Ben geldiimmmm💗
Bir önceki bölüme ilginiz için teşekkür ederim beni çok mutlu ettiniz. Umarım bu bölüm de hoşunuza gider.
Oy vermeyi unutmayın, yorumlarda buluşalım.
İyi okumalar dilerimmm.🥰
Hafta sonları ceza olarak sayılmıyormuş. Ben sadece pazartesi günü okula gitmem zannediyordum ancak perşembe gününe kadar evde olacakmışım.
Dedem bana birazcık kızdı ama oy birliği ile tüm bu olan bitenin ikimizin arasında kalmasına karar verdik, annemlere söylemeyeceğiz. Dedem, bir de onların dırdırını çekemem dedi.
Benim için hava hoştu, okula gitmemek her öğrencinin hayalidir ama eğer o öğrencinin sevdiği okuldaysa birkaç gün bile onun için cehenneme dönebilir. Bu yüzden instagramdan hesabını bulup istek attım. Çok geç kalmıştım ama olsundu. Diğer öğrencilerinin isteklerini onayladığını görünce çekinmeden istek atabildim.
Mayra ile geçirdiğimiz o kısa ama kıymetli anlar beni mutlu etmeye yetiyor. Kalbimin ritmi, sanki içinde uçan kuşlar varmış gibi bozuluyor. Bazen kendime kızıyorum, onun davranışlarının bana hissettirdiği kötü duyguları tek bir iyi hareketinde silip atıyorum. Gerçeği yüzüme tekrar vurduğunda ise hemen dağılıyorum.
Eve gelince hemen Mayra ile olan anları bir kağıda tarihi ile not ettim. Eğer ileride olur da onunla bir gelecek hayal edebilirsem dönüp bu yazdıklarımı okuyacağım. Şimdi sadece gerçekleşmesi muhtemel şeyleri düşünüyorum.
Doğum günümün sabahı Merve ile buluştuk. Beraber sahilde yürüyüp konuştuk. Onunla aramda zamana dair eksiklikler birikmişti, bir şekilde kapatmaya çalıştık. Mert'in bizim okula nakil aldırmak istediğinden bahsetti. Ani bir kararla sayısal okumaya karar vermiş. Şu an olduğu okulda sayısal bölüm yoktu. Sosyal bilimler böyledir.
Mert'in bizim okula gelmesi benim için bir sorun teşkil etmezdi. Onunla olan birlikteliğim sonlanalı üç yıl olmuştu. Zaten o zamanlar çocuktuk, bildiğimiz pek bir şey yoktu. Bense artık reşit bir bireydim. Mert ile olan ilişkimin sonlanmasına sebep olan hataları yapmayacak kadar büyümüştüm.
İnsanların 18 olunca her şeyin değiştiğini söylemesi tuhaf gelirdi bana. Dün ve bugün arasında sadece yirmi dört saat var, ne kadar farklı olabilir ki diyordum. Oluyormuş, sanki daha da büyüdüm ve bakış açım biraz da olsa değişti. Daha farkında gibi bakıyorum dünyaya. Bundan şikayetçi olup olmadığımı söylemem için biraz erken gerçi. Ama renklerin gittiğini hissedebiliyorum, artık o canlılık yok havada.
"Artık reşitsin Eylem. Bence bir adım atacaksa bundan sonra atar."
Yanımda yürüyen, yerdeki şişe kapağına tekme atan Merve'ye baktım.
"Ne demek istiyorsun."
Yürüdükçe yaklaştığı şişe kapağına bir tekme daha vurdu.
"Yani eğer sen reşit olmadığın için bunca zaman sustuysa, şimdi sen reşit olduğun için konuşmaya başlar diyorum."
"Olabilir mi sence?"
"Bilmem, öğretmenin olduğu için senin mezun olmanı falan da bekleyebilir. Tabii bu düşük bir ihtimal. İnsanoğlu nankördür. Onlara lütfedilen karşılıklı aşkı bile batıracak kadar dramatik olabilirler aynı zamanda."
Sahilin sonuna geldiğimizde eğilip yerdeki şişe kapağını aldı ve fırlatarak çöp kovasına soktu.
"Bence ikiniz de bir ilişki için çok şapşalsınız. Burak ile ben hiç öyle değiliz."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Don't Wanna Know • GxG ~ TeacherxStudent
Любовные романы~TAMAMLANDI~ Kendi içinde kaybolmuş ve çıkış yolu arayan Eylem Yalçın, en yağmurlu günlerinde sürekli yanında olan Mayra Kayalar'ın yemyeşil gözlerinde gün ışığına kavuşmaya çalışır. "İkimize karşı bu dünya Bizi anlamayacaklar " GxG hikayedir. Tea...