Gözlerimi kapattım ve gece lambamın ışığını söndürüp kendimi müziğin içine attım.
Bazen bir rapte geçen tek bir sözcük tüm hayatımın özeti oluyordu.
"Boş ver, bir umut doğmadı hiç."
Sonra devam ediyor.
"Bu yüzden açıklarda yüzüyorum ya bu yüzden eksiğim ve bu yüzden sessiz gemim."
Her ne kadar hayatı tiye alsam da başımı yastığa koyduğumda yaşamı sorguluyordum. Bu ister istemez oluyordu hemde öyle bir oluyordu ki tüm o gerçekler yalanları öldürüyordu.
Dudaklarımı oynatarak müziğe ayak uydurmaya devam ederken karnımın üzerinde duran telefonum titredi.
A: Ne yapıyorsun?
Nida: Hayatı sorguluyorum.
A: Ha rap dinliyorsun.
A: Mevzu derin.
Nida: Gel beraber boğulalım.
A: Ne zaman gittim ki?
Gülümsedim.
Nida: Bana hiç kendinden bahsetmedin.
A: Önce ailemle tanıştırmayı düşünüyorum.
Gözleri kıstım.
Nida: Anlamadım.
A: Diyorum ki
A: Oğullarının yüzünde ki tebessümün sahibini bilmeleri gerekiyor.
Nida: O kişi ben miyim?
A: Yok ebem.
A: Sensin
A: Her ne kadar birbirimizden haz etmesek te insanı mutlu ediyorsun.
A: Seninle konuşurken sebepsiz yere sırıtıyorum.
A: Neden oluyor öyle?
İç çektim ve parmaklarımı usulca tuşların üzerinde gezdirdim.
Nida: Biliyor musun?
Nida: Her ne kadar garip birisi olsan
daNida: Seninle konuşmak bana da iyi geliyor.
A: Bu bir çıkma teklifi mi?
Amk.
Nida: He çıkıyon mu?
A: Montana Dağına mı?
Kıkırdadım. Çocuk ciddi ortamları bozmak için yaratılmıştı.
Nida: Ciddi kalamaz mısın sen?
A: Ben mi?
A: Üstelik seninle konuşurken mi?
A: Kendini bile ciddiye almadığına eminim, Kıvırcık.
Nida: O kadar eminsin yani.
A: Bilmem öylesin bence.
Nida: Öyleyim.
A: Öyleyim.
A: Bunu sevdim.
Diye itiraf ettiğinde yüzümde ki gülüş gittikçe büyüdü.
Nida: Seni gerçekten çok merak ediyorum.
Duraksadığım da bir süre çevrimdışı oldu. Sorguyla dudaklarımı büktüm. Tam çıkarken çevrimiçi oldu ve yazmaya başladı.
A: Umarım kim olduğumu öğrenince yine mutlu ederim seni.
A: Çünkü üzülmeni istemem.
A: İyi geceler. Güzel kız.