30. Bölüm

45 6 0
                                    

Yalnızlık, hissizlik, sevgisizlik. Hepsini, her şeyi hissediyordum.

Beni annem bile sevmiyordu. Bir başkasının sevmesini beklemek bencillik olurdu değil mi?

Şizofrendim. Peri kızım gerçek değildi. Ben gerçek değildim. Ben gerçek miydim? Şu an gerçek miydi? Bilmiyordum. Hiçbir şey bilmiyordum.

Kafamı kaldırdım. Bakışlarım sertçe döndü doktora. Şizofren diyordu bana. Ben şizofren değildim, olamazdım. Akıl hastanesi diyordu. Akıl hastanesine asla yatmazdım, yatamazdım.

Hızlıca ayağa fırladığımda doktorun şaşkın yüzüyle karşılaştım.

"Ben deli değilim!" bağırdığımda yüzü daha da şaşkın bir hal aldı. "Oğuz bak-"

"BEN DELİ DEĞİLİM!"

Haykırdığımda sağımda solumda ne varsa devirmiştim. Doktor da ayağa kalktığında gözlerinde korku vardı.

"Tamam Oğuz bak-"

"Çık dışarı!"

Kimseyi istemiyordum. Çıksın gitsin istiyordum. Ölmek istiyordum.

Başını sallayarak dışarı çıktığında birkaç hemşireden bana sakinleştirici vurmalarını istemişti.

Başımı iki yana sallayarak köşede duran anahtarla kilitlemiştim kapıyı.

Sadece ben vardım. Sesler kafamda yankılanıyordu.

Şizofrendim, akıl hastanesine yatırılacaktım. İstemiyordum, İstemiyordum, istemiyordum... Yaşamak istemiyordum.

Odadaki tuvalete girdiğimde ellerimi lavabonun iki yanına yaslayarak derin nefesler almaya başladım.

Aynaya baktım. Yıkılmış bir adam vardı karşımda. Burnumdan verdiğim hızlı nefeslerin sesi ve kapının ardından bir şeyler söyleyen hemşirelerin sesleri birbirine karışıyordu.

Tekrar haykırıp aynaya yumruk attığımda kırılan parçaların sesi kulağımı doldurdu. Büyükçe bir parça lavabonun içine düşerken elimden yere damlayan kan damlalarımın sesini duydum.

Pıt pıt pıt.

O an kafamda birkaç ses daha yankılandı.

Annen seni sevmiyor. Annem beni sevmiyor.

Baban seni bir bodruma kapatıp aylarca sana işkence etti. Babam beni bir bodruma kapatıp aylarca bana işkence etti.

İntihara kalkıştın. İntihara kalkıştım.

Bunlara rağmen yaşaman koca bir saçmalık. Bunlara rağmen yaşamam koca bir saçmalık.

Kafamdaki ses haklıydı. Yaşamak koca bir saçmalıktı.

Elime büyükçe olan cam parçasını aldım.

Tam kalbimin üzerinde sabitlediğimde gözlerimi yumdum. İkinci intihar girişimimdi. Bileklerim kesin sonuç değildi. İşi kökten, kalpten çözmeliydim.

Beni sevmeyen annem bana cesaret verdı. Beni bodruma kapatan baba denilen adam bana cesaret verdi.

Ben o parçayı göğsümde bir yere sapladım. Kalbimi denk getirebilmiş miydim bilmiyordum. Ölebilecek miydim bilmiyordum.

Tek bildiğim, ölmek istediğimdi. Tek bildiğim şu an göğsüme saplı kocaman bir cam parçasının olduğuydu. Tek bildiğim bunu benim yaptığımdı.

OğuzHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin