Bugün uykusuz geçirdiğim ikinci gün!
Uyku beni ilelebet terk etmiş gibi. Ama bugünkü halim dünkünden biraz farklı. Dün vücudumda uykusuzluğa dair hiçbir emare bulunmazken, bugün bilfiil hepsi faliyetle. Göz kızarıklığı, yavaş hareketler, dikkatsizlik, yorgunluk ve aklına ne gelirse!
İki gün önce motoru tamirciye bırakmıştım. Kaza esnasında kırılan arka fren pedalını değiştirmek için. Evet, o günden beri arka fren olmadan kullanıyorum motoru. Tam bir delilik abidesi. Şayet onu da güzel yapan şey tam olarak bu. Asıl konuya gelecek olursak, bugün motoru tamirden çıkartmayı planlıyordum lakin aniden bastıran sağanak yayış, bu planımı değiştirmeme neden oldu. tıpkı benim gibi gece çalışan iki yarasa arkadaşım, sanayiye gidecekti bugün, arabaya rot balans ayarı yapmak için. Ben de eşlik ettim onlara. Zira eve gitsem dahi, uyuyamayacaktım.
Bayağı vakit geçirdik sanayide. Önce arabaya kolon taktırdık. O esnada yedek parçalara baktık, çay ocağında çay içtik, sanayi lokantasında yemek yedik. Kolonlar takıldıktan sonra, rot balans için nereye gittiysek, yoğunluktan dolayı geri çevrildik.
Sanayiden ayrıldığımızda saat 13:30'u gösteriyordu. Hepimizin uykusuzluktan gözleri kan çanağıydı. buna rağmen ne zorumuz varsa, AVM'ye gitmeye karar kıldık. Arkadaşlarımın her ucuzluğa saldırması, açıkçası çok şaşırttı beni. Kara geçtiklerini düşünürken, aslında bir dünya gereksiz masraf yaptılar. Zaten bu kapitalizmin bubi tuzaklarından biri değil mi.. Ben mi? Sadece bir gömlek. İndirime girmişti. Zira ihtiyacım da vardı.
Çıkmadan evvel, babam çok sevdiği için ona su böreği aldım. Sonra başka bir arkadaşım geldi. Birlikte geldiğimiz arkadaşım rot balans ayarı için başka bir yere giderken, biz diğer arkadaşımla yeni gelen arkadaşın aracına bindik. Amma çok arkadaş kelimesini kullandım ya.
Arkadaşı içmek konusunda ikna ettim, çünkü beni uyutabileceğini düşündüm. Marinaya aracı çekerek başladık. Fakat hiç beklemediğim bir süpriz, tüm planlarımı altüst etti. Söz verdiğim bir arkadaşla buluşmam gerekiyordu ve arayıp hatırlattı!
Yağmurun durmasından faydalanıp motoru aldım. Arkadaşın yanına gittim. Saat 21:00'e kadar oturduk. İşe gitmeden en azından birazcık uyumak umuduyla eve gittim ve nihayet yaklaşık 45 dakika kadar uyuyabildim.
Fakat bu minik uyku, iyi gelmek bir yana dursun, beni o kadar kötü yaptı ki, yataktan kalkmak bile büyük bir eziyetti benim için. Zira motora binip, işe gitmekte öyle.
Rüzgar yüzüme çarpsın diye kask takmadım. Hız yaptım. Az da olsa işe yaradığı söylenebilir ancak o halde çalışmak benim için tam bir işkenceydi...

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Günce
Non-FictionYazılarımın bana zarardan başka hiçbir şeyi olmuyor. Tek bir faydasını görmedim bugüne kadar. Önceleri acaba ileride bir faydasını görebilecek miyim diye düşünürdüm, şimdi ise bir zararını görmesem bari diyorum. Keşke kötüye giden tek şey benim ruh...