Bölüm 24

195 7 0
                                    

Gitmek adına şiirler yazılsaydı eğer geride kalan bu kadar acı çeker miydi? Peki ya gidene şiirler yazılmadığı için ya gidenin acısı bilinmiyorsa. O zaman da sorulur muydu gidene mi zor kalana mı sorusu? Peki ya gitmen gereken yerde  gidememek ne demek oluyordu?

Sılayı artık duydukları şaşırtmıyordu. Kader dedi içinden
-kader denilen bu lanet!
Oturduğu yerden hızla ayağa kalktı. Turan onu izledi.
-Bir daha sakın yapma bunu. Bir daha yaklaşma bana.
Gitmek için arkasını dönünce Turan tuttu kolundan.
-Seni almadan hiçbir yere gitmeyeceğim.
Sıla kolunu çekip  Nişan alanına doğru koştu.
Kapıya gelince çıkışta onu arayan Baran, Timur Bey ve eşini gördü. Üstünü başını düzeltip onlara doğru yürüdü.
Kadın Sılayı görünce ona doğru koştu.
-Ahh kızım nerdesin seni ariyorduk. Iyi misin ne oldu?
Sıla Barana baktı.
-İyiyim efendim kusura bakmayın bir an kendimi kötü hissettim.
-Anladım canım çok korktuk bizde.
-Hava almak için yürüdüm biraz.
Baran etrafa bakındı Turan yoktu.
Baran Sılanın yanına geldi.
-Efendim biz ayrılalım müsaadenizle eşim evdede iyi hissetmiyordu kendini.
-Ahh tabi tabi Barancım müsade sizin. Baksana kuzuma beti benzini atmış.
Sıla kadının elini tuttu.
-Çok özür dilerim.
-Ne demek canım sen iyileş bi ara birlikte bir yemek yiyelim olur mu?
Sıla gülümsedi.
Baran Sılanın sırtına dokundu.
-Arabaya geç sen.
Sıla kafasıyla onayladı.
Yanlarından ayrıldı.
Burcu salondan çıktı.
-Baran gidiyor muyuz?
-Sen Turan ile birlikte dön Burcu bizim bir işimiz var.
-Ama Baran..
-Söylerim şoför alır sizi.
Burcu cevap vermedi.
-İyi akşamlar tekrardan efendim.
-İyi bak eşine sanada İyi aksamlar.
Baran kafasını sallayıp arabaya bindi.
Baran arabayı çalıştırınca Sıla burcuya baktı
-Burcu gelmiyor mu?
Baran cevap vermeyip arabayı sürdü.
Sıla Baranın kendisinden nefret ettiğini bilsede onun yanında rahat hissettiğini fark etti.
-Ya Turanı öğrenirse. dedi içinden.
Dönüp Barana baktı. Yüzünden hiçbir şey okunmuyordu. Öylece boş boş yola bakıyordu.
-Neyin var senin Baran. Bana bir anlatsan. diye geçirdi tekrar içinden.
Gözleri doldu. Niye Turana cevap verememişti ki neden onu ne kadar çok sevdiğini söyleyemediğini bilmiyordu.
-Sanki bir yerlerde ölmüş gibiyiz sanki bitiyoruz artık ve elimden hiçbir şey gelmiyor Baran.
Dönüp önüne baktı. Ona söylemediği çok şey vardı. Böyle ayrılmak istemiyordu.

Baran sahilin köşesinde durdu. Sıla etrafa baktı. Baran camları indirdi denizin meltemi süzüldü arabanın içine. Baran tek kelime etmeden kafasını yaslayıp denizi izledi.
Arabanın içi iyice soğuyunca arka koltuğa bıraktığı Sılanın paltosunu aldı.
Sılaya uzattı. Sıla elinden alıp omuzlarına örttü. Tek kelime etmemesi Sılayı korkutuyordu.
-Sana burda evlenme teklifi etmeyi hayal etmiştim.
Sılaya bakmadan konuşmaya devam etti.
-Sen gidince çok geldim buraya defalarca kez her nefessiz kaldığımda her seni özlediğimde sanki denizin meltemi kokunu bana getiriyor iyi olmam için yanıma geliyordun.
Sıla hiç konuşmadan onu dinledi.
-Çok düşündüm bu tepenin başında eğer gitmeseydin ne olurdu. Hiçbir cevap bulamadım. Kaç mevsim geçti gülüşümün üzerinden sayamadım. Sonra sesini gittikçe unutmaya başladım. Ödüm kopuyordu artık seni hayal edemezsem diye   sonra sen geldin hastanenin bir köşesinde elimin arasından bir şeyler kayarken unuttuğum o sesinle adımı söyledin.
Sılanın göz yaşları süzüldü.
-Seni tutan mı var dedin ya beni tutan sensin eğer sen gidersen benim seni tutmaya gücüm olmaz. İşte o zaman bırakırım seni.
Şimdi öğrendim ki sen gerçek değilsin yaşadıklarımızın hiçbiri gerçek değil seni yanımda tutan, benim seni bırakamamın sebebi sadece bu hikayede gerçek olan duygularım. Sen yalanmışsın.

Sıla anladı o an Baran her şeyi biliyordu. Canının yangını bu yuzdendi. Kendisiyle kalınca yanıyor uzaklaşınca üşüyordu. Bu yüzdendi tüm bu tutarsızlıklar.

-Sevseydin hiç gider miydin? Gittin.
Sıla, Turan seni benim kollarımın arasına atmıştı değil mi işte şimdi de seni almak için burda. Bu işi o başlattığı gibi o bitirecek eski dostum benim için bir iyilik yaptı bende senin için yapacağım. Onun ile Gitmene izin veriyorum. Git ona.
Sıla duydukları karşısında denizin dibine battığını hissetti.
Böyle bitecekti hikayeleri. Kalbinin sıkıştığını hissetti.
Göz yaşlarını sildi, elini kalbine koydu.
Derin bir nefes aldı. Gözlerini Barana çevirdi kendisine bakmıyordu.
-Gitmemi istiyorsun, yüzüme bile bakmıyorsun. Ben senden bir kere değil bin kere gittim. Gittim sandım gidemedim. Şimdi onu sevdiğimi söylüyorsun egerki sen haklıysan kalbim neden bu kadar acıyor.

MAHPUSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin