Ah şu gönlüm ataşlar da yanıyor.
Ömrüm boş hayallere dalıp gidiyor.
Beklediğim bahar zindanlar da kalıyor.
Uzak yolları aştım da sana varılmıyor.Ben denizde bir gemi olsam.
Yel olup da meltemi kavurup sana varsam.
Dalgalar vurur beni burda geçmez zaman.
Söğüdün dallarında kuruyup kalsam.1 Ay Sonra
Turan elindeki meyve poşetlerini balkondaki masaya bırakıp,balkonun köşesinde duran Ahmetin yanına gitti.
Ahmet yanına yaklaşan gölgeyi görünce Turana döndü.
-Gelmişsin.
Turan başını salladı.
Ahmet tekrar dönüp bahçeye baktı. Turan da gözlerini o tarafa çevirdi.
İki ağaç arasına atılan hamakta oturan Sılaya baktı.
-Nasıl? Dedi Turan
-Gördüğün gibi.
-Bir şey sordu mu?
-Seni mi,yoksa onu mu?
Turan Ahmete baktı. Ahmet göz ucuyla Turana baktı.
-Hangisini merak ediyorsun?
-Bb..Ben hani gittim diye bir şey sordumu diye?
Ahmet çıktını çıkarmadı. Sonra derin bir nefes alıp Turana döndü.
-Bir şey sormadı. Sadece öylece bekliyor.
-Ne dedin ki ona bir aydır öylece bekliyor.
-Hiçbir şey ben ne dersem diyeyim onun beklemesini sağlayamam.
-Ama hiçbir şey demeden sormadan gitmeden sadece bekliyor.
-Umur ediyor çünkü sevdiği adam ne olursa olsun gelip onu alacağına inanıyor. O, sadece Baranı bekliyor.
Turan Sılaya baktı.
-Ah! Turan umut en büyük düşmandır aslında belkide umut denen şey olmasaydı insanlar bu kadar üzülmeyecekti.
Turan başını salladı.
-Nasıl emin oldun Baranin ailesini seçeceğine.
-Emin olmadım ailesini seçmekten başka çaresi yoktu. O, sadece ailesini seçmedi verdiği bu karar ile karısınıda onlardan koruyor.
Turan gülümsedi.
-Tıpkı senin gibi mi?
-Tıpkı ikimiz gibi. Dedi Ahmet.
-Onu bunu boşver de konakta durumlar nasıl?
Turan elini ensesine attı.
-Sessiz. Kimse konuşmuyor ne Burcu hakkında ne de Sıla ile ilgili tek kelime etmiyorlar. Hala aynı durumda kızının acısını çekiyor diğerleri toparlanmış daha iyiler.
-Baran?
-Ruh gibi dolaşıyor.
-Sılayı sormadı mı senin yanın da olduğunu biliyor?
-Hayır 1 aydır tek bir kelime sormadı. Benimle konuşmuyor zaten sabah işe gidip gecenin köründe geliyor.
-Anladım. Dedi Ahmet.
-Büyük ihtimal zaman geçmesini bekliyorum sonra gelip alır Sılayı.
-Almayacak. Dedi Ahmet.
Turan şaşkın bir şekilde Ahmete baktı.
-Baran, gelip onu asla almayacak. Baran arkasına bakmadan o gün gitti bir daha dönmemek şartı ile.
-Saçma Sıla hala onun karısı onlar evliler.Gitseydi eğer boşanırdı.
-Şuan aklı ve kalbi arasında yaşıyor zaman veriyor kendisine ve Sılaya er ya da geç boşanacaklar...
Sıla hamaktan kalkıp ikisine doğru bakınca sustular. Turan masanın üzerindeki poşetleri havaya kaldırıp Sılaya gel işareti yaptı. Sıla gülümser bir yüz ile onlara doğru yürüdü. Turan elindeki poşetler ile Sılaya doğru yürüyünce Ahmet içinden mırıldandı.
-Fakat Sıla Baranın karşısına çıkarsa asla bitmeyecek hikayeleri.
Turana baktı.
-Ben senin için korkuyorum çünkü umut bu hikayede en çok senin bağrında yatıyor.Ahmet elindeki tencereyi masanın ortasına indirdi. Tencerenin kapağını açtığında ikisinin yüzüne çarpan ilik suyu kokusu midelerini bulandırdı. Turan, Sılaya bakıp yüzünü ekşitti. Sıla gülümsedi
Ahmet ikisinin önündeki kaseleri alıp çorbadan doldurdu.
-Biz daha bunu ne kadar yemek zorundayız. Dedi Turan.
Ahmet,kaşığını Turanin eline vurdu.
-Sılanın iyileşmesi için çok önemli konuşma da ye.
-Tamam Sıla yesinde biz niye başka bir şey yemiyoruz.
Ahmet gülümseyip Sılaya baktı. Sıla da her zamanki konuşmaları olduğu için umutsuz vaka anlamında salladı kafasını.
Sıla, Turana baktı.
-İyiler mi?
Turan elindeki kaşığı çorbanın içine bıraktı. Önce Ahmete sonra Sılaya baktı.
-Toparlanıyorlar.
Sıla başını salladı.
-Alazı gördün mü peki?
-Gördüm çok iyiydi merak etme Zeyneo abla ona gözü gibi bakıyor.
-Eminim öyledir.
-Peki Ba...
Ahmet öksürmeye başlayınca Sıla devam etmedi.
-Saatte epey geç oldu artık bulaşıkları halledin ben uzanicam yoruldum. Dedi Ahmet sonra masadan kalktı.
Turan da alacağı soruyu bildiği için telefonunu alıp ayağa kalktı.
-Görüşmem var yukarıya çıkmam lazım.
Sıla tamam anlamında başını salladı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAHPUS
ChickLitAcının benliğinde nice mahpus bırakılmış kalpler, vedaların zindanın da ebediyen esir kalacaktır. MAHPUS Hayatımın ipleri kimin elinde? - Bu gece karanlığın içinde hapis kalacağım. Burası benim Mahpus'um ve hayatımın ipleri benim ellerimde.