Îyi okumalar..
~1 hafta sonra~
Yağmurlu bir gündü,toprak kokusu burnuma çarparken huzurla doldum.Babamdan ne bir ses nede bir Seda vardı.O kalp kırdığı günden beri görünürlerde yoktu.Kim bilir belkide İstanbuldan gitmişti.Omuz silkerek kendimi yatağa attım.Ve ne olduğunu bilmeden derin bir uykuya daldım.Gözlerimi seslerin geldiği yöne doğru açmak zorunda kaldım.Gördüğüm şey karşısında çığlık atıcaktım ki Sarp olduğunu gördüm.Sarp sırılsıklam olmuştu.
-Ne diye okula gelmeyeceğini bana söylemiyorsun?Bak ne hale geldim arabam bozuldu.Herşeyi geçtim karizmam gitti kızım.Kıkırdayarak uyuya kaldığımı söyledim.Ve hemen banyodan temiz bir havlu getirip Sarp'a uzattım.Saçlarını geri atması ile birkaç damla duvara sıçramıştı.Bu halleri bile güzeldi.Kurulanıp yanıma yattı.
-Bende böyle sabahın köründe kalkmaz seninle uyurdum işte diyip iyice yayıldı.
+Biraz kaysan mı diyorum hani?Yatakta yer kalmadı.Hiç kıpırdamadığını görünce gözlerimi kaydırıp zorda olsa ittim ve yanına yattım.Başımı göğsüne koydum.
+uyuycak mısın?dedim küçük bir çocuk gibi.
-Evet.
+Uyudun mu şuan?
-Evet.
+Uyuyosan nasıl bana cevap verebiliyorsun?Dedim gülerek.
-Uyuduğun halde nasıl rüya görebiliyorsun ozaman diyince dediğinin mantıklı olduğunu düşünüp sustum.
+Sarp bişey desem bana kızmıyacaksın ama söz mü?
-Ben sana istesemde kızamıyorum diyip cevabını belirtti.
+İsminde 'r' harfini çıkarırsak sap oluyor diyip kahkaha attım.Oda biran da kalkarak:
-seni yesem daha makbule geçicek,uyutmadın bir şurda.
+Tamam tamam diyip sustum ve sessizlik ile uykuya daldım.
...
-Aaa olmuyor ama böyle diye bağıran annem sayesinde Sarp ile biranda yerimizden sıçradık.Ona hem uykulu hemde şaşkın gözlerle baktık.
-Siz hep böyle yanyana uyuyorsunuz Umut'a kötü örnek oluyorsunuz diyip sırıttı.Hadi kahvaltıya diyerek odadan çıktı.Sarp'a yüzümü çevirdiğim de oda benimkine baktığı için güldük ve kalkarak kahvaltıya gittik.Annem masadayken bir bana birde Sarpa bakıp imalı bakışlar atıp gülüyordu.Bende uyarırcasına yüzümü çeviriyordum.
+Ee Sarp ne zaman evlenmeyi düşünüyorsunuz dediği anda öksürmeye başlayan Sarpa döndü gözler.
-Öhöm Öhöm.Sırtına vururken anneme kızgın bakışlar atarak Sarpı masadan kaldıracağım sırada durup:
-En uygun zamanda efendim diyip gülümsedi cevap yerine ulaşmış olmalı ki annemde gülümsedi.
+Annemin kusuruna bakma Sarp.
-Ne kusuru?Gelecek için konuşuyoruz şurda kayınvalidem ile diyip banyoya gidince gözlerim fal taşı gibi açılmıştı.'k-kayınvalidem?'koşarak odama giderek üstümü değiştirdim.Dışarda kahvaltı yapacaktım Sarpta hemen peşimden gelerek bir Cafe'ye oturduk.Ben hâlâ şaşkınlık ile Sarp'a bakıyordum.Oda bunu anlamış olacak ki güldü.
-Ne?Noldu?diyip kaşını kaldırdı.
+K-kayınvalidem?dedim hala gözlerim iri iriyken.Ellerini başının arkasına koyarak sandalyede uzanır pozisyona geçti.
-Evet,kayınvalidem diyerek güldü.Masaya kahvaltılık şeylerin gelmesi ile konu unutuldu.Ben açlığın verdiği his ile sanırım biraz hızlı yemiştim.
-Çok çalışmam lazım çook diyen Sarpa soran bakışlar attım.
+Seni doyurabilmek için diyip kahkaha atınca yediğim yemek boğazımda kalmıştı.Bu sefer ben öksürmeye başlayınca:
-Helal helal diyip ufakça sırtıma vurdu.Ve göz kırparak reçelli ekmeği bana uzattı.Bende gülerek bir ısırık aldım.Yemeğimizi yedikten kahvelerimizi de içtikten sonra Sarp parayı ödeyerek yanıma geldi.Ve elini omzuma atarak dışarı çıktık.Dışarının soğukluğunu unutmuş olmalıyım ki aniden suratıma çarpan rüzgar ile irkildim.Yağmur Durmuş ama hala gökyüzü bulutluydu.Esnediğimi gören Sarp:
-Yuh küçük çirkin daha yeni uyandın diyip güldü.
+Ben kendimi bildim bileli uykum var diyip bende güldüm.
-Böyle giderse sen anne filan olamazsın diyince bugün evlilik üzerine çokça şeyden bahsedildiğini hatırladım.
+Hiçte bile,benden harika anne olur çocuğum çok şanslı çünkü anası ben olucam diyince Sarp ufak çaplı bir kahkaha attı.Yavaş yavaş akşam olmaya başladığı için Sarp bana veda ederek yanımdan ayrıldı.Bende balkona oturarak dışarıyı seyretmeye başladım.Evimizin manzarası çok güzeldi insanların gün boyu yorulup evlerine gidişlerini buradan rahat bir şekilde izleyebiliyordum.Kimisi koşuyor kimiside sakin sakin yürüyordu.Kar havası vardı fakat sadece yağmur yağıyordu.Birkaç saat geçmiş yatma vakti gelmişti.Gözlerimi kapamam ile açmam bir olmuştu.Zaten karanlıktan korkuyordum birde şimdi gök gürlüyordu adeta birine kızmış gibi.Gözlerimi sıkıca birbirine bastırdım ve uyumaya çalıştım.
...
-Tamam,tamam sakın açma gözlerini.
Kıkırdayarak:
+Ufacık baksam?
-Olmaz dedi kesin bir tavır ile.Bende nereye gittiğimizi bilmeyerek yürüyordum.Hızla yağan yağmur sesleri çatıya çarptığı için sesler çıkıyordu.Merdivenleri çıktığımızı farkederek dikkatlice ilerledim.Bir kapıdan çıktığımız anda yağmur kokusu burnuma dolarken ufakça gülümsedim.
-Gözlerini açabilirsin.Dediği anda biran açtığım için ışık gözüme çarpmıştı.Kocaman şemsiyenin altındaydık ve birsürü balon bu şemsiyeye bağlanmıştı.
-Şimdi seninle ne yapıcaz biliyo musun?Bu balonlara Herzaman isteyipte yapamadığın,gerçekleştiremediğin şeyleri yazıcaksın.
Cümlesini tamamlayarak;
+Onlarda gökyüzünde kaybolacak?
-Aynen öyle diyip gülümsedi.Bende bir tane balon alarak elime bir kalem aldım.Biraz düşündüm ve yazmaya başladım.
"Herşeyin iyi olmasını isterdim.."
"Üzülmemek isterdim."
"Kocaman nutella isterdim :)"
"Sadece bir gece bile olsa,mutlu olmak isterdim.."
"Ve en önemlisi karların pamuk şeker olmasını isterdim"size komik gelebilir ama bunu küçüklükten beri istiyorum.Hepsine teker teker yazdığım balonları birer birer havaya bıraktım.Hepsi teker teker gidiyordu,yani hayallerin hiçbir zaman gerçekleşemeyecek kadar güzel olduğunu anlamıştım.Omuz silkerek Sarp'a döndüm.
+Hiç gerçekleşemeyecek.
-Çünkü gerçekleşemeyecek kadar güzeller diyip yanağımı öptü.
Sarp ile geçirdiğim her vakit o kadar güzeldi ki.Babamı unutturuyor hatırlamama bile izin vermiyordu.Saçma sapan bile olsada güldürüyordu,beni mutlu ediyordu.Sarp...Sarp iyi ki vardı.Umarım beni birkez daha bırakıp gitmezdi.Babamın yokluğu gibi birde onun yokluğuna dayanamazdım.Şimşek çakması ile biran sıçrayıp düşüncelerimden kurtuldum.Sarp gülerek bana baktı.
-Korktun mu sen yoksa?Dedi sırıtarak.
+Ürkütücü bir gün olucak diyerek bende güldüm.Oda bir anda elimden tutarak şemsiye dışına çıkarıp yağmura çıkmamızı sağladı.Bir bir damlalar başımıza düşerken biraz titremiştim.Bana sarılır bir şekilde çatıda dönmeye başladık.
+Bu çok romantik hemde soğuk dedim üşüdüğünde belli edip gülümseyerek.
-Böyle havalarda tarzan gibi dışarı çıkarsan tabi üşürsün dedi sırıtarak.Ve cümlesine devam etti.
-Montumu satıyım sana?
+Böyle bir öküzlüğü bünyem kaldıramayacak artık diyip gözlerimi kaydırdım.Oda hoş sesi ile kahkaha attı.Hala ıslanırken Sarp'a sarıldığım için biraz olsun ısınmıştım.Sarp bana sarılmayı bırakıp montunu çıkardı ve bana verdi.
+Ama sen üşüyceksin?dedim endişe ile.
-Sen hasta olunca nazından çekilmiyor küçük çirkin diyince kıkırdadım.Oda benim gülümsememe güldü.
-Duru hakikaten sen nasıl papatya gibi kokuyosun?
+Çünkü ben özel mi bir çiçeğim diyip kendimden emin konuştum.
-Çiçek mi?Yok sen benim ayımsın diyince yüzüne bakıp somurttum.
+Hakaret etseydin?diyip gözlerimi kaydırdım.
-Nerden biliyosun elinde harika çiçekler olan bir ayı demiyeceğimi diyince biran düşünüp genede somurttum.Oda yanağımı öpüp'papatya gibi kokan ayımsın ama şu peluş, tatlı olanlardan.."diye fısıldadı.Yeni kitabım 'KELEBEK'!Yorumlarınızı ve oylarınızı bekliyorum. ❤️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YAKIŞIKLI ÖKÜZÜM
Teen Fiction'Beğenilerek kitapların arasına konulmuş sonradan ise unutulmuş çiçekleriz biz.Kimimizin suya kimimizin toprağa ihtiyacı varken benim güneş ışığına ihtiyacım olurdu her zaman.Kitapların arasındaki karanlıkta kalmaktan hep korkardım nedensiz.Bir gün...