karanlik sohpet

5.2K 248 26
                                    

ZEYNEP......

önümüzde uzun bir yol vardı ve yanımda oturan kız, nedense bir garip davranıyordu, sanki bir şeyden kaçıyor gibiydi, sürekli arkasına bakıp dikiz aynasından etrafı kontrol ediyordu. daha fazla dayanamadım ve

''bi sorun mu var ezra?'' dediğimde bir an bana baktı ama ses çıkarmadı, ne garip bir kızdı bu böyle

''sanki birinden kaçar gibi bir halin var'' deyince

''evet karanlıktan'' dedi donuk bir sesle, güpegündüz mü demek istedim ama metafor yaptığını anlamıştım kaçtığı her kimse ona karanlık diyordu galiba

''aslında beni köşede bırakırsan ben devam edebilirim'' dedi

''buna gerek yok sonuçta sana çarptım ve borçluyum'' deyince yine sessiz kaldı

''aslında bana iyilik yapmak istersen telefonunu ödünç verebilirsin'' dediğinde

''tabi çantamda '' dedim ve başımla arka koltuğu işaret ettim hemen telefonumu aldı ve

''teyze benim, merak etme heyyy sakin ol iyiyim sorun yok evet, biliyorum,'' dedi ve sesi titredi, konuşurken uzaklaşmış ve kaybolmuş gibiydi, nedense her ne saklıyorsa ikimizin de ortak noktasının o olduğunu hissettirdi bana.

''tamam teyze arıcam seni merak etme '' dedi ve bir an ona göz ucuyla baktığımda ağladığını görüp görmediğimi sandım ama hayır o kadar güçlü ve dik bir duruşu vardı ki ağlaması imkansız gibi görünüyordu. onun gibi olabilmek imkansız gibi bir şeydi galiba.

''bende seni teyzecim'' dedi ve telefonu kapatıp

''teşekkür ederim'' dedi ve telefonumu çantamın içine koydu.

''beni müsait bir yerde indirirsen sevinirim''

''ama yurtda bırakcaktım'' dedim kırmızı ışıkta durduğumda, ona yakından baktım,

çok güzel bir kıza benziyordu, kahverengi yeşil gözleri biraz kızarmıştı uzun zamandır uykusuz geceler geçirdiği belliydi çünkü ant gittiğinden beri her sabah aynaya baktığımda bende aynı gözleri görüyordum aynada ki yansımada.

ince bir yapışı vardı, kuş gibi, ama ne kuşu onu tam olarak adlandıramıyordum.

''heyyy sana diyorum'' diyen kız elini gözlerimin önünde sallayınca kendime geldim

''ne... anlamadım.... bana mı dedin... dalmışım'' dedim

''sadece kendimi garip sanardım ama benden bir tane daha varmış'' dedi.

Sisli bir gecmisi oldugu belliydi. Bir seyler sakliyor ve birinden kaciyor gibiydi. Ve eminim o kactigi her kimse ona deliler gibi asikti.

Yesil yanip arabayi hareket ettirdigimde dayanamadim ve

"Karanliktan kacamazsin. Ben kacamadim" dedim. Ve aci ozlem dolu bir kikirti duydum. Bu ondan geliyordu

"Asla kacamayacagiz zeynep. Karanlik hep bizimle"

"Kacan ben degilim o " dedim gogsum sıķışmisti yine. Ne zaman onu zikretsem hep gogsum aciyordu.

"O zaman sukret. Benim karanligim beni golge gibi takip ediyor kurtulamiyorum. Isin garip tarafi ne biliyor musun" dediginde basimi salladim biliyorum der gibi. Sustu

"Kurtulmak istemiyorum" dedigimde oda basini salladi.

Garip bir tesaduf karanlik bir nortak nokta ve can alici bir sohpet. Evden ne icin cikip nerelere gelmis neler konusuyordum.

"Iligine isliyor nasil bir his bilir misin" dedi gozleri dalip giderken

"Korku ama ayni anda cesaret gibi acsin ama toksun da zamanin bol ama gec kaliyorsun uyku gozunden akiyor ama uyursan karanlik seni ele gecirecek" dediginde durmadan

"Nasil gececek" dedim umutsuzca

"Gecmeyecek hep bizimle olacak"

Bu sozden sonra ikimizde tek kelime etmeden cocuk yurduna vardik. Garip bi yolculuk garip iki kiz... asik karanlik...

"Tesekkur ederim" dedi bana bakmadan bende bakmadim ona.

" gercekten gecmeyecek mi" dedigimde cık dedi

"Asla gecmeyecek zeyno hep kuytu kosede bizi izleyecek kacmaya calistikca onun kollarinda olacagiz"

"O halde neden kaciyoruz"

"Birumut bizi kaciriyor kurtuluruz diyoruz kurtulmayacagimizi bile bile" dediginde ikimizde ayni anda birbirmize donduk.

"Tesekkur ederim" dedim gulumsemeye zorladim kndimi ama olmadi.

"Biraktigin icin saol umarim kacmak istemedigin karanligin seni bulur"

"Umarim kacmak zorunda oldugun karanligin seni bulmaz"dedim. Gulumsedi.

"Eninde sonunda bulacak" dediginde hem umutsuzluk hemde umut barindiyordu ses tonu

"Belki bir gun yine karsilasiriz" dedigimde gulumsedi.

"Bizi yasatan bir cadi var zeynep o yasadigi surece daha cok karsilasiriz" dediginde ne demek istedigini anlamasamda basimi salladim.

"Iyi sanslar" dedim o arabadan inince.

"Sanada zeyno sanada" dedi ve ben arkasindan bakarken gozden kayboldu.

Tam arabami hareket ettirecekken yer sarsildi.

Nanosaniye goz goze geldigim adamin koyu mavi gozleri saf ask ve kotuluk barindiriyordu. Arabamin onunden gecerken acik olan gomleginin dugmelerinden gordugum kurt ve agzinda ki serce kusu dovmesi korkudan bir an nefesimi kesti. ve ezranin arkasindan yer kuregi sarsacak sekilde yuruyerek gozden kayboldu

Ezranin karanligi onu bulmustu ama benim karanligim hala saklaniyordu.

Selam canlarim. Iki hikayeyi birlestirmek istemiyorum sadece size kucuk bir supriz yaptim ama bu kadar.

Yorumlarinizi ve votelerinizi eksik etmeyin.

Seviliyorsunuz. Opucukler. Sibel.

Ateşe YürüyenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin