7 YABANCI

Bölüm 30

KEYİFLİ OKUMALAR..🧚‍♀️

LOVE TIME ❤️‍🔥

Harika geçen kutlama yemeğimize Hector ve Pho'nun birlikte söylediği eğlenceli şarkı damgasını vururken hepimiz günler sonra ilk kez bu kadar keyifliydik. Yemekten sonra hep birlikte sofrayı ve mutfağı toplamıştık.

Biz salondaki yerimizi alırken Jin hazırladığı kahveleri bize ikram etmiş ve o da yerine oturmuştu. Keyifle kahvelerimizi yudumlarken bir yandan da sohbet ediyorduk. Günler sonra bu akşam hepimize çok iyi gelmişti.

Sırayla hepsine bakarken, bakışlarım gülme krizi geçiren Hector' da takılı kalmıştı. Onu o geceden sonra tekrar bu kadar mutlu görmek memnun etmişti beni daha sonra bakışlarımı Pho'ya çevirdiğimde onu sağlıklı bir şekilde karşımda gördüğüme bir kez daha şükrederek gülümserken, omuzumdan tutarak beni kendine çekip sıkıca sarılan Seth, gözlerimin içine bakıp sıcacık gülümserken onunda benimle aynı şeyleri düşünüp şükrettiğini görmüştüm gözlerinde, ben aynı sıcaklıkla gözlerinin içine bakarak gülümserken Hector, ben ve Seth'in arasına oturup koluma girdikten sonra '' gerçekten hiçbir fırsatını kaçırmıyorsun kardeşim '' demiş ve sert bakışlarla Seth' e baktıktan sonra bakışlarını Pho'ya çevirerek '' sana da pes diyorum Pho, ben olsam asla fırsat vermez ve ölümcül bakışlarınla tehdit edersin beni. Sizin bu yaptığınız haksızlık ve ayrımcılık '' derken koluma iyice asılıp ikisine tekrar sertçe bakmıştı. 

Seth, Hector'ı omuzuyla iterken '' koca bebek '' demeyi ihmal etmemiş. Pho, ise ikisine bakıp kıkırdayarak başını sağa sola sallamıştı. Diğerleri üçünün çekişmesine sesli bir şekilde gülerken Hector, omuzlarını düşürüp '' komik olan ne anlamıyorum? '' demiş ve dudaklarını sarkıtmıştı. Onun o tatlı suratına bakıp dudak büzdüğünü görünce hızlıca kolundan çıkıp boynuna sıkıca sarıldığımda '' üzülme lütfen Hector, onlar ikimiz kıskanıyor '' demiştim şımarık bir tavırla, Hector bana yan bir bakış attıktan sonra boynundaki kollarıma sarılıp '' haklısın tatlım, bana olan sevgini kıskanıyorlar.'' dedikten sonra bakışlarını ikisinin üzerine çevirip yalandan taktığı sert bakışlarıyla '' ama ne yaparlarsa yapsınlar favorin benim değil mi Tokyo? '' diye sorunca önce başımı olumlu anlamda sallamış sonrada '' kesinlik '' demiştim.  

Biz keyifle sırıtırken Pho, Hector'ı benden uzaklaştırmaya çalışıp '' biraz daha sarılırsan ya sevgilimi boğacaksın, yada kemiklerini kıracaksın. Rahat bırak Tokyo'yu '' diyerek onu benden ayırdığında Hector, yanımdan kalkıp Minseok'un yanına doğru yürüyüp '' kıskanç '' demiş ve Minseok'un yanına oturup koluna sarılmıştı ki Minseok ne kadar uğraşsa da onu kendisinden uzaklaştıramayıp sonunda pes etmişti.

Yarın cumartesi olduğu için oldukça geç saate kadar oturup sohbet etmiş ve minik oyunlar oynamıştık. Drew, karşımızda esnerken Hector, '' sanırım uykun geldi kardeşim '' diye sorunca Drew başını olumlu anlamda sallamıştı. Hector, diğerlerine hızlıca bir göz gezdirip '' hadi hepiniz gidin uyuyun ve beni de Tokyo'yu da rahat bırakın artık '' diye söylenirken Jin '' konuşurken hiç yorulmuyor musun? '' diye sorunca Hector tek kaşını havaya kaldırıp ellerini göğsünde birleştirip Jin'e baktığında Jin, ne demek istediğini anlayıp derinden nefeslenip omuz silkerek pes etmişti. 

Tüm bunlar yaşanırken Phoneix, ayağa kalkıp elimden tutarak beni de kaldırdığında '' sizi bilmem ama biz uyumaya gidiyoruz beyler '' demiş ve kapıya doğru hareketlenmişti ki Hector, derinden soluyarak '' şuna bakın Tokyo'yu nasılda zorluyor '' demişti. 

Hector'ın söylediklerini duyuna Pho arkasına dönüp baktığında Hector ağzına fermuar çekme hareketi yapınca hepimizi yine güldürmüştü. İkimiz sessizce yürürken dakikalar sonra odamın kapısına doğru gelip durmuştuk.