Mansur Ark - Maalesef
İyi okumalar <3
❆
İnsanın bir kardeşinin olması ona verilen lütuftu sanırım. Abim olmasaydı ne yapardım bilmek istemiyordum, bu ihtimali düşünmek bile istemiyordum. Her kötü anımda yanımda olan benden desteğini asla eksik etmeyen, çoğu zaman kendini geri plana atıp benimle ilgilenen abim olmasaydı ben o evin içinde ciddi anlamda kafayı yiyebilirdim. Bu şekilde bile kendimi yalnız hissediyorken diğer türlü sonsuz bir yalnızlığın içine hapsolmuş olurdum herhalde.
Bir de sanırım abim olmasaydı şu an bu kadar dik kafalı birisi olmazdım. Abim bana hep hakkımı savunmam gerektiğini, gerektiği yerde sesimi yükseltmekten zarar gelmeyeceğini aşılamıştı büyürken. O olmasaydı ben pısırığın teki olurdum büyük ihtimalle.
Bugün babama gösterdiğim bu tepkiyi hiçbir zaman gösteremez, cesaretsizce devam ederdim hayatıma.
Abimin kollarının arasına sinmiş bir şekilde kafamı omzuna yaslamıştım. Bütün günün sinirini, stresini böylelikle içimden atmıştım. Abim gelmişti, bana sarılmıştı ve ben tam anlamıyla kendime gelmiştim. Bazı anlar vardı ki abimin bana abiden çok baba olduğunu hissediyordum. Babamdan göremediğim ilgiyi, sevgiyi ondan görüyordum. An geliyordu saçımı şefkatle okşuyordu. İşte diyordum, ben bunu istiyorum. Ben bunu babamın yapmasını istiyorum. Babam yapmıyordu, babamın boşluğunu ise abim dolduruyordu farkında olsa da olmasa da.
"Hay anasını satayım," Abimin aniden yükselişi, beklemediğim bir anda olduğu için irkilmiştim istemsizce. "Amına koyayım o adamın."
Yakup'tan bahsediyordu.
"Adam mı?" diye sordum kafamı kaldırıp abimin yüzüne bakmaya çalışırken. "Ona adam diyebiliyor musun sen?"
Bana göre insan bile değildi o. Canavar olabilirdi ancak.
"Lafın gelişi," Eliyle kafama baskı yaparak yüzümü göğsüne gömdü. "Adam olmadığını biliyoruz herhalde."
Eline vurarak kafamdan çekmesini sağladım. Tüm gücüyle baskı yaptığı için birkaç saniyeliğine nefessiz kalmıştım. "Lafın gelişi olsa bile deme." Hoşuma gitmiyordu. Hem de hiç.
"Tamam." dedi abim uslu bir çocuk gibi. "Demem bundan sonra."
Gülümseyerek yanağımı göğsüne yasladım ve beline sardığım kollarımı sıkılaştırdım. Gözlerim hemen hemen bir metre uzaklıkta, tam karşımızda kalan bankta oturan Uraz'ı buldu. Dalgın bir şekilde bizi izliyordu ama o kadar belliydi ki aklının burada olmadığı. Gülümsemem yüzümden silinirken sıkıntılı bir soluk alıp verdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAYIP ŞEHİR
Teen Fiction15 Kasım'da düzenlenmek amacıyla taslağa alınıp düzenlendikten sonra tekrar yayımlanacaktır. Bir gece kulübünde barmaidlik yapan Rüya ve aynı kulüpteki grubun gitaristliğini yapan çocukluk arkadaşı Uraz'ın geçmişe dayalı hikayesi. * "Sana uzak olmak...