Îyi okumalar..
Ne üzülmüştüm ne de ağlamak için yeltenmiştim.Hissizleşmiştim artık,her duyguyu bilen ama hiçbirini hissedemeyen biri olmuştum.Beni sevdiğini ilk defa hisseden birini kaybetmek tamda benim gibi insanların başına gelirdi.Onca şeyi unutacaktı belkide,belkide tekrardan eski katı yürekli Sarp olacaktı.Fakat bunları düşünmemem gerekirdi.Yaşıyordu,bu hafıza kaybı denilen şey belki uzun belki kısa olacaktı ama elbet hatırlayacaktı.Hadi ama beyinden silinmiş olan izler kalpten silinir mi?
Can'ın hafiften beni sallaması ile o anlam veremediğim karanlıktan kendimi alarak gözlerimi açtım.Belki uyumuştum,belkide düşüncelerimde boğulmuştum.
-Sarp uyandı demesi ile anında ayağa kalkarak tam odanın kapısını açacaktım ki Can beni durdurunca şaşırarak ona baktım.
-Üzülme olur mu Duru.Hatırlar o seni,unutmaz.
+Unutmaz?Diyip iç çekerek yavaşça kapı koluna kuvvet uygulayarak odaya girdim.Gördüğüm manzara karşısında kalakalmıştım öylece.Hemşirenin elini tutup gülüşen Sarp beni görünce anlamsız bakışlar attı.Kalbimin kırılma sesini inanın ki şu gülüşüp duran insanların arasında birtek ben duymuştum.
-Bu kim hemşireceğim?Diyip muzhip bakışlar atarak Sarp solgun bakışlarını bana dikti.
+Bir yakınınız diyerek hemşire yüzündeki sırıtışı silerek ve elini Sarp'ın elinden çekerek odadan hızlıca çıktı.
-Kusura bakma,ben pek hatırlamıyorum.Anlarsın ya diyip kafasını işaret ederek başını yastığa koydu.Dayanamayarak koşarak sıkıca sarılmam ile kaşlarının garip bir şekilde havaya kalkmasını görmüştüm.Ne olursa olsun sarılmayı bırakmıycaktım.Şuan sanki yoldan geçen tanımadığım bir insana sarılmışım gibi soğuk bir his geçmişti aramızdan.O Herzaman kollarını bana kenetleyen Sarp şuan ellerini bile kaldırmıyordu.Beni hafifçe iterek ne yapıyorsun bakışları attı.
+Beni gerçekten hiç mi..
-Üzgünüm,önemli biri olsan hatırlardım sanırım öyle değil mi?
Bam.Şuan kalbimi attığını bile hisetmiyordum.Herşeyin herkesin bir rüya olmasını ilk defa şu saniye de istemiştim.Herşeyin bir rüya olmasını ve en kısa sürede uyanmayı.
+En ufak birşey bile mi?Dedim dolan gözlerime aldırış etmeden.Sarp ağlamak üzere olduğumu farketmiş olacak ki bakışlarını biraz yumuşatmaya çalıştı.
-Bak üzmek istemezdim fakat adını bile hatırlamadığım insana karşı nasıl davranılır bilmiyorum.Kanka filan mıydık?Dedi beni güldürmek istercesine sırıtırken.
+Sevgili..diyebilmiştim sadece fısıltı ile.
-Ne?Ne?Ne?Sen ve ben mi?Ah ciddi olamazsın diyerek karnı ağrıyor olmalı elini karnına bastırarak gülmeye başladı.Öyle bir kahkaha atıyordu ki benim bile şu durumda Gülesim gelmişti.
+Ben ciddiyim dedim soğukkanlılığımı koruyarak.
-Aa,sen ciddisin?Dedi oda güldürmesini durdurup İstemsiz suratına somurtma yayılırken.
+Neden öyle dedin ki?Aşağılar gibi bir halin var.
-Yani sencede şaka gibi değil mi?Espiri hatta.Çok soğuk bir espiri dedi gözlerini irice açıp kafasını sallarken.
+Keşke herşey şaka olsaydı.Soğuk bir espiri gibi diyerek o tek damla gözyaşımı silerek hızla odadan çıktım.
-Hey!Kalbin kırılsın istemedim..
Son kelimelerinin bu olacağını 4 ay öncesinden söyleseler inanmazdım.Fakat en doğru tabir ile herşey şaka gibiydi.Can benim oda kapısının önüne oturmuş ağladığımı gördüğü için hızla yanıma koştu oda yanıma oturarak dolan gözlerine aldırış etmedi.
-Duru sen güçlü bir kızsın biliyosun.
+Tek sorunda bu zaten.Sen güçlüsün diye diye her derdi bana kitlediniz Can.Hatırlamayı bırak beni hatırlamak için uğraşmıyor bile.Ben daha on dakika içinde böyle olduysam uzun süre nasıl dayanıcam?
-Bak özür dilerim.O araba bana çarpmalıydı,sadece 5 dakika sonra çıktım arkasından.Ö-özür dilerim gerçekten.
+Senin suçun değil ki.Sen yeterince Sarp'ı korudun zaten.Tek çare sanırım bu Can.Beklemek..Gidenin dönmesini.
3 gün sonra..
-Yavaş ol biraz diyerek somurtup ceketini giyen ve bir yandan Can'a kızan Sarp'ı epey inceledim.Arada bana baksa da anında gözlerini çekiyordu.Nasıl bakıyorsam artık.Korkutucu?Kırgın?
Hiçbirşey demeden odanın kapısını açarak önlerinden gideceğim sırada Can kolumdan tutup bana sessizce kızdı.
-Böyle yaparak nasıl hatırlamasını bekliyorsun?
+Haklısın diyerek affalladım.Koşarak Sarp'ın koluna girerek tepkisine bile bakmadan doğruca çıkış kapısına baktım.Burak arabayı yavaşça açarak içeri girmemizi sağladı.Yol boyunca ben camdan baksam bile Sarp'ın arada kaçamak bakışlar attığını hissedebiliyordum.Önceden bana hafif gülmesi bile hoşuma giderken şimdi tepki veremez hale gelmiştim.Kızarsam soğurdu belki benden.Bizim okulun yoluna girdiğimiz anda anında arabayı durdurmalarını söyleyerek Sarp'ın elinden tutup onu boş okulun bahçesine çektim.
-Şimdi de beni mi kaçırıyorsun?
+senden boy olarak kısayım ve daha zayıf.Haklısın seni kaçırmak dünyada ki en basit şeydi zaten diyip gözlerimi kaçırdım.O ise İstemsiz gülerek yere baktı.
+Burası sana birşey hatırlatıyor mu?
-Ne gibi?
+Herhangi birşey.Bana kızdığın zamanları.Ne biliyim kıskandığın zamanları dedim küçük bir umut arayarak.
-Ben kimseyi kıskanmam.Burası hatırlamam için kötü biryer diyip bu sefer o gözlerini devirdi.Aklıma gelen yer ile resmen gözlerim ışıl ışıl oldu.Bir zamanlar Nur'un beni çağırdığı festival yeri olabilirdi.Orda belki bana veda etmesi kötü bir anı olarak kalmıştı ama birşeyler hatırlatırdı ona,küçüçük birşey bile.Hızlıca taksiye binerek yeri tarif edip içimde ki o sebepsiz yere uçuşan kelebeklere aldırış etmedim.Kısa bir süre sonra gelmemiz ile birşeylere geç kalıcakmışız gibi tekrardan elinden tutarak hemen onu festivalin içinde ki restoranta götürdüm.
+Peki sana burası birşey hatırlatıyor mu?
-Ne gibi?Dedi gene bıkmış bir sesi ile.
+herhangi birşey dedim kırıldığımı belli etmek istemeyerek.
-Bak kusura bakma,deneyişlerini görüyorum ama herhangi birşeyi bırak ufacık bile hatırlamıyorum.
Yere bakarak iç çekip yavaşça dışarı çıktım.Bir banka kendimi atarak hafifçe gökyüzüne baktım.Oda sessizce yanıma gelip oturup baktığım yere baktı.
+sana bir kitap almıştım,çok beğenmiştin.Onu hatırlıyor musun peki dedim birden heyecanlanarak.
-Ben kitap okumam.
+Bu sen değilsin Sarp.Ben seni böyle tanımadım ki.Sen unutmazsın beni dedim gene gözlerim yaşardığı için etrafı bulanık görüyordum.Hızlıca ayağa kalkarak bana baktı.
-Bak bir yalana inandırmışsın kendini.Ben buyum ve hepte buydum.Zorlama artık,görmüyor musun hatırlamıyorum.
+Tamam kendini yorma.Bu kadar yeter bu günlük.
-Hâlâ aynı şeyi yapıyorsun.Hatırlamak istemesem zaten kendimi zorlarım.Ama bırak istemeyi tenezzül bile etmiyorum.Bunlar acı ama gerçek şeyler.
+T-Tamam sıkmış olabilirim seni.Sadece mesajlaşırız sıkılmassın.
-Üzgünüm adın Duruydu öyle değil mi?Bak unutmuşum ben seni sende zorlama unut artık beni diyip sadece dolmuş gözlerime bir süre bakarak hızla yanımdan uzaklaştı.
+Gitme..Sende bırakma beni bir başıma diye fısıldadım gökyüzüne.Ama onca bulut duydu bir o sevdiğim adam duymadı.
Yavaşça ayağa kalkarak ağlamamam gerektiğini bilsemde genede ağladım.Zaten birşeylerin düzeleceği yoktu ve 'ağla açılırsın'sözü kesinlikle yalandı.İnsan daraldığı bunaldığı için ağlardı zaten.Hani ağlarsak içimiz açılırdı?
Yavaşça yürüyerek taksiye binmek yerine uzun uzun iç çekerek adımlarıma baktım.Keşke herşey iyi olsaydı fakat biliyordum ben kimi sevsem terkedip gitmiyor muydu zaten beni?Babam bile gitmişken ben hangi hayalin gerçek olucağına inanıyordum ki?Şuan sadece şu dakika da bir mucize olmasını isterdim.Keşke hafıza kaybı geçiren ben olsaydım diyorum yaşadığım onca şeyi unutmak için.Ben herşeyi unutmuşken insanların kendini bana nasıl tanıtıcaklarını görmek için.
/Öküz:hafıza kaybı sana değil bana lazımdı./ gönder..
Neden böyle bir mesaj atmıştım fikrim yoktu.Cevap verir mi vermez mi ondan bile bir haberdim.Sadece o mucizeyi kendim yaratmak için.
Öküz:Neden onca şeyi bir hafıza kaybı ile unutmak isteyesin ki?Ben tekrardan senin dediğin bene dönüşmek istiyorum oysaki.
Heyecanlanmıştım bu mesajın ardından.Bundan sonra ne olacaktı bilmiyordum.Birşeyler iyiyi dönecek miydi bilmiyorum.Tek bir dileğim vardı beni üzen her anıyı unutmak,gerçi bunun olmasını istiyorsam geriye Pekte anı kalmıyacaktı.
..Yeni kitabım 'KELEBEK'!Yorumlarınızı ve oylarınızı bekliyorum. ❤️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YAKIŞIKLI ÖKÜZÜM
Teen Fiction'Beğenilerek kitapların arasına konulmuş sonradan ise unutulmuş çiçekleriz biz.Kimimizin suya kimimizin toprağa ihtiyacı varken benim güneş ışığına ihtiyacım olurdu her zaman.Kitapların arasındaki karanlıkta kalmaktan hep korkardım nedensiz.Bir gün...