Seher
Hâlâ bahçenin ortasında dikilmiş, Hakan'ın az önce söylediklerini beyin süzgecimden geçirmeye çalışıyordum. Ne demişti o öyle, beni seviyordu... Bana aşıktı... Hemde uzun zamandır...
Öyleyse tüm bunları başlatan kendi miydi? İçimden çığlıklar atıp yerlerde tepinmek istiyordum ama, put gibi durmaktan başka yaptığım bir şey yoktu.
"İnanamıyorum sana Hakan! Benden yıllarca nasıl saklarsın böyle bişeyi?
Peki ben? Nasıl bir aptaldım da göremedim bunca yıl..... Demek yolum hep sana çıkacak ha? Bende Sehersem, bana yaptığın bu emrivakiyi sana ödetmeyi bilirim Hakan bey! Bu evliliği iptal edemesemde seni pişman ettirmeyi bilirim!"Kendi kendime intikam yeminleri ederek eve girdim. Abim, yengem ve yeğenim gelmişti. Naz'ı yanıma alıp havuz başına indim. Güzel yeğenimle vakit geçirmek iyi gelmişti.
"Hayaaa Hakan abimle payka gidelim mi yine?" diye soran Naz'a baktım.
"Yok güzelim biz seninle baş başa oynayalım, küstüm Hakan'a ben" dediğimde zavallım masum masum dediğimi anlamaya çalışıyordu.Gece olduğunda abimler bizde kalmıştı ve yengemle gece kahvesi yapıp havuz başına geçmiştik. Muhtemelen annem, yengeme beni yumuşatması için direktif vermişti çünkü, yengem insanların kararlarını sorgulamazdı pek.
İki hafta sonra...
Şu iki haftada elimden geldiğince Hakan dan kaçmıştım. Çünkü henüz ona hayatı zindan edecek bi planım yoktu.
Bu süre içinde ailelerimiz önemli kararlar almıştı, en çok beni ilgilendiren ama, bir tek bana fikrim sorulmayan konuda.Bugün söz kesilecek aile arasında, yakın bir zamanda da, kalabalık bir misafir grubuyla nişan olacaktı.
Sanki programlanan nişanın, düğünün gelini ben değilmişim gibi, hiçbirşeye karışmıyordum, tepkimi böyle gösteriyodum ancak...Ve Hakan...
O günden beri ne aramış ne sormuştu. Hoş, arasa bile açmazdım ya, hâlâ o günkü konuşmaları beynimin içinde dans ediyordu ve yıllarca tanıdığım Hakan ile, alakası olmayan tavrıyla onun farklı bir yanını görüyordum.
Akşamı bahçede geçirecektik anlaşılan. Annem, ablam, abim ve yengeme hararetli bi şekilde planlarını anlatıyordu galiba. Odamın penceresinden onları izleyip, inadına karışmıyordum hiçbirşeye.
Bir an yengemle göz göze geldik. Hüzünle gülümsedim ona, o da bana aynı karşılığı verdi.Geçen akşam bizde kaldıklarında istemeden abimle konuşmalarına kulak misafiri olmuştum. Yengem abime
"Zamana bırak herşeyi Cem, kardeşini ne idüğü belirsiz birine verip, aklın hep onda kalmasındansa Hakan gibi birisi daha iyi olur. " demişti.
Onlar açısından böyle düşününce mantıklı gibi geliyordu ama benim gözümle herşey çok zordu. Yıllarca arkadaşım olan birine bir anda eş gözüyle bakmak, dışardan görüldüğü kadar kolay değildi.Akşam üzeri odama girip, annemin dünden giymeme karar verdiği elbisemi giydim. Neden kız isteme törenlerinde cici kız olmak gerekti ki?Şuan kendimi hediye paketi gibi hissediyorum bi tek fiyonk eksikti. Hafif bi makyaj yapıp , saçlarımı düzelştirince tamamen hazırdım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hani Arkadaştık?
RomanceBirlikte büyüyen iki genç... Biri diğerini yıllardır sevip, içinde saklamış... Peki ne kadar saklı kalabilir ki aşk gibi güçlü bir duygu? Ve hayata dair hiçbir tecrübesi olmayan, büyümeyi ve yetişkin olmayı, sevilerek öğrenen bir genç kız... Onlar k...