13- Onurum

7.8K 596 68
                                    

Sabah uyanır uyanmaz bölümü düzenleyip atıyorum yorumlarınızı eksik etmeyin lütfen :)

Keyifli okumalar <33

"Hazar bana oradan süpürgeyi uzatır mısın?" Birgül abla eşarbını düzeltip elini bana doğru uzattığında yanımda ki süpürgeyi ona verdim ardından bezi alıp kapıyı silmeye devam ettim. Birgül abla bir yandan şarkı söyleyip bir yandan da yerleri süpürüyor bu temizlik işini daha da keyifli hale getiriyordu.

"Uzun boyundan mı serin suyundan mı? Temizlik yaptığımız sırada dış kapının açılmasıyla içeriye Onur ve Turan abi girdi.

"Kolay gelsin gülüm." Turan abi Birgül ablanın yanına gidip sıkıca sarıldığında kafamı eğip işime devam ettim. Onur ise bana bakmadan hızla odaya girip kapıyı arkasından kapattı.

"Nasıl geçti iş?" Birgül abla ile Turan abi kendi aralarında sohbet etmeye devam ederken bende kapıyı silmeyi bitirdim. Ardından salondan çıkıp mutfağa girdim. Cemil babanın gelmesine yakın yemekleri tabaklayıp siniye yerleştirdim.

"Kuzum dur sen ben götüreyim." Birgül abla mutfağa girip hızla yanıma geldi ardından elimde ki siniyi alıp dışarı çıktı. Bende ibrikte ki suyu alıp Birgül ablanın peşinden eve girdim. Herkes salonda oturmuş birbiriyle sohbet ediyor arada sırada da televiyonda ki habere bakıyorlardı.

"Buyurun sofra hazır." Birgül abla sofrayı hazırladığında herkesi yemeğe çağırdı. Cemil baba kafasını sallayıp ayağa kalktı ardından da sofraya oturdu. Bizde Cemil baba oturduktan sonra sofraya geçip yemek yemeye başladık.

"Yengem yarın Hazarı alıp çarşıya inelim diyorum. Bırakır mısın bizi?" Birgül abla Onura merakla baktığında benim neden bu karardan haberim yok diye düşünmeye başladım.

"Olur yenge bırakırım." Birgül abla kafasını sallayıp yemeğine devam ettiğinde sağımda oturan Onura kaçamak bir bakış attım. 

Çok geçmeden yemek yemeyi bitirdiğimizde Onur ile Turan abi sofrayı toparladı bizde Birgül ablayla çayları getirdik. Hep birlikte oturup çay içmeye başladığımızda Cemil baba oğullarıyla konuşuyor bizde Birgül ablayla yarın ne yapacağımız hakkında fısıldaşıyorduk.

"Üst baş almak lazım kuzum eskileri giymekten kıyafet parçalandı." Birgül ablanın dediği şeye gülümseyip kafamı salladım. O sırada kapının çalmasıyla Birgül abla ayağa kalkıp kapıya baktı.

"Agır dur hele." Şeriban teyzenin sesini duyar duymaz Aynur anne ayağa kalktı.

"Behram gel hele." Behram ile Agır aniden içeriye girince Şeriban teyze de peşlerinden girdi. "Abla nasılsın?" Şeriban teyze gelip Aynur anneye sarıldığında Behram ile Agır salonu dağıtmaya başlamıştı bile.

Şeriban teyze Aynur anneden ayrılıp bu sefer Cemil babayla selamlaştı "Enişte nasılsın iyi misin?" Cemil baba kafasını sallayıp çok şükür diye mırıldandı. "Oy Onurumla Turanım da buradaymış." Şeriban teyze bu sefer radarına Onur ile Turan abiyi kestirip ikisine de sıkıca sarıldı. Ardından Birgül ablayla bana bakıp adeta üzerimize atladı.

"Oy oy Birgülümle Hazarım." Islak öpücüklerini yanağımıza kondurup bizden de ayrıldı. Ardından çocuklarını alıp zor bela yanına oturttu.

"Ay abla çok özlemişim sizi. Neyse ki bir ay buradayım." Duyduğum şeyle kafamı eğip gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırdım.

"Teyze Cemşit eniştem nerede?" Turan abinin sorusuyla Şeriban abla göğsünü kabarttı. 

"İstanbula çalışmaya gitti teyzem bende çocukları alıp geldim." Turan abi gülümseyip kafasını salladı.

"Şeriban yorgunsunuzdur siz şimdi Hazarla Birgül yataklarınızı kursun oturma odasına uyuyup dinlenin." Gözlerim istemsizce Onura kaydığında onun bakışlarının zaten benim üzerimde olduğunu fark ettim. Göz göze geldiğimiz an kafamı eğip ayağa kalktıktan sonra Birgül ablayla birlikte oturma odasına girdim. Döşekleri alıp yere serdiğimizde Şeriban teyze içeriye girip Agır ile Behramın üstünü değiştirdi.

"Sağ olun canlarım benim. Kız Birgül bu arada çocuk neyin düşünmüyon mu?" Şeriban teyze Birgül ablayı tuttuğunda gülmemek için kafamı eğdim.

"Yok Şeriban teyze Turanım istemiyor." Şeriban teyze kafasını sallayıp bu sefer bana döndü.

"Kız Hazar siz yapın bari Onurla." Kafamı kaldırıp Şeriban teyzeye baktım.

"Yok Şeriban teyze benimde Onurum istemiyor." Şeriban teyze bu sefer de kafasını sallayıp eşarbını düzeltti.

"Benim Çemiştim de istemiyordu bir baktım-"

"Teyze Allah rahatlık versin Turan beni çağırıyor. Hazarda daha Onura banyo yaptıracak hadi iyi geceler." Birgül abla kolumdan tuttuğu gibi beni odadan çıkardı. Onura banyo yaptırma bahanesi kahkahalarla gülmem için büyük bir sebepti.

"Ömrümü yedi şu kadın ya." Birgül ablanın dediği şeyle kıkırdayıp koluna vurdum. O sırada tam dışarıya çıkan Onurla göz göze geldik. 

"Demek Onurun istemiyor ha?" Birgül abla belimi cimcirdiğinde yavaşça ona döndüm. Bana imayla bakıp kaş göz yaptığında gülümseyip bir hışımla kolundan çıktım ardından da odaya girip kapıyı üstüme kapattım. Bu gece hatta bu bir ay nasıl geçecekti? Onur odaya gelecek miydi?

Bu düşüncelerle dolaptan çıkardığım pijama takımını üstüme geçirdim. Ardından yatağa uzanıp yorganı kafama kadar çektim. 

"Gelir mi acaba?" Düşüncelerimle birlikte gözlerimi kapatıp uyumaya çalıştım. Bunca aydır başka bir odada yatan Onur şimdi bu odaya hayatta gelmezdi. Oflayıp sağ tarafa döndüm uykum yavaş yavaş gelmeye başlamıştı.

Çok geçmeden uykuyla uyanıklık arasında yatağın sağ tarafının çöktüğünü hissedip sorgulayamadan kendimi hepten uykunun kollarına bıraktım.


            Devam Edecek

Hadi kaçtım ben...

LEVİRAT (BXB)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin