selam, her başlamadan önce araya girme gibi bir huyum var.. bazılarınızdan iyi bazılarınızdansa kötü eleştiriler alıyorum. eğer hatalarımı görürseniz söyleyin ki düzeltebileyim olur mu?(: baş başa bırakayım ben sizi o zaman 🤍
keyifli okumalar...
Şaşkınlıklarımız artabilir ve hatta üzerinden uzun zamanlar geçsede atlatamayabiliriz. Ben son zamanlarda hem çok şaşırıyor hemde çok tedirgin olmaya başlıyordum. Sıklıkla hissettiğim duygulardı bunlar. Bu duyguyu yaşatan tek bir kişi vardı ve o kişide sürekli olarak yenilerini ekliyordu duygularıma. Neden yakın, neden beni tanıdığını iddia ettiğini bilememek kendi kendimi yememe neden oluyordu. Kendimle girdiğim bu iç kaostan ve aptalca düşüncelerden kurtulmamın tek nedeniyse aradığım soruları bulmaktı.
Barut'un cevap vermesini beklemeden değiştirdik eşleri. Ellerini belime sarmış, kendisine çekmişti beni.
Kendime anlam veremediğim bir şekilde karnım gıdıklandı. Sanki üç yaşında bir çocuktum ve karnımı gıdıklıyorlardı. Ama işin asıl garip yanı, gülümsemek istiyordum. Kafasını çeneme koydu, usulca sallanan bedenlerimiz kısa bir süreliğine sallanmayı kesti.
Tüm cesaretimi toplayıp net çıkan sesimle konuştum. "Neden yaptın bunu?"
Çenesiyle kafama baskı uyguladı. Boğazımı temizledim hafifçe. Burnuma çarpan kokusu, çok güzeldi. Şey gibi... Kahve ve erkeksi kokunun birleşimi. Tarif edemeyeceğim kadar etkileyici ve güzel.
"Bilmem, içimden geleni yaparım ve bunu yapmak içimden geldi."
Onu asla çözemiyordum, bu aslında iyi ama bir yandansa kötüydü. Neden garipti? Neden bu kadar zorlaştırmak için sanki elinden geleni yapıyordu ki?
Yüzümü omzundan kaldırıp yüzüne çevirdim. "Neden bu kadar karmaşıksın?"
Düşen çenesinin yarattığı sarsıntıyı toparladı. Gözlerimin tam içerisine baktı; hissizdi. Nasıl başarıyordu anlamıyordum ama hisleri çok anlaşılmazdı.
"Karmaşık değilim." Gözlerini dans pistinde gezdirdi, bir şey arıyor gibiydi. Karmaşıktı, kabul etmesede dibine kadar anlaşılmaz bir insandı.
"Karmaşık olmayı güzel sanardım biliyor musun." Gözlerime çevirdi gözlerini.
"Neden? Karmaşık olmanın nesi güzel?" Soluduğu nefes direkt olarak burnumun ucuna vuruyordu.
Bedenimi biraz geri çekip ellerimi boynunda sıkılaştırdım. "Basit olmaktan daha cazip. Herkesin her şeyini bilmesi, gizli bir şey asla tutamaman. Bunlar kötü şeyler."
Açtığım arayı doldurup kendisine çekti tekrar. "Bu çok güzel bir şey düşüncenin aksine, saklayacak kadar sağlıksız yada tehlikeli şeylerin yok. Hayatını yaşaman için hâlâ umut var demektir."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIRIK ŞARAP +18 |TAMAMLANDI|
Teen FictionTüm insanlık yalan üzerine kurulu. Bastığımız toprak, soluduğumuz nefes. Aldığım her emanet nefes onu anımsatıyor bana. Camın açıkta bıraktığı boşluk kadar görüyordum gök yüzünü. Ayaklanarak odanın çıkışına adımladım. Oturma odasına adım atacaktı...