32 • Kaçak Vampir

9.1K 1.4K 217
                                        

Multimedya: Anthony & Julian

Keyifli Okumalar... ♥♥♥


Julian Andrey Komarov

Saatler boyu süren kabuslar sonucunda Julian en sonunda uyanmayı başarmıştı. Günlerin uykusuzluğu ve yorgunluğu yetmezmiş gibi bir de şizofren bir vampir kızla uğraşıyordu. Şizofren ve aklını başından alan bir vampir kız... Öyle ki kafasını bir türlü toparlanmasına fırsat vermiyor, gözünü her kapattığında yüzü gözünün önünde beliriyordu. Sırf bu yüzden uyumayı reddedip kaç gün onu kontrol ettiğini saymamıştı bile.

Bu kadar kindar olması onu korkutmuyor değildi. Yaptığı şeylerden memnun olmasa da böyle olacağını bilemezdi. Ona böylesine çekileceğini... Belki de Bryton gibi onu da affetmeyecekti.

"Hayır." dedi kendi kendine. Bu aynı şey değildi. Bir şekilde her şeyi unutmasını sağlayabilirdi. Zaten tüm kontrol onun elindeyken aksi düşünülemezdi. O onu korumaya çalışmıştı. Melanie de önünde sonunda bunu görecek ve er ya da geç onun çizdiği sınırlara ayak uyduracaktı. O sert duvarlarını yıkacak ve bazı şeyleri kabullenecekti.

Sonunda pes edecekti.

Dışarıdan gelen yüksek sesle beraber kapı kırılırcasına açıldı. Aslında kırılırcasına kelimesi kesinlikle yanlış bir tabirdi çünkü odasının kapısı şu an yerlerde geziniyordu. Öfkelenmesine bile fırsat vermeden bir çift el boynuna sarıldı ve kendini duvara çivilenmiş olarak buldu. Karşısında öfkeden gözleri parlayan Anthony Evans'ı bulmasına nedense şaşırmamıştı. Mavi bir parıltıyla parlayan gözleri mümkün olsaydı kesinlikle kırmızıya bürünürdü.

"Seni şerefsiz lider bozuntusu!" diye kükredi Anthony.

Julian'ın da gözleri aynı öfkeyle parladığında onu şiddetle üzerinden itti. "Neyin var senin? Kendine gel!" Kurt askerler içeri girip Anthony'e yönelmişlerdi ki Julian eliyle durmalarını işaret etti.

"Neyim mi var iğrenç sürüngen?" dedi Anthony. "Ortada olmayan esmer bir arkadaşım var ve karşımda onu kontrol edebileceğini ve buradan dışarıya adımını atamayacağını söyleyen işe yaramaz bir lider bozuntusu var."

Julian onun sözleriyle öfkeyle yandığını hissetse de söylediği tek bir cümle onu dizginlemeye yetti.

'Ortada olmayan esmer bir arkadaşım var.'

"Ne demek ortada olmayan?"

Anthony hayret eder gibi bir elini beline dayarken diğeriyle de yüzünü sıvazladı. Gözleri tekrar onu bulduğunda, "Melanie..." dedi. "Aptal herif, Melanie ortalarda yok."

"Binada bir yerdedir." dedi Julian gözlerini kısarak. "Buradan istese de çıkamaz zaten."

"Bakmadım mı sanıyorsun?" diye bağırdı Anthony. "Yok. Hiçbir. yerde. yok."

Kurt askerler birbirlerine afallamış bir ifadeyle bakınca Julian'ın içine yoğun bir şüphe yerleşti. "Ne oldu?" dedi sert bir sesle. "Anlatın hemen!"

"Efendim." dedi genç kurt. "Bayan Rogers'ı dün gece gördük."

Anthony'nin bakışları da askerlere dönünce, "Neden bu cümlenin devamında birilerini öldüreceğimi hissediyorum?" diye sordu.

Julian onu duymamış gibi hemen, "Devam et!" diye oldukça sert bir sesle emretti. Asker biraz irkilip diğerine baktı. Bunun üzerine daha yaşlı olanı sözü devraldı.

"Efendim, Komutan Sara dışarı da biraz dolaşacaklarını söyledi."

"Melanie'le?" diye sordu sanki anlamamış gibi yüksek sesle Julian.

MEZARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin