Rachel Taylor - Eternity
İyi okumalar <3
❆
"Bir oğul babasına bu kadar benzememeli."
Odanın içinde ve dışında o kadar uzun bir sessizlik oldu ki bir an kendi kulaklarımla duyduklarımın birer hayal ürünü olduğu düşüncesine kapılmıştım. Zihnim kelimeleri kendi kendine uydurmuş gibi, aslında içeride bu konuşmalar dönmemiş gibi... Ya da ben gerçekten böyle olmasını diliyordum.
Yakup... Çocukluğumun en kötü anlarında büyük rol oynayan o adam. Uraz'ın gerçekten babası olamazdı. Böylesine saf kötü bir adamla Uraz aynı kanı taşıyor olamazdı.
"Yalan söylüyorsun," dediğini duydum Uraz'ın. Sesi çok kısıktı, zorla seçebilmiştim kelimeleri. "Her zaman yaptığın gibi canımı acıtmak için böyle diyorsun."
Kendi kendime kafamı onaylarcasına salladım. Kötü bir ihtimaldi belki ama o adamın Uraz'ın babası olmasındansa babamın bilerek bunları söylemesini tercih ederdim. Yalandan söylenen birkaç söz gerçekler kadar acıtmazdı insanın canını.
"Sana ne zaman yalan söyledim?" dedi babam. "Şimdi neden söyleyeyim?"
"Çünkü senden her şeyi beklerim. Sen her şeyi yapabilecek potansiyeldesin."
"Bu fotoğrafı boşuna mı çıkardım ben?" Birkaç ufak tıkırtı sesi duydum. "Benzerliğinizi görmüyor musun yoksa kabullenmek mi istemiyorsun?"
"Bir de çerçeveletmiş," diye yükseldi Uraz. Hemen ardından sert bir şekilde çarpma ve tuzla buz olma sesi geldi kulağıma. "Duvara da assaydın o zaman şerefsiz!"
"Babanın fotoğrafını gösteriyorum yine de yaranamıyorum." diye konuştu babam keyifle.
"Madem bu adamın tecavüzcü bir orospu çocuğu olduğunu biliyordun o zaman onu niye evinde çalıştırdın? Evinde küçük bir kız çocuğu vardı senin. Tahmin edemedin mi ona da bir şeyler yapacağını? Senin yüzünden Rüya'nın hayatını kararttı bu şerefsiz."
"Yakup'un defterini Rüya'yı taciz ettiği için değil, benim onunla işim bittiği için dürüdüm. Parmaklıklar ardında da çok güzel bir yaşantı çekmedi. Ne tesadüftür ki hapisten çıktığında da ölmek üzere olan bir hastaydı."
Konuşmanın başından sonrasını kulaklarım duymak istememişti. Devamını dinlemeyi zihnim reddetmişti. Ellerimi kulaklarımın üzerine kapatırken olduğum yere çökmüş, hiçbir sesi duymamak için ellerimi tüm gücümle kulaklarıma bastırmıştım. Yakup'un defterini Rüya'yı taciz ettiği için değil, benim onunla işim bittiği için dürüdüm.
Derin bir nefes alıp verdim. Aldığım nefesin ciğerlerime ulaştığından bile şüpheliydim zira kendimi hiç rahatlamış gibi hissetmiyordum. Aksine sol yanıma batan bir şeyler vardı. Uraz için üzülürken bir anda tüm oklar nasıl bana dönmüştü hiçbir fikrim yoktu. Babamın bu meseleden oldukça normal bir şeymiş gibi bahsetmesi miydi beni üzen yoksa Yakup denilen adamı sandığımın aksine beni taciz ettiği için değil de başka sebepten dolayı hapise tıkmış olması mıydı bilmiyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAYIP ŞEHİR
Teen FictionBir gece kulübünde barmaidlik yapan Rüya ve aynı kulüpteki grubun gitaristliğini yapan çocukluk arkadaşı Uraz'ın geçmişe dayalı hikayesi. * "Sana uzak olmak da yakın olmak da zor," diye fısıldadı kulağıma doğru. Boynuma çarpan ılık nefesi göz kapakl...