Bir sarı kurdayle astım bugün pencereme belki gelene yol, kuşlara pusula olur. Bir demli çay koydum kendime belki olur olmaz beliren hasretime dem tutar diye eğer bir gün ölürsem beni güldürür diye.
Enes elindeki çayı ilayda'nın önüne doğru ittirerek sandalyeye oturdu.
-Haber aldın mı Sıladan?
-Hayır. Dünden beridir yok.
-Bende aradım bakmadı. Abi ben size söyledim kesin mahvoldu kız.
-sence Turan gitmiş midir.
-Sikerim Turan'ı şimdi ilayda hele ki gitmemiş olsun görür o zaman.
-Sen Bi sakin olsana bence hoşlanıyordu o da Sıladan bakışlarını görmedin mi?
-Bi umudum o yandan var bakalım Sıla gelsin öğreniriz.
-Gelir dimi?
-Gelir herhalde.
Ilayda stresten bi sigara yaktı. Enes hızlı hızlı içti çayını.
Baranın arabası okulun bahçesinden girince Enes ve İlayda o tarafa baktılar.
İlayda fisildayarak
-Baran geldi. Turanda birazdan gelir herhalde.
Enes cevap vermeden arabadan inen Baran'ı izledi.
Mırıldandı.
-Bu niye böyle sırıtıyor.
Baran kapısını kapatıp yolcu tarafına geçip kapıyı açtı. Bir çok insan o tarafa dönüp izledi. Elinden tuttuğu kadını yavaşça arabadan çıkarıp kapıyı kapattı.
Enes ve Sıla aynı anda..
-Sıla.
Sıla gülümser bir şekilde Baranın elini tutup Enes ve ilaydanın yanına yürüdü.
İkisi şaşkın bir şekilde izliyor bir rüya olduğuna inanıyorlardı.
Baran Turanın en yakın arkadaşıydı. Her zaman yan yana omuz omuzaydılar bir okul kendilerini biliyor onlarca kız ikisinede hayrandı. Baran Turana göre daha yakışıklı olsada Turan Çapkın olduğu için ilgi odağında olmuştu. Şimdi Sıla ile Baran'ı yan yana görmek hiç olmayacak kadar saçmaydı.
-Naber Canlarım.
Enes şaşkınlığını gizleyemeden
-Ne alaka lan!
Sıla kırık bir gülümsemeyle tebessüm etti.
-Ben Baran'ı sevdiğimi itiraf ettim ya dün niye şaşırdın Enes.
-Ne Baran'ı olum. Tu...
İlaydanın dizine attığı tekmeyle konuşması kesildi.
-Otursanıza.
İkisi masaya geçip oturdu.
-Sıla gelmeyince bizde meraklandık Enes ondan şaşırdı.
Baran kafasıyla onayladı.
-Kahvaltı yaptık bu yüzden geç kaldık.
Enes hala lal olmuş gibi Sılanın yüzüne bakıyordu.
Sıla dalgacı bir şekilde omuzuna vurup kendine gelsene niye böyle yapıyorsun.
Baran'a dönüp gülümsedi.
-Reddedileceğimi düşünüyordu ondan böyle.
Baran'nın telefonu çalınca masadan kalkıp uzaklaştı.
-Mal mısın Sıla bu ne?
-Enes sus lütfen anlaticam her şeyi duyacak lütfen.
- Ne yaptığının farkındasın değil mi?
-Ben ne yaptığımı bilmiyorum sus lütfen.Sıla paketinden bir sigara çıkarıp derin bir nefesle ormanın kokusunu çekti içine ilayda'nın elinden aldığı çakmakla sigarasını yakıp derin bir yudum aldı.
Enes sinirli sinirli ikisinin başında bir o yana bir bu yana gidip söyleniyordu.
-Sıla hala konuşmamakta ısrarcı mısın? İlayda bir şey söylesene.
-Olan olmuş Enes abartma.
Enes Sılanın önünde dikildi niye yaptın. Hani Turan'a aşıktın.
-Ben hiçbir şey yapmadım Turan yaptı.
İkisi meraklı gözlerle sılaya baktı.
-Sahile gittim. Sonra Baran geldi. Turana yazdığım notta elindeydi. Turan vermiş ona başına yazdığım Turan ismini kesip notu Barana verip Sıla gönderdi demiş.
-Eee
-Ee si donup kaldım hiçbir anlam vermedim sonra öğrendim ki beni seven Turan değil Baranmış Turanda o notu ona vermiş. Bir anlık gafletle bende Baran'ı öptüm sonrası da burdayız işte sevgiliyiz sanırım.
Enes ofladı.
-Abi yeminle kafayı yicem şimdi dalga geçiyorsun değil mi?
-Sence Enes.
-Salak mısın ben Turana yazdım bu notu diyip gitseydin.
-Bilmiyorum. Elimde olmadan olaylar böyle gelişti.
-Şimdi ne yapacaksın.
-Bilmiyorum.
-Ne demek bilmiyorum. Abi ilerler kötü olacak hemen bugün bitiriyorsun.
-Halledicem.5 ay sonra
Sıla Baranın omuzuna bir öpücük kondurup elini çizdiği resimde gezdirdi.
-Sıla üşüdüm.
Kollarını sırtından dolayak elini göğsüne koyup kafasını sırtına yasladı.
-Çok güzel bir resim oldu.
-Sen çizersin de güzel olmaz mı?
Baran oturdu yerden dönerek Sılanın yüzünü aldı avuçlarının içerisine.
-Çok güzelsin.
Yanağına bir buse kondurdu.
-seni seviyorum.
Sıla gezdirdi ellerini Baran'nın nasip yüzünde
-Her zerrende yok olmak istiyorum.
Bir buse kondurdu dudaklarına
-Seni seviyorum.
Başını göğsüne koyup kapattı gözlerini.
Aylar önce bir hatayla kabul ettiği bu aşk artık Sılanın da vücudunu ele geçirmiş hapsetmisti kendine birbirinin ateşiyle yanıp tutuşan iki insana dönüşmüşlerdi.-Günaydın!
Enes kafasını kitaptan kaldırıp dik dik baktı sılaya
-Hayırdır ne bu enerji.
Sırıttı Sıla
-Hiç her zamanki halim canım.
-Iıı belli oluyor her zaman ki halin. Kocan nerde.
-Öf Enes ne kocası ya.
-Ahahahha haspama bak tek hayalim Baran Keskiner ile evlenmek diyen hanıma bak.
-Ya bi git. Ama evet hala tek hayalim.
-Ah! Sıla ne zaman bu hale geldin sırıl sıklam aşıksın ona.
-Evet. O harika biri Enes iyiki diyorum o gün o oradaydı. Defalarca kez kaçsamda beni her zaman bulup kendinde tuttu.
-Az koşturmadın peşinden sende az değilsin ha!
-Ahahaha. Sıla Batur canım yani.
-İyiki mutlusun. Müstakbel Keskiner.
Sırıttı Sıla hayali bile güzeldi onun için ömrünün sonuna kadar Baran'nın yanında kalmak istiyordu.Baran gözlerine sinen güneş ışıklarıyla gözlerini açtı. Komidinin üzerindeki telefonunu alıp açtı. Sıladan gelen bir mesaj vardi üzerine tıkladı.
Baran,sana böyle veda etmem yaptığım en büyük haksızlıkların biri olacak biliyorum seninleyken her daim duygularımı hissettim.
İyiki sevdin beni iyiki sevdim seni her zaman mutlu olman temennim ile hoşcakal.Okuduğu mesaja hiçbir anlam veremeden defalarca kez okudu Baran. Hiçbir şey olmadan bu neyin vedasıydı.
Yataktan fırlayıp Sılanın evinin yoluna koyuldu. Geldiği apartmanın önünde koşarak Sılanın kapı numarasının zilini çaldı dakikalarca kimse açmadı. Koşarak güvenliğin yanına gitti.
-Merhaba. Sıla Batur'un olduğu dairenin zilini çalıyorum ama açan yok.
-Evet. Onlar bu sabah buradan taşındılar.
Tıpkı o gün ki gibi içine denizin ürpertici soğuğu sindi.
-Efendim iletmek istediğiniz bir şey mi vardı.
-Nereye gittiklerini biliyor musunuz?
-Yurt dışına taşındılar.
-Neden.
- Bir bilgim yok.4 yıl sonra
-Doktor Bey iki hastadan da nabız alınamıyor.
Gelen çığlıklar arasında ikiside gözlerini birbirinden çekip üniteye döndüler. Sılanın abisine ve Baran'nın kız kardeşine kalp masajı yapılıyordu.
Sıla bir çığlıkla cama yanaştı.
-Abi!
Baranda gözlerinden akan yaşlarla yaklaştı cama.
-Bırakma beni küçük kardeşim.
Koca bir boşluk içinde nefret, acı ve ihtiras şimdi gidilecek yol ışık olup da küllerinden doğurur mu aşkı?S.B.
(Beğenmeyip ve Yorum bırakmayı unutmayın 😘)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAHPUS
Romanzi rosa / ChickLitAcının benliğinde nice mahpus bırakılmış kalpler, vedaların zindanın da ebediyen esir kalacaktır. MAHPUS Hayatımın ipleri kimin elinde? - Bu gece karanlığın içinde hapis kalacağım. Burası benim Mahpus'um ve hayatımın ipleri benim ellerimde.