20 / Zehir

183 13 4
                                    

Aslışah, Rüzgar'ın kapısını aşındırıyordu. Son günlerde bunu sık sık yapması kendisini rahatsız hissetmesine sebep oluyordu ama Rüzgar'ın kendisi için çabaladığını gördüğünden ona karşı kayıtsız kalmak istemiyordu. Evde son zamanlarda kendisine en çok onun ilgi gösterdiğinin farkındaydı. Aslında bu durumdan nefret ediyordu. Birilerinin onunla ilgilenmesine alışkın değildi. Birilerinin onu önemsemesi, olmaması gereken bir şeydi. İnsanları kendinden uzaklaştırma konusundaki ustalığı çevresine ördüğü duvarın yıkılmasını zorlaştırıyordu.

"Rüzgar?"

Rüzgar'ın sesini duymaması merakını dürttü ve başını kapıdan uzatıp içeriye baktı. Rüzgar uyuyordu. Aslışah, odaya girip etrafı inceledi. Rüzgar, odanın dağınıklığında kamufle olmuştu. Aslışah, Rüzgar'ın yatağının yanındaki armut koltuğa kendini bıraktı. Koltuğun hışırtıları Rüzgar'ın rüyasını yarıda kesti, gözlerini açtığında Aslışah'ı odasını incelerken buldu. Gözlerini kapatıp diğer tarafa döndü. Uykusunun boğuklaştırdığı sesini duyurdu.

"Odamda ne işin var?"

Aslışah, Rüzgar'a bakıp gülümsedi. Birkaç gün önce aynı tepkiyi veren kendisiydi ve Rüzgar'ın o güne gönderme yaptığını anlaması zor değildi. Parmaklarını dizlerinin üzerinde birbirine kenetledi.

"Güzellik uykunu böldüğüm için üzgünüm. Özür dilemeye gelmiştim, çıkışım için."

Rüzgar, kollarını başının üzerine uzatıp kedi gibi esnerken gülümsedi. Aslışah'ın özür dilediğini görmek ne büyük bir şerefti.

"Önemli değil, gidebilirsin."

Aslışah, Rüzgar'ın hiç değişmeyeceğini düşünürken adımları beyaz halıyı hırpalıyordu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Aslışah, Rüzgar'ın hiç değişmeyeceğini düşünürken adımları beyaz halıyı hırpalıyordu.

"Odun."

Rüzgar, tek gözünü açıp Aslışah'ın gidişini izledi.

🎫

Irmak'ın evdeki dalgın hareketleri Rüzgar'ın gözünden kaçmamıştı. Elindeki ilgi çekme şansını kullanmalıydı, Rüzgar Tavlı olmak bunu gerektirirdi.

"Ne kadar da seni üzen şeyleri yok etmelik bir gün."

Irmak, Rüzgar'ın muzip gülümsemesine karşılık vermedi. Aklında Tolga'nın teklifini değerlendirmek dolaşırken Rüzgar'a gülümseyemezdi. İhanet yeterince çirkinken bunu iki yüzlülükle taçlandıramazdı.

"Öyleyse intihar etmelisin."

"

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
KargoHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin