2

15.7K 662 44
                                    

Sınır +7 vote +2 yorum

Günlerdir İstanbul'daydım ve bir saniye bile olsun ayrılmamıştım olay yerinden. Her an baktığımda yüreğimde kızgın demiri saplıyor gibi bir acı vardı. Terörist işkencesinden beterdi bu, çok kötüydü. Sevdiğin canı bir daha hiç görememek...

"Günlerdir harap oldun burada askerim."

Düşüncelerimden sıyrılıp tıknaz çocuğa çevirdim bakışlarımı.

"Buradan ayrılınca ne yapacağım bilmiyorum."

Buruk bir şekilde gülümseyip karşı masadan bir sandalye çekti yanıma. Yerleşince tekrardan gözleri gözlerimi bulurken nefes aldığınu hissettim.

"Zor be askerim, sana vereceğim teselliler yüreğini soğutmaz ki."

Gözlerim dolmaya başlamışken yutkunarak önüme döndüm.

Doğan'ın arkasından beliren siyah kapüşonlu başka bir adam ve elinde basmak için can attığı bomba kumandası.

Bağırmaya kalmamıştı bile. Bir anda itilmiştim bir yere. Ardından kulağımı sağır eden o iğrenç ses.

Ne kadar öylece kaldım bilmiyorum. Gözlerim donuk bir şekilde yavaş yavaş ayağa kalktım. Yerde yatan onlarca kanlı beden. Onca yeşermiş güzel yürek... Gözüm sabit bir noktada takıldı. Gözlerimden de o an firar etti yaşlar.

"Doğan..." yavaşca ilerlediğim adımlarımı hızlandırarak koşmaya başladım.

"DOĞAN!" Yanına vardığmda diz çöktüm hemen. Ellerimle yanaklarını tutarken nasıl durumda olduğum umrumda değildi.

"Doğan, yalvarırım bunu bana yapma, sevgilim ne olur yapma. Bırakma, dayanamam..."

Öksürmeye başladı güzel yüreklim. Sol gözünden akan yaşı gördüğümde ağlamam şiddetlenirken gözlerini yavaşca açıp bana baktı.

"S-seni ç-çok s-sev-sevdim."

"Benim yüzümden.."

Bakışlarımı betona çevirdim.

"Benim için oradaydı, ben olmasaydım gelmeyecekti bile."

Dudaklarım titriyordu konuşurken.

"Orhan benim yüzümden öldü canımın ötesi!"

Masadan hızla ayağı kalkarak koşmaya başladım betona doğru. Orhan'ın adımı seslenişini duymamazlıktan gelerek uzandım sevgilimin canını verdiği yere. Gözlerimi kapatırken ellerimi kalbimde birleştirdim. Yanaklarımı ıslatan şeyin gözyaşından başka bir şey olmadığını biliyordum.

"Neredesin Doğan?"

Hıçkırdım.

"Sevdiğin ruhunu kaybetmiş, kaybolan canını özlemiş.. Neredesin?"

Burnumu çektim.

"Ne olur gel!"

Adıyaman - Söğütdere Jandarma Komutanlığı

"Komutanım hedef saat 5 yönünde."

Kafasındaki renklerin en güzeli olan bordoyu hakikatiyle taşıyordu asker. Anonsu duyar duymaz silahını 5 yönüne çevirerek hedefi aradı. Dürbününe takılan hedef aradığı kişiyken hiç düşünmeden alnı çatından vurarak başarılı bir atış yaptı. Elini kulağına götürerek sert ve bir o kadar erkeksi sesiyle konuştu.

"Adam az kalsın yuvaya giriyordu asker, bu yavaşlıkla gidersen biz postu deldiririz haberin olsun."

Çok geçmeden cevap anonsu geldi.

Vatan UğrunaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin