7 • Sevgi Zayıflıktır

13.5K 1.6K 182
                                    

Multimedya: Maroon 5 | Animals (Cover)

Yorum ve oylarını eksik etmeyin.

Keyifli okumalar...

〰🦂〰

Bir ifadenin altında kaç anlam gizlidir? Belki de sayılamacak kadar çok. Bazılarını sezebilirsin ama bazıları o kişinin içinde sır olarak kalır. Ne kadar uğraşırsan uğraş o istemedikçe çözemezsin.

Julian'a bakarken bir süre yüzündeki ifadenin anlamını çözmeye çalıştım ama bunu başaramayacaktım. Öyle görünüyordu ki o poker suratlıların lideri olabilecek bir yeteneğe sahipti.

"Benim?" dedim pes ederek. "Bundan ne anlamam gerekiyor?"

Dudakları yana kıvrıldığında yine yüzüne o bilindik kibirli ifadesi yerleşti. "Düşündüm ki..." dedi. "Senin kadar ölümden korkan biri bile tüm yaşadıklarına rağmen pes etmeyip ilerleyebiliyorsa ben neden öylece oturayım ki? O yüzden izleyici değil oyuncu olmaya karar verdim."

Tebrikler Tony. Hakkımızda her şeyi ona anlattığı için böyle düşünmesini zaten bekliyordum ve elinde sonunda bunu yüzüme vuracaktı, vurdu da ama onun ne düşündüğüde umurumda değildi.

Göz ucuyla Tony'e baktığımda ifadesiz bir şekilde Julian'a izlediğini gördüm. Tüm bu sözleri duymama neden olan kendisi olduğu için beni savunmak gibi bir hataya elbette ki düşmeyecekti. Bu yüzden de sessizce benim söyleyeceğim kelimeleri bekliyordu.

Ölümden korkmak ve ben... Julian'ın bilmediği bir şey varsa benim o safhayı çoktan geçtiğimdi. Ölüm bir bilinmezlikti ve korkulan şeyde o bilinmezliğin neler getireceğiydi. Ben o bilinmezliğe bir kez adım atmıştım. O soğukluğu bir kez iliklerime kadar hissetmiştim. Ben artık ölümün nasıl hissettirdiğini biliyordum ve kesinlikle korktuğum şeyler arasında artık kendi ölümüm yoktu.

Julian'a gülümsediğimde "Haklısın." dedim. "Ölüm fazlasıyla korkutucu."

Sevdiklerimin ölümü fazlasıyla korkutucu. Asıl söylemek istediğim buysa da dillendirmedim. Yavaşça ayağa kalktığımda ona daha fazla açıklama yapmak ya da ben cesurum naraları atma gereği duymadım. "Umarım benim korkum bir gün seni de esir almaz."

Gözlerini kısarken gülümseyen ifadesi silindi ve "Alamaz." dedi. "Ölümden daha kötü şeyler yaşadım." Söylediğim cümleden hiçbir şey anlamadığını zaten biliyordum. Sevdiklerini kaybetme korkusundan bahsetmiştim aslında. Ölüm korkusu bunun yanında hiçbir şeydi.

Tony'e elimi uzattım ve o da elimi tutup ayağa kalktı. Bana baktığında o Julian'ın aksine benim ne demek istediğimi anlamıştı. Her zaman anlardı. İçimi okurdu.

"Gidelim." dedim ona göz kırparak. Yerden çantamı alıp mağaradan çıkarken Julian ve Calina'nın gözlerini üzerimde hissetsemde onlara bakmadım. Daha şimdiden onların varlığı beni huzursuz etmişti. Bir kaç dakika sonra da Tony bana yetişti. Julian ve Carina arkamızdan gelirken çoktan sohbet etmeye başlamışlardı ama onların saçma muhabbetlerini dinleyecek havada değildim.

"Mel" dedi ciddi bir ifadeyle. "Ona neden karşı çıkmadın?"

"Neden çıkacak mışım? Doğru söylüyor ölümden korkuyorum."

"Hadi ama Mel! Karşındaki benim Tony. Ben senin içini biliyorum."

Göz ucuyla arkama bir bakış attım. Julian ve Calina hala derin bir sohbetteydiler. Bizi dinlemediklerini anladığımda Tony'e döndüm. "Ona bak Tony." dedim. "Ne görüyorsun? Ben söyleyeyim. Asilik, kibir ve cesaret... Belli ki ölümden korkmuyor çünkü ölümün sadece ona özel olduğunu düşünüyor. Önemsediği biri yok. Olsaydı bir ölümsüz olsa bile ölümün evrensel olduğunu bilir ve ondan korkardı. Söylesene bunu ona anlatmamın ne anlamı var ki? Sevgi hissi ondan alınmışken beni anlamasını bekleyemem."

MEZARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin