Ben İle Başlamış Sen İle Bitmiş

2 0 0
                                    

   Kıyafetler salonda sağa sola saçılmıştı. Ev zaten dağınıktı iyice darmadağın olmuştu.  Odaya doğru yürürken annemin ince topuklu beyaz ayakkabılarına ayağım takılmıştı. Kendi seslerinden benim sesimi duymuyorlardı . Kapı hemen hemen ağzına kadar açıktı. Annem ve yabancı babamın yatağında çırılçıplak. Evden geldiğim gibi sessizce çıkıp Fadik'ime sımsıkı sarılıp ağladım. O gece  yarısına kadar bahçede kaldım. Yabancı ne zaman çıkıp gitmişti bilmiyorum. Bahçede uyuya kalmıştım. Gözlerimi açtığımda güneş yüzüme gülümsüyordu.  Öz annem beni merak edip arama zahmetinde bulunamamıştı. O günün sabahında gözlerime fırtına önce sessizliği açmışım. Hayatımız zaten zordu.  Annem ve babam  yaşamayı iyice zorlaştırıyorlardı. Evimiz lüks değildi fakat kötü de değildi.

   Bahçesi küçüktü ama güzelleştirilebilirdi. Güzelleştirmek için, içinde güzel yaşayan insanlar bulunmalıdır. Kendi kendime söz verdim  aldatan eş değil seven saygı, duyan eş olacağım diye.]
Şimdilik benim hakkımda bu kadarını bilmen  yeterlidir. İşte benim evim, benim yetimhanem içindeki ise benim ailem. Hayatı ve yaşamayı  yetimhanede öğrendim. Art niyet  duymadan çıkarsızca sevebilmeyi  içinde yaşayan insanlardan...
"Şimdi sana soruyorum eğer elimi bırakıp gideceksen tutmadan git. Eğer kalıp elimi tutacaksan da bir ömür boyu  elimi asla bırakma. "
"Seni bırakıp gitmek mi?
" Asla gözlerim gözlerine bir kere aşkla baktı. Kalbim kalbinle mühürlendi. Ellerim ellerinde huzur buldu. Dudaklarım çilek kokusu dudaklarına bağlandı. Dünya malı insanların, sen sadece benim ol. Allah'ın  bana sunduğu en güzel lütufsun."

   Gökyüzünden düşen yağmur damlacıkları üzerimize sağanak  sağanak  yağmur başlamıştı. Sevdiğim kızın mutsuzlukla geçen hayatın üzerine benim mutlulukla geçen hayatımı ekleyip bir ömür boyu mutlu etmeye  söz verdim. Tek idealim Veda'yı mutlu etmekti. Alnına alnıma koyup nefesini içime çekip ellerini sımsıkı tutmuştum. "Ve anladım ki Veda  bırakıp gidemeyeceğim bir yemindi bende. Körü körüne bağlandığım içten içe sevdiğim, her nefeste artan aşkın eseri idi. Dünya durdukça aşkımız bizimle yaşayıp  kök salacaktı. Ama olmadı neye niyet neye kısmet."
"Yetimhane demek."
"Evet anladığım kadarıyla aileden sevgi görmemiş içindeki o boşluğu Çocuk Esirgeme Kurumundaki yaşayanlarla doldurmuş."
"Sonra neler yaşandı."
"Yetimhanedeki insanlarla tanıştırdı. Müdür, müdür yardımcısı ve çalışanlar vesaire hepsi ile tanıştırdı. "Yakın arkadaşları ve terk edilen çocuklar, kimleri maddi imkanlardan dolayı bırakılan  ve  tamamlanmayı  bekleyen yarım kalan hayatlar."
" Evet sana  soracağım en kritik soruya geldik. Sen bu hale nasıl geldin?"
"Veda'ya olan aşkımdan..."
"Onu biliyorum söylemek istediğim yaşamış olduğun o talihsiz kazayı soruyorum. Biliyorum sana acı verecek ama anlatmanı istiyorum. Yıllarda biriktirdiğin öfkeni, kırgınlığını içinden dışarı at, geçmişinle yaşamayı bırak ki geleceğin olsun."
"Benim geleceğim Veda'm ile birlikte öldü."
"Bak sen şu an yaşayan birini öldürüyorsun. Ya bir gün gerçekten ölüm haberini alınca  düşündüklerini için pişmanlık duyacaksın. Sana   güzel duygular yaşatan kadından bahsediyoruz."
"Seda neler oluyor sana benim bu hale getiren kadını savunuyorsun. Veda'yı tanımazsam senin Veda olduğunu düşüneceğim. O benim için bir ölü artık."
"Tamam anladım o günü anlatmaya devam eder misin?"
" Hemen sinirlenme sadece bana karşı anlayışlı olmanı istiyorum. Yaşadıklarım kolay değil. O gün benim doğum günümdü. Güya hayatımın en güzel doğum günü olacaktı. Aslında oldu sevdiğim  kız tarafından atılan hayatım boyunca unutamayacağın bir kazıktır. Yakın arkadaşlarım Veda da dahil olmak üzere herkes doğum günümü unutmuştu.   Unutmuş  bir doğum günü vardı ve öylede davranıyorlardı.

   Başarılı da olmuşlardı.  Veda ile görüşmemiş telefonda sadece bir kez sesini duyabilmiştim. Ben Veda 'sız yaşamaya alışık değildim. Yaşanan bu durum fazlasıyla canımı sıkmıştı. Kaçışı beni  yok sayması  üzüyordu. Mutlaka nedeni olmalıydı ama ne? Doğum günümü hatırlamamış benden önemli başka ne işi olabilirdi. Bütün öfkemi mutfaktaki eşyalardan çıkartıyordum. Çay demliyor içmeden döküyordum. Tadı değişik ve acı idi.  Saati tam olarak hatırlamıyorum ama sanırım on bir otuz civarın gibi idi. Telefonum çaldı arayan Burak idi.
"Alo."
"Kardeşim nasılsın bakalım."
"Nasıl olduğumu bilmiyorum. Biraz canım sıkkın."
"Canımı sıkkın demek."
"Evet eve sığamıyor odalar üzerime üzerime geliyor."
"Can sıkıntısını atalım hemen giyinip, kuşanıp bana geliyorsun. Zaman aşımı olmasın lütfen."

🌸Seninle yaşayıp yaşlanmaya kendimi nasıl da alıştırmışım.  Düşüncelerim seninle hayat bulmuş, güllerim seninle açmış, gözlerim yaşamaya seninle bakmış. İçimdeki bütün sevgiler" ben ile başlamış sen ile bitmiş. "🌸

VEDA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin