Kıvılcım

İtiraf

Yazar'dan
Sabah ilk uyanan Neva olmuştu.Bugün Pazar'dı. Alihan'a güzel bir kahvaltı hazırlamak istiyordu. Sonra da uzun zamandır görmediği babaannesini ziyarete gitmeyi teklif edecekti. Hemen dişlerini fırçalayıp üzerine bir eşofman takımı geçirip aşağı indi. Peynirleri dilimledi,küçük bir kaseye biraz zeytin koydu. Çayı demledi. Ekmekleri kızartma makinesine koyup menemen yapmaya koyuldu.Biberleri biraz kavurup üzerine domatesini de ekledi. Biraz pişirdikten sonra yumurtaları da ekleyip tuz ve karabiber koydu. Arkasını döndüğü an onu izleyen Alihan'ı beklemiyordu. "Hihh..ödüm koptu Alihan." "Mis gibi kokuyor. Menemen mi yaptın?" Diyerek yaklaştı Neva'ya. Neva başıyla onayladı. "Hadi sen otur çayları koyup geliyorum." Deyince Alihan masaya geçti. Neva çayları masaya koyup oturdu. Kahvaltılarını bitirince Alihan, Neva'nın sağ elini alıp dudaklarına götürdü,uzun bir öpücük kondurdu. "Ellerine sağlık." "Afiyet olsun." Diyip gülümsedi Neva. "Yarın yardımcılarımız gelecekler. 2 kişiyi beğenmiştim. Biri mutfakla,diğeri de temizlikle ilgilenir diye düşündüm.Beğenmezsen başka birilerine bakarız" "yani temizlik için olabilir ama mutfağı hallederdim ben." Dedi Neva. "Yavrum halledersin,senin yemeklerini seviyorum zaten ama hem iş hem mutfak zorlanırsın.Bir de bunu kendine görev edinmeni istemiyorum. Canın istediğinde yine yaparsın hem." Neva başını salladı. "Alihan?" "Efendim birtanem?" "Bugün 1-2 saatliğine babaanneme gidebilir miyiz?Evlendiğimizden beri görmedim." "Tabi ki." Hazırlanmaya koştu Neva. Siyah bir tayt ve kazak giydi.Üşüyordu hep.Alihan da hızlıca bir Lacoste tişört ve kot pantolon geçirmişti üstüne. Hazırlanınca Demirhan konağına gittiler. Havin Hanım o kadar sevinmişti ki.Çok yakıştırıyordu ikisini de. Torununun Alihan'a bakışlarını görmüştü. Aşık olduğunu anlamamak için kör olmak gerekirdi.2 saati birlikte geçirdikten sonra babaannesinin yorulduğunu düşünerek müsaade istemişti Neva. Sonrasında da Ceylin'den telefon gelince açtı Neva. Saat 14.00 civarıydı. "Yengelerin birtanesi napıyorsun?" "İyiyim kuzum abinle babaannemden çıktık.Eve geçiyorduk şimdi sen napıyorsun?" "İyiyim ben de ne olsun. Elifle Ceren'in işi varmış.Diyorum ki Asiye yengem sen ben bir alışveriş operasyonu mu yapsak?Ne dersin?" "Allah derim." "Tamam o zaman yarım saate çarşıda buluşuruz." "Tamamdır.Öptüm." Alihan'a döndü Neva. "Ceylin ve Asiye'yle alışverişe gideceğim." Dedi Neva. "Bana sormak yok mu?" Dedi Alihan. "Yoo niye soracakmışım sana?" "Kocanım ya hani?" "Kocam olman izin alacağım anlamına gelmiyor ya hani?" Diyerek aynı şekilde cevap verdi Neva. Alihan güvenlik dışındaki konularda Neva'yı pek kısıtlayan biri değildi ama şuan Neva'ya takılmak istemişti. "Öyle olsun bakalım. Çarşıya mı bırakayım seni?" "Evet" dedi Neva. O sırada Alihan Gökhan'ın numarasını bulup aradı. Sesi arabanın hoparlörüne verdi. "Efendim abi?" "Gökhan,yengemle Ceylin çarşıya geleceklermiş. Neva da takılacak onlara. Sen de gel bir şeyler içeriz onları beklerken." "Kızları ben getiriyorum abi." "Tamam hadi görüşürüz." Deyip cevap beklemeden telefonu kapattı. "Suratına kapattın?" Dedi Neva şaşkınlıkla. Alihan omuzlarını silkti. Kısa süre sonra kızlarla buluşmuşlardı. "Ortam değiştirmekten doğru dürüst kıyafetim kalmadı. Her şeyim konakta kaldı.Bir kısmı da oteldeydi." Diye söylendi Neva. Ceylin bir kahkaha attı. "Her şeyi fazlasıyla yerine koyarız yengem merak etme." Dedi Ceylin. 3 saat boyunca alışveriş yapmışlardı. Neva'nın kolları poşetlerle doluydu artık. "Ben pes ediyorum artık. Alihan'ın yanına gideceğim." Diye söylendi yorgunlukla Neva. "Tamam biz şu mağazaya da bakalım.Sonra geliriz." Neva başıyla onayladı. Alihan ve Gökhan'ın olduğu cafeye girdi. Alihan ve Gökhan onu görmemişlerdi henüz. Alihan'ın sesini duydu. "Ya Gökhan çok yol kat ettik.Hiçbir şikayetim yok.Ama ağzından bir kere seni seviyorum cümlesini duymak için canımı vermeye hazırım." "Abi o da olacak.Yengem için de hiç kolay değil ki.Kolay bile aştı bunları." "Öylesine öyle de..Hadi seni seviyorum demesini geçtim. Bir kere daha senden nefret ediyorum cümlesini kaldıramam Gökhan." "Yok ya yengemin sana olan bakışlarının hepimizin farkındayız. Dili varmaz bir daha söylemeye." O sırada Neva'yı fark ettiler. Neva yeni gelmiş,bunların hiçbirini duymamış gibi yaptı. Elindeki poşetleri görünce "Oha!" Diye bir tepki çıkmıştı Gökhan'ın ağzından. "Sus lan dangalak." Diye kızdı Alihan ona. "Güzelim?Hoşgeldin." Diyip yanındaki sandalyeyi Neva'nın oturması için çekti.Neva poşetleri yere koyup kendini sandalyeye attı yorgunlukla. "Hoşbuldum" diye mırıldandı Neva. "Yenge ne içersin ne söyleyeyim sana?" "Türk kahvesi." Dedi Neva.Alihan da ona eşlik etmek için bir kahve daha söylemişti kendine. "Çok mu yoruldun?" Diye sordu Alihan Neva'nın saçlarını okşarken. Neva başını salladı. "Asiye'yle Ceylin bir yere daha bakacaklarmış sonra geleceklermiş." Dedi Neva. Gökhan başını salladı. O sırada karısı ve kardeşi de girmişti zaten. "Yavrum?Mağazanın yüzde kaç hissesi bizde?" Diye alayla sordu karısına. "Aşkım ihtiyaç bunlar bir kere" diyip Gökhan'ın yanağına bir öpücük kondurdu. "Bir şey demedim." Dedi Gökhan. Ceylin poşetleri yere atmıştı bile. "Of bittim yorgunluktan." Diye sızlandı Ceylin. Alihan güldü bu haline. "Kendinize niye bile isteye bunları yaparsınız ki?" Dedi Alihan. "E ihtiyaç ya abicim." "İhtiyaçlarını 3 ay önce Milano'da karşıladığımı zannediyordum." "Ay o 3 ay önceydi. Sen 3 ayda neler neler değişiyor farkında mısın abi?" Dedi Ceylin dehşetle. Neva ve Asiye gülüyorlardı. Bir anlık Neva'ya döndüğünde gülüşüne takıldı gözleri. Sonra göz göze geldiler. Kahvelerini içip,poşetleri arabalarına atmışlardı. "Yemeğe bize gelsenizee?" Dedi Neva hevesle. "Kuşum başka zaman gelelim.Eve gidip sızmak istiyorum." Dedi Ceylin. Neva dudaklarını büzdü. "Peki siz bilirsiniz" dedi. Kızlarla sarılıp arabalarına bindiler. Eve geldiklerinde akşam 19.00u geçiyordu. "Güzelim yoruldun sen.Dışarıdan söyleyelim istersen?" "Yok dışarıdan yemeği pek sevmiyorum.Hemen ayarlarım bir şeyler." "Tamam yardım ederim ben de sana." Dedi Alihan. Nasıl güzel seviyordu adam. Neva'nın aklından yine bugünkü Alihan ile Gökhan'ın konuşmaları geçmişti. Hızlıca domatesli makarna ve salata yaptılar birlikte. Keyifle yedikten sonra salona geçtiler. Neva başını her zamanki yerine,Alihan'ın göğsüne yaslamıştı yine. "Alihan?" Diye mırıldandı kedi gibi. "Efendim birtanem?" "Ben seni çok seviyorum." Alihan'a kal gelmişti. Donmuştu. Ben rüyadayım ve birazdan uyanacağım diye düşündü. Tepki gelmeyince Neva başını göğsünden kaldırdı. "Alihan?" Diye soru sorarcasına ismini zikretti kocasının. "S-sen ne dedin?" Neva gülümsedi. Yüzünü iyice yaklaştırdı. Neva sırıttı. "Sana aşığım" diyip dudaklarını, Alihan'ın dudaklarına kenetledi. Çok geçmeden karşılık almıştı bile. Alihan,kollarını boynuna dolayan Neva'ya dayanamayıp kucağına çekmişti Neva'yı. Cinsel arzulardan uzak,tamamen aşkla,birbirlerini severek öpüyorlardı birbirlerini.  Nefessiz kaldıklarında dudaklarını ayırdılar birbirinden. Alihan alnını Neva'nın alnına yasladı. "Teşekkür ederim." Diye fısıldadı Alihan. Minnet doluydu sevdiği kadına karşı. Neva dizinden inmemişti hala Alihan'ın. "Sen ne zamandır seviyordun beni?" Diye sordu Alihan sırıtarak. "Yani şurada romantik bir an yaşıyoruz.Buna mı takıldın cidden Alihan?" Diye sızlandı. "Ya tamam tamam ama merak ettim." Dedi Alihan çocuk gibi. Her ikisi de çocuk yanlarını sadece birbirlerine açıyordu. "Hastaneden beri." Dedi Neva. "Sen şimdi eminsin dimi?Seviyorsun beni?" Diye sordu Alihan.Hala teyit istiyordu sanki. Sabaha kadar sorsa ancak emin olacakmış gibi hissediyordu. "Evet kocacım.Sana çok aşığım." Dedi Neva emin şekilde. Bu sefer dudaklarını birleştiren Alihan'dı.
Konakta ise herkes uyumuş,Gökhan ve Asiye odalarında konuşuyorlardı. "Abim yengeme fena yanık." Dedi Gökhan. "Aşkım Neva'da deli oluyor Alihan'a. İtiraf edemiyor sadece.Bugün yarın Neva'da açacaktır kendini Alihan'a." Dedi. "Hmm sen çok mu eminsin bakayım?" Diye sordu Gökhan Asiye'ye sırnaşırken. "Sırnaşma aşkım.Hem evet eminim." Dedi Asiye kendine olan güveniyle. Asiye bir şeyler anlatıp Gökhan'ın dikkatini dağıtmaya çalışırken Gökhan'ın odağı dağılmıştı bile. Karısını dinlemiyordu asla. "Bu geceliğin yeni mi?Görmemiştim hiç?" "Ay Gökhan ben ne anlatıyorum sen ne diyorsun." Diye sızlandı Asiye.Tam yanından kalkacakken bileğinden tutup kendine çekti hafifçe. "Artık şu reglinin bittiğini düşünüyorum güzelim." Dedi. "Hıhı bitti. Ama sana kızgınım.Beni dinlemiyorsun aklın başka yerlerde." "Yavrum karşımda şöyle bir güzellik varken başka bir şey düşünmem mümkün mü acaba?" Diyip çoktan öpücüklerini Asiye'nin boynuna bırakmaya başlamıştı bile.
Alihan ve Neva da yataklarına geçmiş,birbirlerine sarmaş dolaş uyumuşlardı.
Sabah yüzüne kondurulan öpücüklerle gerinerek uyandı Neva. "Günaydın aşkım." Diye mırıldandı kedi gibi. "Aşkın ölür sana" diyip boynuna bir öpücük kondurdu Neva'nın. Neva gıdıklanarak kıkırdadı. Kadının sesi,kahkahası bile dünyanın en güzel şarkısı gibi geliyordu Alihan'a. "Hadi gel hazırlanalım, kahvaltımızı yapalım.Sonra da çıkalım." Dedi Alihan. Neva kafasını salladı. Banyoya gidip dişlerini fırçaladı,yüzünü yıkadı. Nemlendiricisi ve güneş koruyucusunu sürdü. Kıyafetlerini de seçip giyindi.

Saçlarını da düzleştirip hafif bir makyaj yapınca hazırdı. Alihan süzdü şöyle bir. "Bu eteğin bir tık uzunu yok muydu güzelim?" "Niye güzel olmamış mı ki?" "Yoo fazla güzel olmuş,sorun da burada zaten." Dedi Alihan kaşlarını çatıp. Neva Alihan'a şımarmak istemişti. Normalde kimsenin haddine değildi Neva'nın giydiğine karışmak. Ama Alihan'ın birazcık ayrıcalığı olabilirdi Neva için. Alihan'la uğraşmak istiyordu biraz. Kolunun altına girdi Alihan'ın. Adamın eli ise otomatik Neva'nın belini bulmuştu.Bir elini adamın göğsüne koydu. İşaret parmağıyla daireler çizerken "Ama aşkım,tüm gün şirketteyiz hem odamdan da çıkmıyorum.Çıksam da yanına geliyorum." Dedi sessiz sessiz.Alihan derin bir nefes aldı. İradesiyle oynuyordu kadın. "Tamam." Dedi sadece.  Kahvaltıya indiklerinde iki tane kadını gördü. Sonra Alihan'ın işe aldım dediğini hatırladı. "Gökçe Hanımım merhaba. Ben Nazan.Bu da kardeşim Selda." Dedi. Nazan Hanım 52 yaşında, Selda Hanım ise 45 yaşlarındaydı. Neva'nın bu yaşlar da hoşuna gitmişti. Ne diyorum be ben Alihan'ı kıskanmayacağım diye içinden geçirdi. "Merhaba.Hoşgeldiniz." Dedi Neva sevecenlikle. Nazan Hanım'ın hazırladığı kahvaltıyı ettiler birlikte. Sonrasında da işe gitmek için Alihan'ın arabasına bindiler birlikte. Neva'nın giderilmesini istediği tüm eksiklikler giderilmişti. "Neva Hanım." Diye seslendi bir ses. Neva arkasını döndü. "Buyrun Taner Bey?" "Neva Hanım sizinle ne zamandır konuşmak istediğim bir konu vardı." "Buyrun?Sizi dinliyorum." "Neva Hanım siz burada sadece 1 haftadır buradasınız. Ben ise Alihan Bey'in rahmetli babasının zamanından beri buradayım.Kıdem olarak sizden üstteyim. Alihan Bey'in eşisiniz diye susuyorum. Ancak Alihan Bey'in eşi olmanızın mesleki hiçbir değeri yok." Neva konuşmak için ağzını açtığında gür bir ses "Taner,kovuldun." Dedi. "Ama Alihan Bey-" "kes sesini. Karıma yapılan saygısızlığı kendime yapılmış sayarım.Şimdi eşyalarını topla defol git buradan." Dedi dişlerinin arasından.Alihan ile daha yeni ayrılmışlardı asansörde. Ne ara yanlarına geldiğini anlauamadı Neva.Kolunu da Neva'nın beline sarıp odasına yönlendirdi. "Alihan cidden gerek yoktu." "Nasıl gerek yoktu?Adam sana açık açık burada benim borum öter diyordu.Sana diyordu bir de." Dedi sinirle. Neva üstüne gitmedi. Ne söylese aksini duyacaktı çünkü. Sarıldı sadece. "Tamam.Giderse gitsin. Sakin ol." Dedi. Neva'yı hissettiği an sakinleşmişti zaten. "Senin ekibin ne zaman geliyor?" "Bugün dosyalarını verdim. Yarın başlayacaklar." "Tamam güzelim." O sırada Alihan'ın kapısı çalınca ayrıldılar. "Gir!" Diye seslendi Alihan. "Naber damat bey?Ooo abisinin fıstığı da buradaymış." Diyip kolları arasına aldı Neva'yı. Alihan damat lafına sinir oluyordu. Alp de bunu bildiğinden adamın üstüne üstüne gidiyordu. Abisi o...Bir şey yapamazsın Alihan diye hatırlattı kendine.

Bu bölümün de sonuna geldik :) Yorumlarınızı esirgemezseniz çok mutlu olurum❤️