Selamlar nasılsınızz ballarımm🍯💖
13/01/2024
İyi okumalar✨
Kollarımı Kuzey'in boynuna dolamak zorunda kaldım. Ona tutunmazsam yere düşecekmişim gibi hissediyordum. Dizlerimin bağı çözülmüş, bacaklarım çekilmişti sanki. Ayaklarım yerden kesilip sırtım yavaşça duvara yaslandığında üzerime eğilip ağırlığını üzerime verdi. Kalbim o kadar hızlı atıyordu ki, kalp monitörüne bağlı olsaydı çizgiler akıl almaz bir şekilde olurdu.
Öpüşü oldukça yavaş ve hissiyatlıydı. Yumuşacık dokunuyordu dudakları. İnanamıyordum hâlâ. Dudaklarımın üzerindeki dudaklar sevdiğim adama; Kuzey Demir'e aitti. Üst dudağımı öpüp geri çekildiğinde yavaşça gözlerimi açtım.
Ela gözlerindeki kehribarlar koyu tona bürünmüştü. Gözleri dudaklarım ile gözlerim arasında gidip geliyor, irisleri arzuyla parlıyordu. Kızardıklarına emin olduğum dudaklarımı birbirine bastırdım.
Kızarmış dudaklarımı ıslatma gafletinde bulunduğumda baş ve işaret parmağı ile çenemi kavrayıp yeniden dudaklarımızı birleştirdi. Bu kez çok daha istekliydi. Az önceki yumuşaklığını yitirmişti. Boynumdan başlayan sıcaklık tüm bedenimde etkisini gösterirken yanıyordum, yanıyorduk.
Havaya kaldırdığım boynum ağrıdığından yüzümü ona yaklaştırdığımda alt dudağımı sertçe emdi. Başını sola doğru yatırıp dudaklarımı açlıkla sahiplendiğinde parmak uçlarımda yükseldim. Ona yetişmek imkansızdı. Sanki hep bu anı bekliyormuşcasına dudaklarımı bırakmak istemiyordu.
Bel oyuntumda gezinen parmakları sertçe tenime gömüldü. Öpüşmemizin ıslak sesleri kocaman odayı dolduruyordu. Kıpkırmızı kesildim. Çok, çok müstehcendi. Semih kimse gelmez diyordu ama şuan biri gelse resmen basılmış olacaktık.
Kuzey dudaklarımı öyle bir tüketiyordu ki, nefesim yetmemeye başladı. Elimin tekini göğsüne koyup itmeye çalıştım ama ufacık bir etki bile etmedi. Beni, dudaklarımı öyle bir tüketiyordu ki geri çekilmem asla mümkün değildi.
Belimden aşağıya kayan parmakları ile tenimi okşadığında arzu ile tırnağımı ensesine batırdım. Elbise giydiğimden içimde sütyen ve ufacık şort dışında bir şey yoktu. Yeni yaptırdığım tırnaklarım acıtmış olacak ki dudaklarıma inledi. Diliyle dudaklarıma bıraktığı ıslaklığı sildi. "Yavaş bebeğim," dedi.
Tırnaklarımı etinden ayırıp batırdığım yeri okşadım. "Özür dilerim," bir tırnak vakası daha kaldıramazdım. Gözleri hâlâ kızarıktı. Dudaklarını sol yanağıma bastırıp öptü. Burnunu yanağıma yasladığında kokumu soludu. "Tenime izlerini bırakmayı sevdiğini biliyorum ama izlerini kapatacak kıyafet giyemeyecek kadar yanıyorum," boğuk sesi ile söylediği kelimeler karnımda ufak sızı bıraktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ADEN | Polisiye
Teen Fiction"Hayat; siz planlar yaparken başınıza gelenlerdir" diye boşuna dememiş John Lennon. ♦ "Senlik bir şey yok" geldiğimizden beri ilk defa konuşarak denizdeki bakışlarının bana dönmesini sağladım. Başını eğip güldü. "Benlik bir şey yok? Neylik bir şey v...