-HAKAN-
Ofiste işlerim bitsin diye üstün çaba sarfediyordum. Çünkü evde beni bekleyen güzeller güzeli bir karım ve dünyalar tatlısı oğlum, Aras Berk'im vardı.
Oğlum artık iki yaşındaydı ve fazla meraklı ve hareketli olduğundan annesini çok yoruyordu. Ama benim bitanem herşeyi olduğu gibi bunu da hemen kabullenip hiç sorun etmemişti. Dışardan, başına buyruk, inatçı bir cadı gibi görünse de tam bir melekti güzel karım.
İşlerim bittiğinde Cem abiye bakındım.
"Çıkalım mı abi?" diye sordum. Bilgisayarında birazcık daha uğraştıktan sonra
"Tamam bitti, hadi çıkalım" dedi.Bugün bize yemeğe gelecekleri için birlikte çıkıyorduk . Arabaya geçince gülümseyerek ona baktım
"Abi bilmem farkında mısın ama babalarımız işleri tamamen bize bırakmak istiyor" dedim.
Sıkıntıyla nefes alıp verdi.
"Farkındayım Hakan. Ve bu durum artık beni şaşırtmıyor bile. Oğlum ben hayatım boyunca hep onların yönlendirmesiyle yaşadım be" dedi. Sözleri sitemli gibiydi ama yüzü gülümsüyordu
"Sanki çok da sorun olmamış yani abi" dedim. Gülümsemesi yüzüne yayıldı
"En çok da evleneceğim kişiyi seçtikleri için mutluyum. Onlar bu konuda bu kadar ısrar etmese böyle mutlu bir evliliğim olur muydu bilmiyorum. Size ve kendime bakınca büyüklerin sözünü dinlemekte fayda var diyorum" dediğinde haklılığıyla başımı salladım.Yol boyunca sohbet ede ede eve geldik. Zile bastığımda içerden cıvıl cıvıl çocuk sesleri geliyordu. Güzel karım her zamanki gibi gülümseyerek kapıyı açtı.
"Abiiii" diyip Cem abinin boynuna atladı. İstemeden göz devirdim. Bu kız ne zaman abisini görse beni unutuyordu hâlâ. Bizim oğlanlar paytak paytak koşarak yanımıza gelince Seher abisine sarılmayı bıraktı.
"Hoşgeldin hayatım" diyip öpeceği sırada Aras Berk
"Babaaaa" diyip aramıza girdi. Oğlumu kucağıma alınca gülümseyip Seher'e baktım
"Yaa sen abini görür görmez beni unutursun ama oğlum beni kimseye satmaz" dedim.
Bilmiş bilmiş bakıp
"Dünyada kaç kişi acaba eşini abisinden kıskanır?" diyince yanağından ufak bir buse aldım
"O kişi kocasını abisinin yanında ikinci plana atarsa kıskanır" diyerek salona geçtim.Çocukların neşeli sesiyle güzel bir akşam yemeği yemiştik. Misafirlerimiz gittikten sonra Seher'e baktım. Bulaşıkları makineye dizerken yorgun bir hali vardı
"Sen git dinlen güzelim, gerisini ben hallederim" dedim.
Gülümseyip
"Nazik teklifin için teşekkür ederim kocacığım ama sen Aras Berk'i uyutsan bana en büyük yardımı yapmış olursun" diyince halının üstünde legolarıyla oynayan oğluma baktım. Gözlerinden uyku akıyordu ama sanki uyursa hayattan çok şey kaçıracakmış gibi uykuya direniyordu.
"Tamam güzelim, oğlumu seve seve uyuturum ben" dedim.Buz dolabından süt alıp biraz ısıttım ve biberona koyup içine bebe bisküvisi attım. Sütü çalkalarken oğluma doğru yürüdüm
"Bakın burda ne varmıış" dediğimde gözleri bir anda açılıverdi.
"Babaaaaaa süüütt" diyerek dizlerime yapışınca onu kucağıma aldım.Odaya götürüp sütü içirince gözleri kapandı kendiliğinden. Pijamalarını giydirip yatağına yatırdım.
Banyoya gidip kısa bir duş aldıktan sonra üzerime pijamalarımı giyip Seher'in yanına gittim.
Koltuğa oturmuş omuzlarını esnetiyordu. Sessizce ilerleyip masaj yapmaya başladım. Anında kasları gevşedi.
"Çok yorulmuşsun bugün sen" dediğimde kendini arkaya doğru attı.
"Evet canım, çok yoruldum. Akşam için hazırlık yaparken Aras Berk çok huysuzluk yaptı." diyince alnına kocaman bir öpücük bıraktım.
Gözleri halinden memnun bi edayla kapandı.
"Sana sıcak çikolata yapmamı ister misin?" dediğimde kapattığı gözlerini yeniden açtı ve güzel gözleri ışıltıyla parladı
"Sen harika bir adamsın Hakan, biliyosun dimi?" demesine karşılık,
"Biliyorum güzelim, bunu her zaman hissettiriyorsun" dedim.***
Birlikte sıcak çikolatalarımızı içtikten sonra güzel bir sohbete daldık.
Sonra o dizlerime uzandı, ben onun ipek gibi saçlarıyla oynamaya başladım.
O konuştu ben dinledim, o tatlı sesiyle huzur buldum. O güzel yüzüne baktıkça gün boyunca içimde biriken tüm stres gitti, mutlu oldum.
"Daldın gittin canım?" diyerek elini yüzüme koydu. Avucunun içine ufak bir öpücük kondurup
"Gözlerinde daldım, o kadar derin ve anlamlı bakıyor ki. Kapılmamak elde değil" dedim. Şüpheli bakışlarla dizlerimden kalkıp karşıma oturdu
"Hakan, bişey mi isteyeceksin?" dedi tedirgince.
Tuttuğum nefesimi verip kahkahama engel olamadım
"Beni iyi tanıyorsun canım"
"Eeee çıkar ağzındaki baklayı " dediğinde kollarımı ona dolayıp kendime çektim. Kulağına yaklaşıp
"İkinci bi çocuğa ne dersin güzelim?" diye fısıldadım.
Gözleri şokla açıldı
"Hakan delirdin mi sen? Ben daha oğlumuzu zor idare ediyorum, nasıl ikinciye bakarım?" diyince yüz ifademi bozmadan yüzünü ellerimin arasına aldım
"Bak bugün abinlerin biri kız biri oğlan çok tatlı değiller miydi? Bizim de belki sana benzeyen tatlı mı tatlı bi kızımız olur ha? Nolur reddetme beni güzel karım"Başını olumsuz anlamda sallayıp ayağa kalktı ve koşar adımlarla banyoya kaçtı.
Birkaç dakika boyunca da orada konuştum çıt çıkmıyordu. Bu da demek oluyor ki kabul edecekti.Biraz sonra kapı açıldı.
Ellerinden tutup kendime çektim
"Kızma bana bitanem lütfen, sevdiğim kadından çocuk istiyorum sadece, bu yanlış mı?" dediğimde öylece baktı gözlerime sonra başını salladı
"Kabul ediyor musun yani?" diye sorarken
"Evet" diyince kollarımı beline dolayıp havalandırdım onu
"Seni seviyorum bitanem benim" dediğimde yüzüne sahte bir kızgınlık ifadesi takıp
"Senden nefret ediyorum!" dedi. Sırıtıp yüzüne düşen saçları kulağının arkasına ittim.
"Bence hiç de nefret etmiyorsun, aksine beni dünyadaki herşeyden çok seviyorsun" dedim.
"Hadi yatalım artık" dedi huysuz bir ifadeyle.
Peşinden odaya girdim.
Seher duş alırken bende yatağa uzanıp onu beklerken düşünmeye başladım.Yaklaşık üç yıl öncesine her gece kurduğum hayalin içindeydim şuan. Yeri geldi umutsuzluktan ağladım, yeri geldi ufacık bişeyleri işaret görüp onun hayaliyle yaşadım.
Sevgimin büyüklüğü çok kez canımı yaktı.
En zoru zamanın çoğunu birlikte geçirip de ona uzak olmaktı. Sevdiğin insana canın istediğinde dokunamamak, ona sarılıp
'Seni seviyorum ' diye haykıramamak çok zordu.
Ama şuan çektiğim herşeye fazlasıyla değdiğini görüyordum. Benim onu sevdiğim kadar güzel karım da beni seviyordu. Hemde hiç bir isteğimi reddedemeyecek kadar. Tabi bende istemesini bilen bir insandım orası ayrı... :)Birkaç dakika sonra Seher banyodan çıktı. Hayranlıkla onu izliyordum
"Yanıma gelsene, saçlarını yanımda tara" dedim. Ciddi bir ifadeyle beni süzdü
"Bu isteğin çok masum görünse de sonrasına garantim yok, yani gelmeyeceğim" diyip aynanın karşısına geçti.
Uzun siyah saçlarını tararken gözü arada bana kayıyordu. İşini bitirip yanıma gelmeden Aras Berk'i kontrol etti. Mışıl mışıl uyuyan oğluma tüy kadar hafif bir öpücük verip yatağa geldi.
"Oğluma var da bana yok mu karıcığım?" diye yaklaştığım anda Aras Berk in sesi tüm odayı inletti
"Annneeeee" diyip ağlamaya başladı. Seher anında kalkıp oğlumuzu kucağına aldı. Sinsi bi şekilde sırıttı.
"Yaaa Hakan bey, siz bana ne kadar zorla bişeyleri kabul ettirseniz de benim oğlum senin oyunlarını bozar " dedi.
Söylediklerinden bir gram bile gocunmadan hayatımın anlamlarını büyük bir huzurla izledim.Merhaba arkadaşlar.... Hakan'la Seheri özledim ve bir özel bölüm paylaşmak istedim. Yorum ve oylarınızı bekliyorum. Keyif almanız dileğimle... :)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hani Arkadaştık?
Lãng mạnBirlikte büyüyen iki genç... Biri diğerini yıllardır sevip, içinde saklamış... Peki ne kadar saklı kalabilir ki aşk gibi güçlü bir duygu? Ve hayata dair hiçbir tecrübesi olmayan, büyümeyi ve yetişkin olmayı, sevilerek öğrenen bir genç kız... Onlar k...