YAKIŞIKLI ÖKÜZÜM-13

4.9K 239 3
                                    

Annemle yaptığım konuşma aklıma geldikçe gözyaşlarım artıyor adımlarım hızlanıyordu.
-kızım baban gitmiş.Not bırakmış.Seninle herne kadar boşansakta Antalya'ya gidiyorum filan yazmış demişti annem.Gitmesine üzülüyor muydum?Elbette.Benimle görüşmese bile Umut  babamı canından çok sever ve onunla görüşürdü.Bunları düşündükçe acı çektiğimi farkedip evimin kapısına geldiğimi gördüm.Hızla kapıyı kapatarak odama gireceğim sırada:
-kızım bak sakin ol!
+o adamı mahvedicem.Her nekadar boşansanız da o benim babam anne!Kendimi geçtim Umut'u bu şekilde bırakamaz!Diyerek sinirle odama girip bavulumu doldurmaya başladım.
-biliyorum çok üzülüyosun.Ama..
+sakın anne! bana sakın o adam için üzüldüğümü söyleme.Umut olmasa inan defolup gittiği için şurda göbek atardım.
-iyi madem Seray filan da gelsin yanında.
+istemiyorum.Serayda oralarda yazık benim peşimden gel gel yorulur boşver diyerek herşeyi aldığımdan emin olarak kapıya yöneldim ve  annemin kulağına fısıldadım.
"Sana herşey düzelicek diyemem ama anne, herşey güzel olucak"diyerek yanağını öperek dışarı çıkarak otogara gittim.Son bir Umudum olan otobüsü beklemeye başladım.
....
/Sarp'tan/
Duruyu çok merak ediyordum.Acaba ne onu bu kadar çok üzmüştü?Bunları düşünürken neredeyse çalan telefonumun sesini duymayacaktım.
/seray arıyor.../
-efendim Seray?
+s-sarp!
-hey noldu?
+sarp koş!Duru gidiyor  hemen ona yetiş dedi nefes nefese.
-ne?nereye gidiyor bu manyak?
+Antalya'ya .Aysun teyze aradı benden yardım istedi ama Duru beni istememiş.Seray da yorulur filan diye terslemiş Sarp koş gidiyor.
Benden izin almadan hiçbir yere gidemez küçük çirkin diye fısıldayarak telefonu kapatıp hızla arabayı sürdüm.Mesaj geldiğini farkedip telefonu açtım.
"Otobüs ile gidiyor.Ne yap ne et bir uçağa bin.Ondan önce orada ol sen Duruyu ikna edersin.-seray."Mesajı okuyunca daha da hızlı arabayı sürerek eve girdim.Önemli eşyalarımı alarak tuşlarda bir numarayı çevirerek kulağıma götürdüm.
+Alo sarp bey?...
-bana hemen bir uçak hazırla.
+....
-biliyorum biliyorum bu çok zor bişey ama önemli olmasa inan senden böyle birşey istemem 15 dakika içerisinde orada olacağım diyerek telefonu kapatıp  arabaya bindim.Duruyu aramaya çalışsam da telefonu kapalıydı.Bir kaç küfür sallayarak gaza yüklendim.Havaalanına girip bana işaret edilen yere yürüdüm.Ve küçük ama uçağa benzeyen şeyi görünce biran duraksayıp gözlerimi kaydırsamda binerek Antalya için çoktan havalanmıştım.Biran dalgınlığıma gelip Durunun  kolyesini almadığımı farkedip oflasamda  dışarı baktım.Olaylar kötü gibi olsa da Antalya ona da bana da çok iyi gelecekti.Küçük çirkini kim bu kadar üzebilmişti?
.....
/Duru'dan./
Bir umutla hatta son umutla bindiğim otobüs sonunda durmuştu.Kulağıma gelen insanların hareketlenme seslerine aldırış etmeden son kes camdan bakarak bende ayağa kalkıp bavulumu aldım.Derin bir nefes alarak dışarı çıktım.Ve gelen yürüme arzusu ile yürümeye başladım.Bir taksiye binip belkide son çarem olan o otele gitmeye başladım.Taksiciye otelin adını verdim.Kısa bir yolcuğun ardından taksiden inip otelin tam önünde durdum.Yürüyen kapının içine girerek otele yöneleceğim sırada kapı durmuştu.İçerisi çok karanlıktı.Ufaktan gelen ışık ile yanımda birinin olduğunu gördüm.Ama yüz hattı bile belli olmuyordu.Oflayarak görevliye sorun ne diyerek? işaret ettim."Küçük bir sorun.2-3 dakika içerisinde halledeceğiz"diye bağırınca gözlerimi kaydırdım.
-merak etme bende sana çok meraklı değilim.Kulağıma gelen bu sesi tanıyıp tanımama konusunda içimde tartışsamda fısıltıyla konuştuğu için çözememiştim.
+bana meraklı olduğunuzu söylediğimi hatırlamıyorum dedim tavana bakarak.Otomatik kapının ilerlediğin görünce bende hemen ilerleyerek otele girdim.Az önce ki çocuk ne kadar ukalaydı diye düşünerek resepsiyona ilerleyerek önceden baktığım bir görevliye ihtiyaçları olduğunu bildiğim için...
+merhaba ben iş için gelmiştim dedim.Oradakiler bana bakıp gülümseyerek
-sizede merhaba.Benimle gelin lütfen diyip ilerlemeye başlayınca adamı takip etmeye başladım.Otel o kadar büyük ve gösterişliydi ki bir an gittiğimiz yerin çok çok uzaklarda olduğunu düşündüm.Geniş ve güzel bir kapının önünde durarak adam burayı işaret edip gitti.Tıktıklayarak içeri girdim.Kocaman bir masada oturan kadına bakarak içeri girdim.Koltuğa oturarak:
+şey ben..
-iş için geldin öyle değil mi?Merhaba tatlım.Öncelikle bu işi yapabileceğine inanıyormusun?Özel müşterilerimizden biri olan Sarp beye hizmet ediceksin.Mesela su isterse su getirmek gibi.Dediğinde gözlerim fal taşı gibi açıldı.O olamazdı öyle değil mi?Sarp İstanbul da hala.Düşüncelerimden kurtulup kadını dinlemeye devam ettim.
-Sarp bey zor beğenen bir insandır.Yapabileceğine inanıyormusun?
+şey tabi ki elimden her iş gelir efendim.
-pekala işe alından diyerek çekmeceden bana uzattığı anahtara baktım.
-kalacağın odanın anahtarı.211 numara canım.Diyerek bilgisayarına döndü.Bende teşekkür ederek odadan çıkarak:
+allahım nolur o olmasın.Onun olması imkansız zaten Duru  saçmalama diye söylene söylene odamı bularak içeri girdim.Bir yatak ve bir sürü dolap vardı.Kendimi yatağa atarak bana verdikleri görevli giysilerini giyindim.Etek dizimin 3 parmak üstünde olsada aldırış etmedim.Bavulumu açarak giysilerimi çıkarmaya başladım.Dolapları açtığım anda gördüğüm şey karşısında lanetler ettim,raflar vidalanmamıştı.Napsam acaba diye düşürken odanın içinde çalan telefona bakarak açtım.
+Alo?
- Duru canım ben müdür.Sarp bey seni çağırıyor.347 Nolu oda hemen git.
+ama efen..
Dıt dıt dıt dıt.Oflayarak telefonu kapatıp odadan çıktım.347 Nolu kapının önünde durarak tıktıkladım."gir"sesini duyunca içeri girip yatakta cama bakan bana arkasını dönmüş kişiye baktım.
+efendim benden ne istemiş...Dememe kalmadan yüzünü bana çeviren kişiyi görünce gözlerim hiç olmadığı kadar iri iri olmuştu.
+s-sarp?
-Durucum dedi gözlerini kısıp gülümseyerek.
+a-ama sen?Dedim şaşkınlığımı hala gizleyemeyip.
-Durucum şu kumandayı verirmisin?
Diyince gözlerimi ondan alıp işaret ettiği kumandaya çevirdim.Yatağın hemen yanında yerdeydi.
+yuh bunun için mi çağırdın be öküz!
-aaa sen müşterilerine böyle mi davranırsın?
+.Sarp neden buradasın?
-tatile geldim dedi ağzına fıstık atıp televizyona bakarak.
+benimle aynı anda ve aynı otele mi?Hem sen benim hangi otele gidiceğimi nerden bildin?
- ah Aysun  teyzecim benim dedi tavana bakıp tekrar televizyona dönen gözlerine baktım.Ve içimden öf anne ya sanada bir şey söylenmiyor diye geçirdim.
-Eee kumandayı ne zaman vermeyi planlıyosun?
+ha o dedim başımı sallayarak yere eğilip kumandayı verdim.
-saol dedi umursamazca.
+efendim dedim kelimeye baskı yaparak ben gidiyorum.?
-kıyafetlerimin dolaba yerleştirilmesi gerek dedi omuz silkerek sabır çekerek bavulu açarak kıyafetleri katlayıp dolaba yerleştirmeye başladım.Bir süre sonra...
+gidiyim mi artık?
gözlerini dolaptan ufak bir saniye geçirip bana döndü.
-olmamış ki onlar.Hiç düzgün dürmemişsin dediğin de masada ki vazo ve sarpın kafası arasında gitsem de sabır dileyip tekrardan dürüp dolabı kapatacağım sırada telefonum çaldı.
+efendim anne?
-kızım gittin mi?Yerleştin mi?İş nasıl?Sen nasılsın?Baban telefonlarına cevap verdi mi?Umutla çok merak..
+hiç nefes aldın mı anne ya dedim kahkaha atarak cümleme devam ettim.
+evet geldim.Yerleştim.İş gayet güzel.İyi gibiyim.Daha babamı hiç aramadım.Merak etmenize gerek yok.Bil bakalım kime hizmet edicem.Sarpa dedim kaşlarını kaldırıp heyecanlı heyecanlı anlatırmış gibi yaparak.
-şey kızım.Ya Napıyım seni oraya tek başına mı gönderseydim?
+tamam anne sorun değil kapatmam gerek artık görüşürüz diyerek telefonu kapattım.Sarpa dönerek:
+gidebilirmiyim artık?
-ımm bir düşünüyüm.Hayır.
+yaa sarp?Yani Sarp bey.
-tamam tamam dedi sırıtıp gidebilirsin.
+teşekkürler diyerek odadan çıkacağım sırada:
-Duru.
+efendim Sarp?
-dikkat et kendine.Dediğinde bu söylediğine şaşırmıştım.
+olur dedim gülerek.Ve odadan çıktım.Eğer burada uzun bir süre kalacaksam,ki kalacaktım.Sarptan çekeceğim vardı o kesin.

Yeni kitabım 'KELEBEK'!Yorumlarınızı ve oylarınızı bekliyorum. ❤️

YAKIŞIKLI ÖKÜZÜMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin