34 (ÇABALAMAK)

131 10 4
                                    

BÖLÜM 34:
'ÇABALAMAK'

d4vd - Here With Me

'Her son, yeni bir başlangıçtır.' lafına çoğu zaman inanmazdım fakat her başlangıcın bir son olduğunu bilirdim. Son verdiğin her şeyde yeni bir başlangıç yapamasan da her başlangıcın, bir şeye son verdiğin anlamına geliyordu. Yeni başlangıçlar insana heyecan duydurduğu için ben de şu garip döngünün içinde artık rahat edeceğim anlar yaşayacağımı düşünmüştüm fakat yine beklediğim gibi olmamıştı. Uzun zamandır yaşadığım hayal kırıklıkları artık alışkanlık yapsa da şaşırmadan edemiyordum. Her şeyi yoluna koyacağız derken aldığımız bir haber aklımızı fikrimizi tepetaklak etmişti. Katili bir türlü ortaya çıkaramıyoruz derken hiç tanımadığımız bir adam katil olduğunu söyleyip teslim olmuştu.

Bu iş elbette normal değildi, katilin Zihni olduğunu da biliyordum. Ama bunu benim bilmem bir işe yaramıyordu maalesef. Teslim olan adamı tanımıyordum, ismini de duymamıştım. Aklımda olabilecek ihtimalleri döndürüp duruyordum. Zihni'nin tek başına olmadığını biliyordum, daha önce Gökmen'i ve beni vuran iki ayrı insan vardı. Belki de bu adam o kim olduğunu göremediğimiz ikinci kişiydi. Zihni onun suçu üstlenmesini sağlamıştı. Ben onu tehdit edince panik olmuştu ve bu meseleyi bu şekilde çözmek istemişti.

Girdiğim toplantıdan baş ağrısıyla çıkıp kendime bir kahve alarak masamın başına oturmuştum. Gökmen'in aramasını bekliyordum. Bana nasıl haberler verecekti bilmiyorum ama stres içindeydim. İhtimal vermek istemiyordum fakat Zihni'nin bu işten bu şekilde sıyrılması demek her şeyin boşa gitmesi demekti. Zihni'ye yardım eden Cezmi olsa bile asıl katil Zihni'ydi ve onu parmaklıklar ardında görmeye ihtiyacım vardı. Abimi bu şekilde motive etmiştim, eğer Zihni ceza almazsa hayatına öylece devam etmesine izin vermezdi ve o zaman onu durduramazdım. Bunların yaşanmasını istemiyordum. Yeterince şey yaşanmıştı ve yeterince acı çekmiştik. Artık iyi gelişmelere ihtiyacımız vardı.

Toplantıda aldığım notların üzerinden geçip kafamı dağıtmaya çalışırken masamın üzerindeki telefonum titremeye başlayınca acele hareketlerle açıp kulağıma götürdüm.

'Alo, Gökmen? N'oldu, ne çıktı adamdan?'

'Sakin ol bir tanem,' dedi soluk veren Gökmen, 'az önce çıktım sorgusundan.'

'Ee, ne dedi?'

'Ne diyecek, kızı ben öldürdüm deyip duruyor. Sorduğum sorulara cevap verirken terledi, gözlerini kaçırıp durdu. Ezbere konuşuyor.'

'Zihni yaptı kesin Gökmen, adama ezberletti gönderdi katil diye. Belki suç ortağı, tüm suçu üstüne aldı.'

'Adamı araştırdım,' dedi bir şeyleri kurcalayan tavrıyla, 'dikkatimi çeken bir şeyler oldu.'

'N'oldu?' derken kaşlarım çatıldı.

'Adamın üç tane çocuğu var. Beş ay önce bebeği olmuş, çocuk SMA hastası. Tedavi olması gerekiyor ama adamın durumu pek iyi değil.'

'Zihni adama para vermiş olabilir mi?' dedim heyecanlanarak.

'Bilmiyorum, her şey olabilir. Sabıkası yok, herhangi bir vatandaş işte.'

'Gökmen, ne yapacağız?'

'Ailesiyle konuşacağım.' dediğinde ayağa kalkıp odanın içinde yürümeye başladım.

'Adam ne diyor peki, nasıl işlediğini söylüyor cinayeti?'

'Güya sokakta gözüne kestirmiş Nilperi'yi, arkasından yaklaşıp başına vurmuş, sonra da denize atmış. Neden yaptığını soruyorum, psikolojik problemlerim var diyor. Gözü dönmüş, bilmem ne olmuş.'

Yıldızlara BakalımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin