Acı noksansız karışır tenimize, zaman mekan değersiz özleyen kalır habersiz. Yalan üzerine kurulmuş hayatlar bir an gelir herkes gibi kalır çırılçıplak. Sevgi bizleri kaybımıza erdirir mi?
Baran sokağın köşesindeki küçük elbise butiğine girdi. Çalan çan sesiyle dükkanın arkasında olan kadın girişe doğru geldi.
-Selam.
-Selam Baran hosgeldin.
-Hosbuldum ilayda müsait misin?
-Tabi tabi gel şöyle.
Kadın çalışma masasına oturdu. Baranda karşısına geçti.
-Ne içersin?
-Sağol kalkıcam hemen.
-Anladım. Şaşırdım seni görünce uzun zamandır gelmemiştin.
-Evet ya oldu baya. Nasılsın nasıl gidiyor?
-İyi bildiğin gibi sende durumlar nasıl? Uykusuz görünüyorsun.
-İyi diyelim iyi olsun. Dün gece uyuyamadım ondandır.
-Anladım. Anlat bakalım seni buraya getiren şeyi.
Baran gülümsedi.
-Hadi Baran buradan geçiyordum uğrayayım dedim diye yalan uydurmayacaksın değil mi ?
-Sana bir kaç soru sormam gerekiyordu onun için geldim.
-Tamam. Ne sorusuymuş seni buraya getiren.
Baran oturduğu yerden rahatsiz olmuş gibi kıvrandı.
-Sıla ile ilgili.
-Hangi Sıla? Batur mu?
-Hıhı.
-Şaşırdım o gittikten sonra hiç anmazdın adını.
-İlayda.
-Efendim.
-Bana doğru cevap vereceksin ama..
-Tabi Baran doğru cevap vereceğim söz veriyorum sor hadi.
-Sıla ile Turan arasında ne vardı?
Ilayda bir gün bu sorunun sorulacağını bildiği için çok da Şaşırmamıştı.
-Yıllar sonra bu soruyu duymak beni geçmişe götürdü. O gittikten sonra Bi sayfa çektim üzerine şimdi bir değişik oldum.
-Lütfen ilayda..
-Turan ile Sıla arasinda bir şey yoktu. Sadece Sıla..
Derin bir nefes verdi.
-Sıla Turanı seviyordu.
Baranin gözleri doldu. İçinde bir yerde bir şeylerin öldüğünü hissetti.
- onu sevdiyse ben..
-Sen yoktun sonra işin rengi değişti ve sen ile Sıla sevgili oldunuz. Olmaması gereken bir durumdu. Hepimiz çok şaşırdık fakat Sıla gittikçe batırıp işin içinden çıkamadı.
-Daha açık konuş ilayda başından anlat.
-Tamam. Sıla sana bir not yazmıştı hatırlıyor musun?
-Evet.
-O not sana değildi. Turana yazmıştı fakat Turan notu sana vermiş Sıla sahilde seni değil Turani bekliyordu. Sonra sen geldin o da bir gafletle senin oldugunu söylemiş. Sanırım Turana sinirlenince ne yapacağını şaşırdı. Sonra Enes de bende bu işi bitirmesini söylesek de yapamadı. Gittikçe aşık oldu sana sonra konunun üstünü kapattı. Senden korkuyordu onu anlamazsın terk edersin diye tek kelime edemedi. Olay bu.
-Bu yüzden mi o kadar kolay gitti.
- Hayır Baran kolay gitmedi gitmek zorundaydı. Nedenini bende bilmiyorum bir şey anlatmadı sadece bana şunu söyledi eğer gitmeseydim de bizden olamazdı çünkü biz çok farklıyız ve hersey yalan üzerine kurulu. Baran illaki bir gün bana arkasını dönecek. Giderken sözleride bunlardı. Nereye gitti niye gitti bilmiyorum. Ama Enes biliyordu.
-Bir an olsun inandım beni sevdiğine bir an olsun inandım. Her şeyi yalan olduğu gibi buda yalanmış.
Ilayda merakını daha fazla gizleyemedi.
-Yıllar sonra onu niye soruyorsun Baran? O yok zaten.
-Var. Burada.
-Ne burada mı hayır asla bir daha dönmeyeceğini söyledi. Nasıl olur anlamıyorum?
Baran elini kaldırıp evlilik yüzüğünü gösterdi.
-Döndü burada ve şuan benim karım.
Ilayda yutkunamadı.
-Siz evlendiniz mi? Neler oluyor Baran?
-Uzun hikaye ilayda çok uzun hikaye boşver kaderin oyunu işte evlenmek zorunda kaldık. Şimdi evimde benim odamda benim yatağımda bir yalancı olarak yaşıyor.
-Onu affetttin mi ?
-Affedecek bir şey birakmadi ki neyi affedeyim.
-Baran aklım hiçbir şeyi almıyor ben anlam veremiyorum söylediklerine.
Baran ayağa kalktı dükkanın içine sığamıyordu.
-Benim gitmem lazım sonra konuşuruz.
-Ama Baran...
Baran kapıyı vurup çıktı. Ilayda arkasından öylece baka kaldı. Sonra bir kaç damla aktı gözünden.
Eski günler geldi aklına.4 yıl önce
-Ilayda bence o da hoşlanıyordur ya Hı ne diyorsun.
Ilayda gozluklerinin üstünden yatakta uzanan sılaya dik dik baktı.
-Sıla cidden bıktım ama beynimize sıçtın be kızım.
Sıla yatakta ters dönüp ilaydanin ayağına dokundu.
-İlayda..
-Hıı.
-Sence ne zaman söyleyecek duygularını.
Ilayda sılanın koluna bir tekme attı.
-Ne bilim müneccim boku mu yedim ben soyler herhalde.
Sıla instegrama girip Turanın fotoğrafını büyüttü.
-Peşinde bi ton kız var tövbe ki beni görürse.
-Takma kanka valla ya Çapkın zaten o görmedin mi etrafındaki kızları.
Sıla sonra Barana baktı.
-Keşke bu Baran gibi olsaydı o zaman her şey kolay olurdu.
Ilayda Baranın adını duyunca yer yatağından doğruldu.
-Bakim.
Sıla fotoğrafı büyütüp gösterdi.Ilayda elinden telefonu alıp stolkladı.
-Ilayda.
-Efendim.
-Hayırdır sen noluyor sana öyle.
Ilayda telefonu kapatıp yatağa attı.
-Ne olacak merak ettim.
-Anladık canım da onu niye?
-Yakışıklı olum çocuk yani bakmayalım mı?
-Sen ondan hoşlandın mi yoksa?
-Yok be valla merak ettim sadece yakışıklı biri o kadar.
Öyle değildi ilayda barana karşı her zaman içinde duygular barındırmıştı. Sıla her Turanı görmek için onları izlemeye gidince İlayda da gizli gizli Baranı seyrediyordu.
O gün Sıla ile Baranı el ele görünce içinde sılaya karşı bir şeyler yok olmuştu. Fakat Baranı öylesine kolay atamıyordu yüreğinden. Sıla hissetmisti İlaydanın duygularını biliyordu biliyordu ki gittiği yeri ve ne için gittiğini söylememişti.
İlayda göz yaşlarını silip koltuğa oturdu.
-Eğer ki bir gün olsun görseydin beni...
Gözlüğünü çıkarıp dükkanın köşesine fırlattı.
-İşte o zaman bu kadar canım yanmazdı. Bende ardıma bakmadan giderdim.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAHPUS
Chick-LitAcının benliğinde nice mahpus bırakılmış kalpler, vedaların zindanın da ebediyen esir kalacaktır. MAHPUS Hayatımın ipleri kimin elinde? - Bu gece karanlığın içinde hapis kalacağım. Burası benim Mahpus'um ve hayatımın ipleri benim ellerimde.