13☠HARABE

858 82 52
                                    

BÖLÜM MÜZİĞİ: BIRDY /// WORD AS WEAPONS

•••

ASİ'NİN AĞZINDAN

Yılların yüklediği ağırlığı, omuzlarımda hissediyor, bilinmezliğin içinde bir kayboluşa sürüklenmeyi, bu acıya tercih edebileceğimi hissediyordum.

Karşımda uzanan asfalt yolu, geri de kalan 18 sene içinde asla unutamadığımı, her gece o evlilik cüzdanın da defalarca kez yaşadığım için biliyor ve hatırlıyordum.

Hayatın omuzuma yüklediklerinden, benden beklediklerinden haberdar olduğum ve adaletsiz olduğunu hissettiğim için olsa gerek ismini taçlandırdığım sıfat hala değişmemişti.

Siktiğiminin hayatı, hala Siktiğiminin hayatıydı.

Değişen hiçbir şey olmadığı gibi, ben günlere meydan okumasına rağmen yine de atıyordum adımlarımı tıpkı yıllar önce olduğu gibi. Yavaş yavaş gözlerime kadar ulaşan görüntü, ruhumu bıçaklarken, yüzümde ki ifadesizliğin her harfi birer silah olup kalbimi vuruyordu şimdi, mermisi sonsuza uzanıyordu, zihnim ise acı için kıvranıyor gibiydi.

Köşeyi döndüm, kaçıncı kere olduğunu bilmeden. Karşımdaydı Rüzgar, yine.

Siyah gözleri esiyordu ruhuma, ruhum parçalanıyordu o anda, ruhumun en derininde hissediyordum acıyı, yalnızlığı, adaletsizliği, belki de asla olmayacak umudu ve mutluluğu.

Her biri ölüydü, umudun kalbinden akıyordu kan, mutluluğun Ruhundan, adaletin eli ve ayakları kesilmişti, ağzı yoktu artık, acı ise, acı en canlısıydı. Elinde tutuyordu silahı, her birini o vurmuştu, bir elinde bıçak adaletin ağzını kesmişti, gözleri konuşuyordu. Sözleri birer silahtı.

Sözler silahtı.

"Bugün yalanların arasından bir ruh doğdu belki, ama ölmeden önce gerçek ölüm ile buluşturacağım birinizi. Asi ve Rüzgar, birinizin kanı elime bulaşacak. Ölüm bugün ikinizden birini bulacak."

Hala aynı nefreti uyandıran o ses yine konuştu, duygularımı esir alırken derin karanlık, içinde doğan öfkeydi ve nefret. Elimdeydi şimdi silah, acı teslim etmişti sözlerini bana. Rüzgar'a bakıyordum sadece, koşacaktım birazdan ona doğru, bu kez ben, "Rüzgar!"diye bağıracak ve onu kurtarmak için uğraşacaktım.

Yine yaptım.

"Rüzgar!"diye bağırdım, ama o tiz ses doldu yine kulaklarıma, sarsıldım.

Ruhumundan kopup giden ve parça parça çekilen Rüzgar'ın varlığını kaybediyordum, o mermi şimdi isabet ediyordu bana da defalarca kez ama ben koşuyordum ve yine öldürüyordum Serkan'ı. Başına tek kurşun ve yere yığılan cehennemlik bedeni.

Ardından cehenneme dönen hayatımın üç kelimelik özeti.

Rüzgar'ın cansız bedeni.

Koştum ona doğru, gözyaşlarım istila ediyordu ruhumu, içimden boğuluyordum oysa yüzüm hala ifadesizdi bana acı vermek ister gibi.

Hayat bu kez bir ders veriyordu bana. Şans verdim sana diyordu, daha çok gülseydin ona.

Yapmamıştım.

Koştum.

Bedeninin yanında diz çöktüm yavaşça ve ellerimle buldum, hala bir parça ruh taşıyan yüzünü ve gözlerine baktım, siyahların rüzgarı diniyordu, sonsuza dek.

"Tenini okşayan her rüzgârın içinde, benim olduğumu unutma Asi."

Hayatımın tek gerçek yönünü veren o cümleyi söyledi yine ve bedeni dahil olmak üzere yine bulandı bu soyut dünya kızıla.

☠ASİL ESEN MELTEM☠Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin