55. Bölüm:Final

66 3 0
                                    

Şuan nerede miydik? Yağız abi ve Melek hemşirenin nikahında. Birbirlerine aşkla bakan gözlerini gördüğümde gözlerim dolmuştu.

Melek hemşire... O benim ablamdı, kız kardeşimdi. Hep yanımda olmuş, başıma bir şey geldiğinde üzülmüş, destek olmuştu. Onu çok seviyordum.

Yağız abi... O gün terasta tanıştıktan sonra bir abim gibi olmuştu. Bana destek çıkmıştı. Onu çok seviyordum.

Beren... Küçük kız kardeşim gibiydi. Zor günler atlatmış, güçlü bir kız çocuğuydu. Onu çok seviyordum.

Rasim amca... Babam yerine koyduğum adamdı. Bana hep destek çıkan, öz babamdan kat kat çok sevdiğim adamdı. Onu çok seviyordum.

Atlas... Kardeşim, can dostum, en yakın arkadaşım, canımı bile vereceğim kişi. O benim her anımda, her iyiliğimde her kötülüğümde yanımda olmuş, hep benimle kalmıştı. Onu çok seviyordum. Çok.

Peri kızım. Beni anlayan, zor günlerimde yanımda duran kızdı. Aşık olduğumu sandığım, ama aslında beni anlamasını sevdiğim kızdı. Onu arkadaşça seviyordum fakat o bir hayaldi. Olsun, o iyi biriydi, hayal olsa bile.

Lavinya... O adamdan intikam almamı sağlayan kızıl kafam. Beni anlayan, hor görmeyen kızıl kafam. Onu çok seviyordum. Ona aşıktım.

Lavinya yanımda oturmuş Melek hemşireyi ve Yağız abiyi izlerken Melek hemşire mikrofona yaklaştı ve "Evet!" dedi. Yağız abide aynısını yapınca nikah memuru onları karı koca ilan etti ve evlilik cüzdanlarını verdi. Yağız abi Melek hemşirenin alnından öptü.

Nikah neredeyse bitmişti. Bugün yapmam gereken önemli bir şey vardı. Çok önemli bir şey.

Nikah bitince herkes ayaklanmış Melek hemşire ve Yağız abiyi tebrik ediyordu. Onları hızlıca tebrik edip Lavinya'nın elinden tutarak dışarı çıkardım.

"Oğuz neler oluyor?"

"Güven bana." diyerek bankalardan birine oturdum, o da yanıma.

"Lavinya, beni bölmeden dinler misin?" dediğimde yutkundu ve başını salladı.

Yavaşça Özdemir Asaf'ın mısralsrını mırıldandım.

"Sana gitme demeyeceğim.
Üşüyorsan ceketimi al.
Günün en güzel saatleri bunlar.
Yanımda kal.

Sana gitme demeyeceğim.
Gene de sen bilirsin.
Yalanlar istiyorsan yalanlar söyleyeyim.
İncinirsin

Sana gitme demeyeceğim
Ama gitme Lavinia
Adını gizleyeceğim
Sen de bilme Lavinia"

"Lavinya. Bu şiirin Lavinia'sı sen değilsin. Fakat bu şiir bana seni hatırlatıyor. Bu şiirin Lavinia'sı olmasan da benim Lavinya'm olur musun? Bugünden sonra hep benimle olur musun?"

Yutkundu önce. Gözleri doldu yavaştan.

Başını salladı hızlıca. Ayağa kalkıp sıkıca sarıldım ona. Burnumu saçlarına dayayıp derin bir nefesle içime çektim kokusunu.

"Bu saatten sonra gitmek istesen bile 'Sana gitme demeyeceğim, ama gitme Lavinya.' artık benden hiç gitme olur mu?

"Gitmem Oğuz, yemin ederim gitmem. Seni çok seviyorum."

Onun gibi mırıldandım.

"Seni çok seviyorum."

Çok mutluydum. Çok mutluyduk.

Oğuz artık çok mutluydu.

Çünkü Oğuz'un sevdikleri yanındaydı.

Çünkü Oğuz artık huzurluydu.

Çünkü Oğuz artık lanetli değildi...

*
*
*
-Son-

OğuzHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin