bile olmadığını söyledin."

"Nasıl istersen öyle algıla." dedi aracı park ederken. "Ben kendimden başkasını düşünmem." Sözlerini doğrulayan bakışlarını gözlerime hapsetti. "Hiç kimseyi!"

Konuşacak tek bir kelime, sarf edecek söz bulamadım. Soluğum boğazıma düğümlenirken daha dün gece benim için yaptıkları geldi aklıma. Bir insan nasıl böyle çelişkili davranabilirdi?

TESLİMİYETHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin