Yıldızlara Bakalım

15 (SEÇİM)

BÖLÜM 15:
'SEÇİM'

Cem Adrian & Mark Eliyahu - Kül

Yaptığım kızartma yüzünden mutfak dolapları mahvolduğu için yemek sonrası onları temizlemek zorunda kalmıştım ve zaten iş yüzünden yorgun olan bedenim iyice yorulmuştu. Bir bardak çay alarak oturma odasına girdiğimde saati kontrol ettim. Gökmen birazdan gelirdi. Eskiden olduğu gibi akşamları yine ilk olarak bana uğruyordu, birbirimize günümüzü anlattıktan sonra eve geçiyordu. Rutin gibiydi ve ikimiz de memnunduk.

Çayımı yarılamışken kapı sesi geldi. Dudaklarım kıvrıldı, heyecanla bardağı bırakıp ayağa kalktım ve kapıya yürüdüm. Açtığımda, beklediğim gibi karşımda Gökmen vardı. Dışarıda yağmur yağdığı için saçları hafifçe ıslanmıştı.

'Hoş geldin.' diyerek ona yol verdim.

'Hoş buldum, n'aber?' diye sorarken içeri girdi.

'Her şey aynı, senden n'aber?' dediğimde birlikte oturma odasına girdik.

'Yorgun.' dedi kanepeye çökerek.

'Her zamanki gibi.' dedim. 'Çay içiyordum, ister misin?'

'Yok, çok duramayacağım. Yemekten önce duş almam gerekiyor. Sana bir şey soracaktım.'

'Sor bakalım.' derken çenemi elime yasladım.

'Emin'in eşinin doğum günü var yarın, organizasyon yapmışlar. Gelir misin benimle? Emin iletmemi istedi.'

'Yani ben ne yapacağım ki kimseyi tanımadığım bir ortamda?'

'Kardelen'le birlikte gelirsiniz işte.'

'Kardelen hayatta gelmez, Gökmen.' dedim gülerek.

'Vallahi geliyor, çoktan evet demiş Süleyman'a.'

Açıkçası şaşırmıştım çünkü Kardelen yabancısı olduğu ortamları hiç sevmeyen bir kızdı.

'Bak sen Kardelen'e,' dedim göz devirerek. 'Ben onunla bir konuşayım, kesin geliyorsa ben de gelirim herhalde.'

Gökmen'in yüzünde bariz bir mutluluk oluştuğunda istemesem de gidecektim artık, bu belli olmuştu.

'Tamam o zaman, bana haber ver. Gelirsen yarın akşam alırım seni.'

'Tamam.' dedim. Gökmen acelesi olduğu için kalktığında onu yolcu ettim.

Ertesi gün ikimiz de işten erken çıkmıştık ve Kardelen'le benim eve geçmiştik. Ben sakinken o nedense heyecandan kuduruyordu.

'Ben üç tane kıyafet getirdim yanımda, birini seçmek zorundayız.' dediğinde elindeki spor çantayı önüme fırlattı.

'Ne kasıyorsun bu kadar ya?' dedim anlamayarak, 'ben kot pantolon ve bluz giyeceğim.'

'Ya çok şık bir organizasyonsa?' deyip tek kaşını kaldırdığında göz devirdim. Öyle olsa ne olacaktı sanki?

'Ben Gökmen'e sordum. Kadın öyle şatafat sevmiyormuş, basit bir parti olacak. Çok kişi de olmayacakmış.'

'Süleyman bana dedi ki kadın bizimle tanışmak istiyormuş.'

'Biz kimiz de bizimle tanışmak istiyor, onu anlamadım zaten.' dediğimde muzipçe sırıtmaya başladı.

'Hadi seni anladık, Süleyman'la görüşüyorsun da ben ne alaka?' dediğimde yalandan öksürürken bir yandan da mırıldandı.

'Sen de Gökmen'le görüşüyorsun.'