63.

2.2K 110 14
                                    

Çocuklarımız çok özlemişim. Yazarken bu kurguyu ne kadar sevdiğimi ve özlediğimi fark ettim. Keyifle okuyun 🤍


Hayatı tamamen değişmişti

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.






Hayatı tamamen değişmişti. Her şey o kadar farklı ve yolunda gidiyordu ki çoğu zaman uykusuz kalıyor, endişeden yemek yiyemiyordu. Ama şimdi oturduğu bankta kocasını beklerken aslında şanslı olduğunu biliyordu.

Evliliğinin üzerinden iki yıl geçmişti. Üniversitesinin ilk yılını beklediğinden daha iyi bir ortalamayla bitirmişti. Okulu İngilizce ve Hollandaca okuyordu. İngilizce çok basitti ama ülkenin ana dili o kadar zor ve yorucuydu ki bazen sınavlara çalışırken ağlıyordu.

Bu durumda da Tufan yardımına koşuyordu. O da çalıştığı şirkette için dilini geliştirmiş, Baran'dan daha hızlı öğrenmişti. İş yerinde sürekli konuştuğu içinde hızlı gelişmiş ve beklediğinden çabuk kavramıştı.

"Baran!" Arkasından yükselen sesle omuzun üzerinden insanların arasından ona gelen Tufan'ı gördü. Kalbi hızlanırken çantasını alıp ayağa kalktı. Kollarını mutlulukla kocasının boynuna dolarken yanaklarına konan sesli öpücükle gülümsedi.

"Çok beklettim mi bebeğim?" geri çekilip hayranlıkla baktı yüzüne. Sabah ona veda etmeden erken çıkmıştı. Şimdi gününü mavi gözleri görmeden başladığı için ne kadar mutsuz olduğunu fark ediyordu. Kalbindeki ağırlık Baran'ı görünce kalkmıştı.

"Yeni geldim bende." Tekrar sarıldı. Tufan'a olan aşkı günden güne daha da büyüyordu. Ona olan bağlılığı o kadar büyüktü ki çoğu zaman sesini duymadan günlerini geçiremiyordu. "Sabah çok mu erken kalktın?" geri çekildi tamamen.

"Bugün projeyi teslim günümüzdü. Herkes işi hızla bitirip, kurtulmak istiyordu." Sırtı çantasını çıkarıp içinden küçük bir matruşka çıkardı. "Bak, çalıştığımız insanlar Rus ve bu tür oyuncaklar üretiyor. Şirketteki herkese hediye için matruşka getirmişler."

Kırmızı, başında sarı yazması olan matruşka kadını avuç içi büyüklüğündeydi. Kadının kırmızı yanakları, eşarbının üstündeki çiçek desenleri oyuncağın el emeği ve değerli olduğunu gösteriyordu.

"Çok güzel. Benim mi?" Tufan başını salladığında dudaklarına öpücük kondurdu. Babası sanki iş yerinden dağıtılan meyve suyunu onun için bütün gün saklamış ve getirmiş gibi bir histi. "Markete gidelim, dolabımız bomboş."

"Fatih iti geldiğinde yapsın alışverişi."

Baran oyuncağını özenle çantasına koyarken gülümsedi. Tufan'ın elini tutup çok uzakta olmadığını bildiği büyük markete ilerlediler.

"Çocuk yarın gelecek o zamana kadar aç mı kalalım?"

"Gelip huzurumu kaçıracak o it biliyorum." Kolunu Baran'ın omuzuna attı. Yaz geldiğinde etrafta neşeli bir hava hakimdi. Okyanustan gelen serin hava sokakları tuzlu, yosun kokusuyla doldurmuştu.

𝐓𝐔𝐅𝐀𝐍| 𝐁𝐱𝐁Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin