Cenazeden 2 saat sonrası
Tek başına odasında oturuyordu, ne hisseder bilmiyordu. Zaten yeterince ağlamıştı, gözleriyse kızarmış haldeydi. Cihangir Kara artık yoktu, Vurgun ise aileden kovulmuştu, itilmişti. Eşyalarını bile alamamıştı çünkü Selami Bey eve gelme filan demişti. Onu istemiyorlardı, sanki aileye zorla girmiş gibi onu reddetmişlerdi. Bu da genç adamın içine oturmuştu, şimdiyse sessizce odasında oturuyordu. O anda kapı çalsa da ses çıkarmamıştı, lakin yine de kapı açılmış ve içeri Ateş Bey girmişti. Zemheri'yi evine yollamıştı, Balamir'e bile yanında olduğu için teşekkür etmişti. Sonuçta o bile yanında durmuştu ama Kara ailesi ona tekmeyi basmıştı.
Ateş B - Ufaklığım.
Dedi onun yanına oturup geri yaslanırken sonra da onu kolunun altına alıp kendine çekmişti. Vurgun ise sessizce ona sokulup gözlerini kapatmıştı, iyi hissetmiyordu. Hem kralı olarak gördüğü zalim adamı kim öldürdü bilmezdi. Ama bilmeyi de isterdi, hemde çok isterdi.
Ateş B - Iyi misin yavrum?
V - Manevi babam öldü, aileden ve evden kovuldum, haklıyken tokat yedim, yakında soyadımdan da men edilirim.
Ateş B - Sende Karahan olursun yavrum, öz ailenin soyadını alırsın. Hem ondan tamamen kurtulmadan aileye girmem dedin ve şuan özgürsün... Kurtuldun, peki şimdi ailemize girer misin?
Dedi onun saçlarını severek, Vurgun ise yeniden dolan gözleriyle derin bir nefes alıp şunu söylemişti.
V - Biraz zaman, en azından kırkı çıksın.
Ateş B - Peki ama sakın ha yanlız hissetme çünkü biz hep burdayız ufaklığım, ailemiz hep bir arada!
Dedi onun saçlarına uzun bir öpücük kondurarak, Vurgun ise gözünden alan yaşlarla şunu fısıldamıştı.
V - Teşekkür ederim amca...
Dedi ilk defa içten bir sesle, Ateş Bey ise buruk bir gülümsemeyle şunu söylemişti.
Ateş B - Rica ederim yavrum...
5 gün sonra.
Kara Malikanesi!Selami B - Imzala şunu da defol ailemden!
Dedi önüne kağıt iterken, buna göre o soyadından kendi isteğiyle çıkmış olacaktı. Tıpkı 18'inde istediği gibi, lakin o yaşında Cihangir Bey izin vermemişti. Hatta vazgeçsin diye yapmadığı kalmamıştı, evin balkonundan bile atmıştı. Hemde Vurgun'un odasında ki balkondan beri atmıştı. Ama neyse ki aşağı da havuz vardı yoksa çoktan ölmüştü. Aslında adam devamlı onun canına kastetmişti, canını yakmıştı. Lakin herkes ikiliyi normal bir baba - oğul sanmıştı.
Aras - Imzala abi yoksa bu aile seni maf eder, git özgür ol!
Dedi yanında ki minik fısıltıyla, çocuktu ama yine de herşeyin farkındaydı. Bilirdi, hissederdi. Vurgun ise düşünmeyi kesip imzayı atarken aile keyiflenmişti. Çünkü soyadı ondan gitmişti, bu yüzden de mirastanda men edilmişti. Peki cidden mirastan men mi edilmişti? Yoksa herşey ona mı ait olmuştu?
Geçmiş!
Cihangir B - Bu sayede Vurgun'um her türlü mirastan faydalanabilecek doğru mu?
Avukat - Evet Cihangir Bey, soyadı bile değişse fark etmeyecek ona adadığınız herşey ona ait olacak! Şirket bile onun olacak, isterse ailenizi sizin evden atabilecek!
Cihangir B - Duydun prensim, böyle bir durum olursa direk onları kov!
V - Sen nasıl arzu edersen baba, bu benim için bir zevk!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kral'ın Prensi! ( Mafya Serisi 3)
Teen Fiction¥- Insanın en büyük düşmanı sadece kendidir... Dedi siyah gözlü sonra da yanında ki bedene yandan bakıp şunu söylemişti. ¥ - Kendini kendin Azad etmen lazım başkası değil! $ - Yapamıyorsam? ¥ - O zaman tut elimi birlikte azad olalım...