|Bölüm 3|

14.4K 1K 627
                                    



selam.. yavaş yavaş kitleyi tekrardan topluyorum teşekkür ederim(: yorum yapıp destek olursanız ve kitabı paylaşırsanız çok sevinirim.

                         keyifli okumalar...

                         keyifli okumalar

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Boş duvarlar üzerime geliyordu. Yorgun bedenim düşüncelerimin ağırlığında ezilmiş, geceyi hiç uyumadan sabah etmeme neden olmuştu. Uykulu gözlerim okul saatine yaklaşınca oyun edip kapanmaya başlamıştı. Kapalı gözlerimle ayağa kalktım. Bulanık görüşümden dolayı ellerimi öne tuttum, her an düşebilirdim... Güç bela koridora çıktığımda açık kalan ışıktan gözlerimi açmak zorunda kaldım. Işığı kapatıp lavaboya adımladım, ellerimi ve yüzümü yıkadığımda kafamı kaldırıp aynadan kendimi inceledim. Sarı saçlarımın uçları kırıklarla doluydu. Göz altlarımda mor halkalar belirginleşmiş, yüzüm şişmişti. Göz altlarımı kapatmam zor olacaktı.

Duşa kabine girip sıcak suyu açtım. Tişörtümü bedenimden sıyırıp yere bıraktım, sütyenimin kopçalarını usulca açıp tişörtümün üzerine koydum. Çıplak kaldığımda ise duşa kabine girdim, umarım ayılmama neden olurdu. Bedenime değen sıcak su taneleri, ayılmamın aksine mayışmama neden oluyordu. Suyu soğuklaştırdım, ılıktı artık. Elime döktüğüm şampuanı saçlarıma daldırdım, birbirine girmiş saçlarımı şampuan bile açmadı. Saç kremine yöneldim son çare olarak. Saçlarım biraz yumuşadıktan sonra durulanıp çıktım. Aynadan tekrar kendime baktığımda biraz daha toparlanmıştım. Havluyu sıkıca bedenime bağlayıp saçlarımda ki duran havluyu çekip aldım. Aynanın yanında duran kurutma makinasını fişe taktım ve saçlarımdan gezdirdim. Yarı nemli kalan saçlarıma önden iki tutam ile tutturdum, açıkta kalan yerlerini taradım ve odama yöneldim.

Dolabımın başına giderek önceden ayırdığım iç çamaşırlarımı üzerime geçirdim. Hava düne göre daha ılıktı. Gri bol kazağı üzerime geçirip altına siyah düz bir pantolon giydim. Çalışma masama yönelip üzerinde duran kapatıcıyla göz altlarımı tam kapatamasamda hafiflettim. Siyah montumu koluma takıp oturma odasına gittim. Babam uyuyordu ve işin garip yanı annem eve gelmiş karşı koltuğunda sızıp kalmıştı. Mutfağa adımlarken annemin eve girip fırlatıp attığı ayakkabılara takıldım. Derince bir iç çekip ayakkabıları yerden alıp dolaba yerleştirdim. Gelmesine şükretmeliydim ya orası ayrı. Mutfağa girdiğimde bıraktığım gibi temiz kalışına şaşırdım. Dolaptan sütü çıkardım, tabakların olduğu yerdense bebek maması. Sütü ısıtıp bebek mamasını ezdim.

Oturma odasına geldiğimde babamın yanağına küçük bir öpücük kondurdum. Gözleri yavaşça açılan babam bana baktı, gülümsedim. "Günaydın baba." Gözleri parıldadı, bunu gördüm. Sıcacık bir gülümseme gönderdim parıldayan gözlerine. Elimde tuttuğum bebek mamasını yedirdim usulca, suyuna uzandım. Annemi gösterip gülümsedim. "Hatırlıyor musun baba küçükken evden kaçacağım dediğimde bana hep şey derdin," Suyundan bir yudum içirdim. "Git, tilkinin dönüp dolaşacağı yer kürkçü dükkanıdır." Seslice güldüm. "Çok haklıymışsın." Koltukta ters dönen anneme baktım. Babama suyunu içirip ayağa kalktım. "Okula geç kalacağım, seni çok seviyorum." Mutfağa ilerleyip elimdekileri bıraktım ve odama geçip çantamı aldım. Montumu ve siyah uzun botlarımı giyerek evden çıktım. Okuldan hemen sonra dün başladığım işime gidecektim.

KIRIK ŞARAP +18 |TAMAMLANDI|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin