Nisan 2015

79 6 2
                                    

Merhaba kalabalıklar içindeki yalnızlığım.


Evet! Artık sana hitap şeklim bugünden itibaren değişti. Böylesi çok daha iyi. Sana artık dostum demekten utanıyorum. Aydan aya konuşan dostluk nerede görülmüş. Aslında ikimiz de biliyoruz ki, bu değişimin nedeni bu kadar yüzeysel değil. Bu değişim, hayatımdaki bir devirin bitip, bir diğerinin başlamasının simgesi. Artık daha içine kapanık ve daha kendimle baş başayım. Artık kötü alışkanlıklardan ve kötü arkadaşlıklardan tamamen uzaklaşmış durumdayım. Artık ideolojik olarak çok farklı görüşlere sahibim. Artık öğrenmeye eskisinden daha açım. Artık iş hayatımda evvelki günlere nazaran çok daha başarılıyım. Artık nispeten daha az alkol kullanıyorum. Artık ruhsal açıdan çok daha güçlüyüm. Zira sıkıntılarını kimseyle paylaşmaktan hoşnut olmayan ben, neredeyse her gün kağıda, kaleme sarılırken, şimdi aydan aya anca alıyorum kalemi elime. Artık yazmaya bile ihtiyaç duymuyorum. İçimde kötü olan ne varsa, bir şekilde damıtmayı öğrendim sanırım. Borçlarımın bir kısmını kapattım. Gerçi daha çok borcum var ama onları da bir şekilde kapatacağım.


Kalabalıklar içindeki yalnızlık... Bu söz ne kadar da yakışıyor üzerime. Tam bedenime uygun. Sen de artık benim, kalabalıklar içindeki yalnızlığımın ayna karşısındaki yansımasısın Günce'm. Ben yalnız bir adamım. Onlarca arkadaşın ve sosyal yaşamın arasındaki yalnızım. Örgütsel faaliyetlerin ve kitlesel eylemlerin içindeki yalnızım. Bu liste böyle uzar gider. Yalnızım çünkü, her ne kadar biraz önce saydığım ve saymadığım birçok şeye yakın olsam da, bir o kadar kendime uzağım. Dünyanın en yalnız insanı çevresinde hiç kimse olmayan değil, kendine en uzak olan insandır. Peki bu bir tercih mi, yoksa koşulların getirdiği bir sorumluluk mu? Ne fark eder?


GünceHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin