Kıvılcım

Düğün

15 gün sonra
Yazar'dan
Her şey çok hızlı ilerlemişti. Alihan Neva'ya söylemeden Sait Halim Paşa Yalısı'nı rezerve etmişti bile 18 Ocak için. Sadece kış mevsimi olduğu için yalının iç kısmı kullanılacaktı. Alihan önceden herkesi tembihlemiş, birkaç saat önceden İstanbul'a göndermişti. Kızlar Neva için kalacakları otelin üst katında güzel bir parti organize ettiler. Neva ise gelinliğini seçmiş, fakat hala nerede ve nasıl bir düğün yapacaklarını bilmiyordu. Alihan, Neva'nın beğeneceğine emin olduğu için bazı şeyler sürpriz kalsın istemişti. Fikirlerini de Alp ve Neva'nın arkadaşları olan Ebrar, Çağla ve Sevda'ya sorup, onlardan teyit alınca doğru yolda olduğunu anlamıştı.
"Aşkım düğün Mardin'de olmayacak mı? Niye havalimanına geldik?" "Hayır Mardin'de olmayacak" "Peki nerede olacak?" "Sürpriz." Alihan'ın hazırlattığı uçağa geçtiler. Yan yana oturdular. Eşyaları da uçağa yüklenmişti.
Kızlar ise oteldeki partiyi organize etmeye başlamışlardı bile. Neva ve Alihan'ın uçakları da 1,5 saat sonra, saat 15.00 gibi inmişti. Neva İstanbul'a geldiklerinden pek hoşnut olmasa da Alihan'ın bir planı olduğunun ve o mutlu olsun diye uğraştığının farkında olduğundan bir şey söylemedi. Sonradan da Alihan yanımda en azından, onun olduğu her yer güzel diye geçirdi içinden.Valizleri arkadaki arabayla geleceği için beklemeden bindiler arabalarına. Alihan şoförü göndermiş kendisi direksiyonun başına oturmuştu. Neva da yanındaydı. Bir eliyle elini tutarken bir eliyle de direksiyonu tutuyordu. Neva hayran hayran kocasını süzüyordu. Çok yakışıklı be diye geçirdi içinden. "Neva Hanım pek bir süzdünüz beni?Nikahınıza mı alacaksınız yoksa?" Dedi gülmemek için dudaklarını bastırırken. Neva kıkırdadı. "Hıhı,bu kadar yakışıklı adamı kimseye kaptırmam." Diyip yanağına bir öpücük kondurduğunda Alihan da gülümseyip avucundaki eline bir öpücük kondurdu. Yarım saat sonra otele varmış,odalarına çıkmışlardı. Telefonuna gelen art arda bildirim sesiyle eline aldı telefonunu. Agalar💕 grubuna bir sürü bildirim gelmişti.Girdi gruba.
Asiye: masaja gidiyoruz 5 dakikaya spada buluşalım.
Ceylin: Allah be
Elif: yengelerin gülüüü
Ceren: Neva yenge ses ver
Neva: kızlar yorgunum siz gidin, ben biraz uyuyacağım.
Asiye: kız gelin hanım çok tembelsin. 5 dakikaya güzel totonu kaldırıp inmezsen olacaklardan ben sorumlu değilim.
Ceren: hadi yenge yaa
Ceylin: ay yenge masajda dinlenir pamuk gibi olursun hadi.
Neva: of be of tamam
Alihan'ın kolları arasına girdi tekrar Neva. "Aşkım kızlar spaya çağırıyor." "Gitmek istiyorsan git tabi birtanem. Ben de bir saat falan uyur Gökhan'la takılırım." "Tamam aşkım." Küçük bir öpücük kondurdu Alihan'ın dudaklarına. Üstüne rahat bir şey giyip aşağı indi. "Ooo gelin hanım gelmiş." Diye sırıttı Ceylin. "Sus kız görümce." Dedi Neva da ona. Atışmayı seviyordu. "Önce hamam yapacağız sonra da masaja alacaklar." Dedi Asiye. "Oh bir keselenelim." Dedi Elif. Neva güldü onlara. Bunların da enerjisi maşallah hiç bitmiyor diye düşündü. Üstlerini çıkarıp havluya sarınıp hamama girdiler. Kızlar kurnadan su alıp birbirlerine atmaya başlamış, kahkahalar atarak gülüyorlardı. Asiye'yle Neva'da güldüler onların bu haline.
Neva biraz geride durup gülüyorken kafasına suyun boşalması bir olmuştu. "E ama biraz da görümcelik." Diyerek sırıttı Ceylin. Neva gözlerini kıstı. "Demek savaş istiyorsun görümce." Deyip su alıp Ceylin'e attı. Onlar küçük çocuklar gibi eğlenip her yeri su etmişken, keseleyecek kişiler gelince hepsi taşa uzandılar.
Hamamda çok rahatlamıştı hepsi. Sonra 2 kişilik masaj odalarına geçtiler. Masajlarını da olduktan sonra çok rahatlamışlardı. "Valla beni ellemeyin 1 saat uyuyacağım." Dedi Neva. "Valla akşam 7ye kadar serbestsin ama 7de hazırlanıp 8de terasta oluyorsun yengelerin birtanesi." Dedi Elif. "Ne alaka ya?" Dedi Neva. "Partiliyoruz." Dedi Ceren. Güldü Neva. "İyi de ben o tarz bişey getirmedim ki yanımda." "Ay hayatım senin aslan gibi eltin ve görümcelerin var biz hallettik." Dedi Asiye. "İyi tamam 7ye kadar uyuyorum ben." Diyip odasına gitti Neva. Uyumak için 1 saat 10 dakikası vardı. Alihan odada yoktu. Neva'ya mesaj atmış, Lobide Gökhan'la bir şeyler içtiklerini söylemişti. Neva da hemen saatini 7ye kurup uyudu.
Tam 7 olduğunda saati çalınca açtı gözlerini. Yüzünü yıkadı. Kızlar kapıya dayanmışlardı bile. Açtı Neva kapıyı. "Yani maşallah 1 dakika bile şaşmadınız." "Parti, düğün, eğlence dediğinde biz yenge." Dedi Ceren. İçeri aldı Neva onları. Bir sürü kıyafet, makyaj malzemesi, ayakkabı, çantaları odanın çeşitli yerlerine sermişlerdi bile. Alihan ve Gökhan, onların hazırlanıp üst katta küçük bir kutlama yapacaklarını bildiklerinden, otelin restoranına geçip, yemek yiyeceklerdi.
Neva'nın ne yaptığını merak edip telefonla aradı Alihan. "Aşkım kurtar beni bunlardan." Diye açtı Neva telefonu. Alihan küçük bir kahkaha attı. "Elif yeter buladın yüzümü boyaya ya." Diye sızlandı bir yandan da Neva. Alihan gülüyordu. "Sen bir hoparlöre al bakalım telefonu." Hoparlöre aldı Neva. "Bana bakın bücürler ve yenge, daha fazla sıkmayın karımı. Valla gelir alırım şimdi." "İspikçi kadın." Diye söylendi Ceylin. Neva ise sırıtıyordu. "Teşekkür ederim aşkım." Diyip bir öpücük gönderdi. Alihan ise yüzünde gülümsemeyle kapattı telefonu.
Neva yaptıkları ağır makyajı biraz sadeleştirdi. Elbisesini hala göstermemişlerdi ona. "Ya benim elbisem nasıl? Göstermediniz hala. Ona göre saçımı yapacağım." "Düzleştir." Dediler hep bir ağızdan. Göstermemekte kararlıydılar.
Saçlarını düzleştirdikten sonra saçı ve makyajına baktı. Beğendi. "Hadi giyinelim bakalım." Dedi Asiye elbisesini uzatırken Neva'ya. Neva çok beğendi elbisesini. Altına da ince bantlı, beyaz bir topuklu uydurmuşlardı.