Kalmak

947 115 68
                                    

Ben geldimm💕

Siz var ya harikasınız. Beni yorumlarınız ve oylarınızı ile o kadar mutlu ettiniz ki anlatamam. Umarım bu bölümü de seversiniz. Yine yorumlarda buluşalım. Oy vermeyi unutmayın.

İyi okumalarrr🥰

Mayra Kayalar'dan

Onlar gideli çok oldu...

Saatlerdir yatağımda dönüp duruyordum. Düşünmemeye çalışmaktan kafam patlayacak gibi oluyordu. Bu sefer tüm nefreti ile bana bakan buğulanmış gözleri aklımdan çıkarıp atamıyordum.

Doğrulup yatakta oturur pozisyona geldiğimde saat üçü geçiyordu. İçimde öyle büyük bir sıkıntı vardı ki bu sıkıntı, midemden boğazıma kadar her yerimi yakıyordu. Yerimden yavaşça kalkıp yalın ayak mutfağa gittim. Fayansların soğukluğu iyi hissettiriyordu.

Işığı açmadan buzdolabına yönelip soğuk su şişesini aldım ve buzdolabından vuran ışık bedenimi aydınlatırken şişeyi kafama dikip kana kana içmeye başladım.

Dudaklarımdan taşan su damlaları, çenemden süzülerek boynumdan göğüsüme doğru bir yol çizip bedenimi titrettiler. Soğuk su boğazımdan mideme dolarken bir an nefessiz kaldım ve öksürmeye başladım. Öksürük krizinin geçmesi uzun sürmüştü ve bu içeride uyuyan Yaren'i uyandırmaya yetmişti.

Az önce benim yürüdüğüm yoldan yürüyüp mutfağa girdi ve ışığı yaktı. Işığa alışık olmadığım için gözlerimi kapatırken Yaren uyku sersemi bir şekilde yanıma gelmişti.

"İyi misin?"

Başımı sallayıp onay verdim ve tekrardan kesik kesik öksürdüm.

"Hasta olacaksın. Buz gibi suyu içmişsin."

Umarım olurdum. Bu sayede uçağa binmez, yurt dışına uçmaz, sonsuza kadar burada kalırdım.

Şişenin ağzını kapatıp tezgâhın üzerine koydum.

"Sen yat, ben biraz daha oturacağım."

Uyku mahmuru gözlerini kıstı ve benim üzerimi süzdü. İtiraz etmesini, söylenmesini ya da beni uyarmasını bekledim. Normalde böyle durumlarda anaç tavırları ile üzerime titriyordu. Ancak biz, çok uzun süredir normali yaşamayı bırakmıştık.

Yaren beni başı ile yavaşça onaylayarak arkasını döndü ve yatak odasına doğru gitti. Arkasından odaya girmesini bekledikten sonra hareketlendim. Önce kendime sert bir kahve yaptım, kahvenin olmasını beklerken bir kaç saat önce Eylem'in saçlarına dokunduğum yere kaydı gözlerim. Bana sinirlenmişti, haklıydı. Onun hayatına bir şekilde dahil olsam da, gün gelip göğüsümde dinlendirsem de onun için sadece bir dayanaktım ben. Daha fazlası olamazdı.

Kahvem olduğunda kokusunu içime çektim. Bu, beraber yerde oturarak içtiğimiz kantin kahvesinden çok daha güzel ve sertti, yine de onun yanında içtiğim kahveyi tercih ederdim. Bardağı dudaklarıma götürerek hâlâ ayakta olmamı umursamadan kahvemden bir yudum aldım. Bu gece düşünmek için benim son şansımdı. Belki de Eylem'i düşünerek ve geleceği planlayarak geçireceğim son gecem. Doğru kararı vermeliydim.

Sabahın ilk ışıkları mutfağın penceresine vurduğunda Eylem'in oturduğu koltukta oturuyordum. Çoktan üçüncü kahvemi bitirmiştim. Uykusuzluktan gözlerimin arkasına giren kramptan ölmek üzereydim. Yine de değmişti, zaten onun için yaptığım herşey sonunda ne olursa olsun değerdi.

Gözlerimi sıkı sıkıya kapatıp şakaklarıma sert baskılar uyguladım. Yerimden kalkıp birkaç saatlik de olsa uyumak için yatak odasına giderken kupamı tezgaha bıraktım. Yoğun bir gece olmuştu.

Don't Wanna Know • GxG ~ TeacherxStudentHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin