34 / Mazi

86 12 6
                                    

Behiç Çuhacı, misafirlerini uğurladıktan sonra Kargo ekibiyle birlikte salona geçti. Hepsini karşısına oturtup Emre'ye sandalyesini ortaya getirmesini söyledi.

"Çocuklar, öncelikle sizinle gurur duyduğumu söylemeliyim. Bir arada kalabildiğiniz için sizinle gurur duyuyorum. Gülşah, geri dönmen beni çok mutlu etti."

Mutluluk. Gülşah'a verilen ve ellerinden aniden koparılan şeydi. Hiçbir şey demeden Behiç'i dinlemeye devam etti.

"Yaşadığınız son olayın suçunu Onur'a yüklemeyin. Onun yaşındayken hepiniz hatalar yaptınız."

Suçluluk. Onur'un son zamanlarda duyduğu tek histi. Onur Kılıç olduğu için bile kendini suçluyordu.

"Aslışah ve Rüzgar, siz de tartışmalarınıza bir son verin. Derdinizi konuşarak halledebilecek kadar büyüdünüz."

Aslışah ve Rüzgar'ın gözleri birbirini buldu, Behiç bu dünyadaki en zor şeylerden birini istiyordu.

"Kartal. Senin de daha dirayetli olmanı bekliyorum. Liderlik zor iş, hepsinin sorumluluğu sende. Onlara sahip çık ve hiçbirinin üzülmesine izin verme."

Kartal, başını hafifçe eğdi. Behiç, cümlelerine son verirken hepsini tek tek süzdü.

"Siz benim evlatlarımsınız, hepinizin yeri ayrı. Hepinizi çok seviyorum. Birbirinize sahip çıkın, birbirinizden başka tutunacak dalınız yok."

🎫

Gece biterken herkes yerine dönüyordu. Onur, odasına geçerken kapı arasından Emre'nin ağladığını gördüğünde aklındaki her şeyi bırakıp hiç sahip olamadığı kardeşi gibi sevdiği çocuğun odasına girdi.

"Neden ağlıyorsun?"

Emre, Onur'un yüzüne bakıp hiçbir şey söylemediğinde Onur kaşlarını çatıp sorusuna cevap almak için çabaladı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Emre, Onur'un yüzüne bakıp hiçbir şey söylemediğinde Onur kaşlarını çatıp sorusuna cevap almak için çabaladı.

"Behiç'le mi ilgili?"

Emre, bakışlarını Onur'dan kaçırıp kapıya yöneldi ve eliyle dışarıyı işaret etti. Onur oturduğu yerden yavaşça doğrulurken Emre'nin bir şey demesini bekleyerek ağır hareketlerle kapıya geldi. Birkaç saniye birbirlerine baktılar ve Onur odadan çıkıp giderken Emre'nin gözyaşları daha da çoğalarak yanaklarını ıslattı. Onur odasına geçtiğinde Rüzgar'ın telefonuyla oynadığını gördü, onunla ilgilenmeden üzerini değiştirmeye gidecekken Rüzgar'ın sesiyle durdu.

"Küçük prensimin canı neden sıkkın?"

"İşimizi yeniden zirveye taşıyamadığı için."

Aslında moralini bozan Emre'nin gözyaşlarıydı ve diğer konuşmayı çoktan unutmuştu. Emre'den bahsetmek istemediğinden yem olarak daha önceki üzüntüsünü kullanmaya karar vermişti. Dolaptan tişörtünü alırken Rüzgar'ın gülüşünü duydu.

KargoHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin