Kral'ın Prensi! ( Mafya Serisi 3)

Ölüler dirilerden çalacak!

Ertesi gün
Hastane...

  V  - Ne yani Zemheri'nin annesi onu zehirledi mi?

Dedi şokla, aileyse ne diyeceğini bilememişti çünkü kadın yerine diğer üyeler utanıyordu. Zemheri ise uyuyordu, ağlaya ağlaya uyuya kalmıştı. Bu da hepsinin içine oturmuştu, Balamir ise ailesinin isteğiyle kendi odasına alınmıştı. Sonuçta o da yaralıydı ama Zemheri'ye olanlar yüzünden onunla kalmak istemişti.

Erez - Birde ben yetişmesem o-onu boğuyordu.

V - Ve böyle biri kendine anne diyebiliyor, öyle mi?

Kenan B - Boşanacağım, oğlumu ona yem etmeyeceğim. Niye böylesine değişti bilmiyorum ama onun elinde çocuğumu ziyan etmeyeceğim.

Dedi sinirle nefes alırken, Nehir hanım yani eşiyse o şuan burda yoktu. Çünkü olayı duyan doktor polise haber vermişti, aileyse onun polis tarafından götürülmesine engel bile olmamıştı. Bu kadın ufaktan onlara bile kinlenmişti, özellikle de ona sahip çıkmayan yarbay olan abisine... Yarbay abisi, yani Kunt Bey ise kardeşinin bu hareketinden dolayı utanıyordu, olayı alalen yaşamış olan yeğenin dahi yüzüne bakmaya utanıyordu. Çünkü kardeşi ona zarar vermişti, annelik yerine düşmanlık yapıyordu. Şimdiyse olduğu kadarıyla olayı Vurgun'a anlatmışlardı, o ise hem şoka girmiş hemde kızmış gibiydi.

V - Doğru bir karar çünkü bir evladına bunu yapabilen diğerlerine de yapar. Bu yüzden de boşanma kararınız doğru, isterseniz ben dahi buna yardımcı olurum.

Zait - Nasıl?

Dedi merakla hatta hepsi merakla ona bakmıştı, o ise çalan telefonunu çıkarırken bir yandan da onu cevaplamıştı.

V - Bu işlere bakan bir avukat arkadaşım var, yardım eder.

Diyip onu arıyan numarayı cevaplamıştı, arayansa Kara şirketinde ki asistandı. Ha bu arada onun patron oluşu çoktan her yere yayılmıştı, bu yüzden de Kara ailesi sinirden deliye dönmüştü çünkü tüm miras gence bırakılmıştı. Onlarsa ancak bakmakla kalmıştı..

V - Söyle Dilara!

Dilara - Patron bir Italyan geldi ve sizinle ortak olmak istiyor.

V - Italyan mı?

Diyince hepsi dikkatini ona vermişti, o ise aklına gelen Bay Marino ile ordan uzaklaşmıştı. Sonuçta o da italyan'dı ve gözü ondaydı, ısrarla onu istiyordu.

V - Adı ne?

Dilara - Riccardo Marino

V - Sert hükümdar!

Dilara - Birşey mi dediniz efendim, anlayamadım da...

Dedi mahcubiyetle, Vurgun'un ise sanki mümkünmüş gibi gözleri daha da koyulaşmıştı. Bunu fark edenlerse yutkunurken, o ise insanı ürperten bir sesle şunu söylemişti.

V - Kovun, geldiğimde o Italyanı görmek dahi istemiyorum!

Dilara - Emredersin patron.

1 saat sonra / Kara Şirketi!

Vurgun asansörde üstünü düzeltmişti, kapı açılınca da odasına yol almıştı. Onu gören asistan hemen yanında bitince ona yandan bakmıştı. Bu konuş demekti, o ise yutkunarak şunu söylemişti.

Dilara - Patron o gitmedi!

V - Ne demek gitmedi, ben sana onu görmek istemiyorum demedim mi?

Diyince asistan kız korkuyla geri adım atmıştı, o ise sinirle odaya girmişti. Lakin kızın o sizin odada dediğini son anda duymuştu. Işte o anda ona arkası dönük hâlde oturan Italyan ile hiddetle şunu söylemişti.