Selamlarr nasılsınızzz
21/08/2023
Canlarım kitabımızın okunması gittikçe artıyor fakat oy ve yorum sayısı çok az. Lütfen bölümü okumaya başlamadan oy verir misiniz? Her satırda düşüncelerinizi yazar mısınız?
Oy verdiyseniz bölüme geçebilirizz
İyi okumalar✨
Artık inip çıkmaktan yorulduğum merdivenleri bitirip bedenimi dışarı attım. Bugün, dünün aksine hava aşırı sıcaktı. Haber kanallarında gördüğüm kadarıyla bir sıcaklık Türkiye'ye gelmişti. Hava durumu 42° yi gösteriyordu ama hissedilen 50° dereceyi de geçiyordu. Artı olarak nem olması insana fenalık getiriyordu.
Karşıdan karşıya geçerek hızlı olmaya çalışıyordum. Bu sabah Kuzey hastaneden çıkmıştı. Kızlar haberi duyduğundan gruba geçmiş olsun mesajlarını atarken bir yandan mesajlara cevap veriyor, öbür yandan izbana ilerliyordum.
Kızlara akşam ya da yarına buluşma ayarlayacağıma dair mesaj yazarken korna sesi ile irkildim ve ayak bileğimi burktum. Başımı kaldırdığımda yolun ortasında durduğumu yeni fark ediyordum.
Arabayı süren kadın arabadan inip üzerime koştu. "Hiii çok özür dilerim! İyi misiniz? Bir şeyiniz yok ya," bileğimdeki ağrıdan gözlerim dolarken elimi kaldırıp telaş yapmasını engelledim. "Sorun yok, iyiyim. Ayağımı burktum yalnızca. Asıl siz kusura bakmayın lütfen. Yeni fark ettim yolun ortasında olduğumu."
Kadının gözleri ayağıma giderken kolumu tuttu. "Lütfen hastaneye gidelim. İçim rahat etmez böyle."
"Yok, gerçekten gerek yok. Anlayışınız için teşekkür ederim."
"Gideceğiniz yere kadar bırakayım o halde? İzbana gidiyordunuz sanırım, bu halde kalabalığa karışmayın, ben sizi gideceğiniz yere bırakayım?"
Benim mahçup olmam gerekirken hanımefendi mahçup olmuştu. Daha fazla yolun ortasında durmamak adına "peki, o olur. Teşekkür ederim"
Kadın beni arabasına davet edip şoför koltuğuna oturdu. Birbirimizin ismini mesleğimizi öğrenmiştik. Sıkılmamam için çok konuşuyordu ama konuşması sıkıcı değildi.
Araba Kuzey'lerin evinin önünde durunca teşekkür ederek indim. Kadın selam verip giderken ben yavaş adımlarla kapıya varıp dördüncü katın zilini vurdum. Kapı anında açılmıştı.
Annem sabahtan akşama kadar burada olduğu için eve gitmişti. Bütün gün olayı öğrenen komşuların gelip gittiğini söylemişti. Annem, Gülay ablanın tüm komşuları ile neredeyse tanıştığını söylemişti. Benim bile arkadaşlarımı bu kadar tanımazken Gülay ablanın tüm arkadaşlarını tanıyordu.
Bazen annemin benden daha çok Gülay ablayı sevdiğini, babamdan daha çok ise Gülay ablayı kıskandığını düşünüyordum.
Bileğimdeki ağrı sanki yavaş yavaş dinerken yüzümde gülümseme oluştu. Kuzey'in karşısına yüzümdeki ağrıdan kalma suratsızlık ile çıkmak istemezdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ADEN | Polisiye
Fiksi Remaja"Hayat; siz planlar yaparken başınıza gelenlerdir" diye boşuna dememiş John Lennon. ♦ "Senlik bir şey yok" geldiğimizden beri ilk defa konuşarak denizdeki bakışlarının bana dönmesini sağladım. Başını eğip güldü. "Benlik bir şey yok? Neylik bir şey v...