Bir gece kulübünde barmaidlik yapan Rüya ve aynı kulüpteki grubun gitaristliğini yapan çocukluk arkadaşı Uraz'ın geçmişe dayalı hikayesi.
*
"Sana uzak olmak da yakın olmak da zor," diye fısıldadı kulağıma doğru. Boynuma çarpan ılık nefesi göz kapakl...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Teya Dora - Dzanum
İyi okumalar <3
❆
Yaklaşık dört yıl önce, Rüya'nın lise mezuniyet günü.
Uraz, Rüya'nın bedenini taşımaya çalışırken fazlasıyla zorlanıyordu çünkü Rüya ona asla yardımcı olmamaya yemin etmiş gibiydi. İşini olabildiğince zorlaştırıyordu, bundan da oldukça keyif alıyordu.
Bugün Rüya'nın lise mezuniyeti kutlamasının yapıldığı gündü. Lise hayatı çok iyi geçmiş olmasa da abisinin ısrarlarıyla mezuniyete katılmıştı. Abisinin istediği son bir kez de olsa güzel anılar biriktirip geriye dönüp baktığında liseyi korkunç bir yermiş gibi hatırlamasını önlemekti. Rüya da abisinin ısrarlarına dayanamayıp katılmıştı fakat bunun ne kadar kötü bir fikir olduğunu mezuniyetin yapılacağı alana adımını ilk attığı anda anlamıştı.
Rüya'nın lisedeki tek arkadaşı ondan bir sene önce mezun olmuştu. Dolayısıyla sınıfta olduğu gibi mezuniyette de yalnızdı.
Bütün gece boyunca yaptığı tek şey alkollü meyve kokteylerinden tüketmek olmuştu. Bağımlılık yaptığından bir yerden sonra kendini durduramamıştı.
Sonuç olarak kafası asla yerinde değildi ve mezuniyet kutlaması bittiğinde zar zor bir şekilde Uraz'ı aramış ve gelip kendisini almasını sağlamıştı. Şimdiyse Uraz'ı delirtmekle uğraşıyor, bundan fazlasıyla keyif alıyordu.
"Biraz daha kendini yere atmaya devam edersen seni burada bırakır, arkama bakmadan giderim Rüya." diye konuştu Uraz bıkkın bir tavırla.
Eve gelmiş sayılırlardı. Uraz, taksiden evin önüne gelmeden sokağın başında inmek istemişti. Dışarıdan gelen en ufak araba sesinde ayağa dikilen Rüya'nın babası, taksinin sesiyle uyanabilir ve Rüya'nın bu hâlini görebilirdi. Rüya'nın azarlanmasını istemediği için çaba gösteriyordu ama kendi kendine şarkılar söyleyen, kahkahalar atan Rüya'nın Uraz'a pek de yardımcı olduğu söylenemezdi. Birileri uyansın diye kasten yapıyordu sanki tüm bunları.
"Yapamazsın ki," dedi Rüya gülerek. "Kıyamazsın sen bana."
Bu doğru olabilirdi ancak Rüya'nın bunu bilmesine gerek yoktu. "Öyle bi' yaparım ki Rüya..."
Rüya dudak büktü Uraz'ın bu dediğine karşılık. "Beni üzüyorsun."
"Ben her seferinde senin arkanı toplamak zorunda mıyım?" dedi Uraz isyan edercesine bir sesle. İsyan ediyormuş gibi görünse de Rüyayla ve Rüyayla ilgili olan her şeyle ilgilenmeyi seviyordu. Bir ömür boyu da onunla ilgilenmeye razıydı ancak görünen o ki bu pek mümkün değildi.
Rüya bir gün birisini sevecek, onunla evlenmek isteyecekti. Hayatındaki erkek Uraz'ın Rüya'nın bu kadar yakınında olmasını istemeyebilirdi. Rüya da sevdiği adam için aralarına mesafe koymak istese buna ses çıkarmaya hakkı olmayacaktı.
