Dövme

1K 101 28
                                    

Ben geldiiiiimmm 💕

Bu bölüm biraz geç geldi kusuruma bakmayın. Bir önceki bölüm flop kalınca oyların toparlanmasını bekledim.

Umarım bu bölümü beğenirsiniz. Tünelden önce son çıkışımız.

İyi okumalar diliyorum,oy vermeyi unutmayın, yorumlarda buluşalım.

Eylem Yalçın

Mayra, yatakta karşımda uzanırken ellerimizde yastığın üzerinde birbirine kavuşmuş bir şekilde duruyordu. Parmaklarımızın birbirine dolanması bile beni bu derce mutlu ederken, sevdiğim kadının gözlerimin içine de, ellerimize de bakması ile kendimi dünyanın en huzurlu insanı hissediyordum.

Mayra ile aramdaki ilişkiyi tanımlayacak kelime tam olarak bu; huzur.

Sonunda sevişmemizin verdiği o şehvet hissiyatı gitmiş, yerine sadece bir nevi birbirimize tapınmamız olarak değerlendirdiğim şefkat hissi gelmişti.

Başparmağı elimin sırtını okşarken ve gözlerimiz bağlılığımızı yürekten öne çıkarırken, onun yanında çıplak bir şekilde uzanmak çok güzeldi.

Üzerimdeki çarşafın serinliği zihnimi ayık tutarken, Mayra'nın dokunuşları ile mayışma isteğimi göz ardı edemiyordum.

Göz demişken, gözleri çok güzeldi.

Başka birinde görsem yine de beğeneceğim bir göz rengine sahip olsa da bana aşkla bakan gözlerinin parlaklığı, onları daha da kıymetli yapıyordu.

Bahar gibiydi gözleri. Gülümsedim ve bunu ona söylemeye karar verdim.

"Gözlerin çok güzel. Bana aşkla bakan haline bayılıyorum.''

İltifatım ile gülümsedi. Zihnimde kelimler çok daha berrak olsalar da ağzımdan çıktığı anda şatafatını yitirip basit sözler olmuştu.

"Yani şey, gözlerin çok çok güzel." Saçmaladığımı fark edip durdum. "Offf!" Elini tutan elimi huzursuzca hareket ettirmeye başladım. Batırmıştım yine. Bu halim hoşuna gitti.

"Ne oldu? Aklını mı bulandırdım? Oysa ki hiçbir şey yapmamıştım." Dudaklarını yaladı ve yüzündeki alaycı gülümsemeyi bozmadan biraz yanıma yanaştı.

"Senin, benim aklımı bulandırman için bir şey yapmana gerek yok. Ben senin bakışınla bile kendimi kaybediyorum."

En ufak bir hareketi ile bile benim üzerimde nasıl böyle büyük bir etki bırakabildiğini anlayamıyorum. İki aydan fazla zaman geçti ben onu tanıyalı ama hâlâ ilk günkü gibi heyecanlanıyorum onun karşısında. Neredeyse heyecandan zıplayacak hale geliyorum.

"Sen kendini kaybediyorsun sevgilim, ben ise seni gördüğümden beri hiç kendim gibi davranamadım. İçimden bambaşka biri çıktı. Seninle birlikte kendimi tanıyorum ben."

"Gerçekten mi?"

Başını salladı anlatmaya hevesli bir çocuk gibi, gülümserken.

"Evet, benim hayata bakış açım bile farklıydı. Sen sanıyor musun benim hep böyle güler yüzlü biri olduğumu? Okul hariç mendebur suratlının tekiydim ben."

"Hadi ordan. İnanmam."

Mayra'yı hiç orta yaş bunalımına girmiş, sokaktaki çocuklara camdan bakıp, sürekli bağırıp sorun çıkartan, evde kalan kızından ve okumayan oğlundan şikayet eden teyzeler gibi hayal edemiyordum. İstemsizce güldüm.

Başını beni inandırmak ister gibi hızla salladı.

"Vallahi bak! Seni bir arkadaşım ile tanıştırayım o anlatsın inanmıyorsan."

Don't Wanna Know • GxG ~ TeacherxStudentHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin