|Bölüm 17|

6K 398 142
                                    


selam(: 41k olduk, umarım sizi tatmin edebiliyorumdur. neyse, tutmayayım sizi.

                      keyifli okumalar...

Siz, ruhuma batırılan hançerlerin acısı geçti mi sanıyorsunuz? Güldürmeyin

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Siz, ruhuma batırılan hançerlerin acısı geçti mi sanıyorsunuz? Güldürmeyin. O hançerler, ruhumdan sırtıma vurdu ve her gün yedi içimi. Her gün, zamansız ve amansız tuttu sancılarım.

Çığlık atan sesi çözmemize fırsat bile kalmadı. En son Gazel kapıda Tunayı bekliyordu ve sesin ondan çıktığına emindim. Bir şey olmuş olma olasılığı, içimi kemirsede şu an canım tam olarak araftaydı. Ya öldürülecektik, ya da bir şekilde kurtulacaktık.

Barlas'ın ses duyulmadan hemen önce bana verdiği tetiği çekili silahı avuçladım. Olduğum yere en yakın dolabın dibine sindim, kendimi korudum.

Barlas'ın gür sesi mutfaktan duyuldu. "Orospu çocukları!"

Sesi sinirliydi sanki bedeni öfkeyle dolup taşıyor gibi.

Tuna Gazel'i çekiştirerek yerde emekleyerek yanıma geldi. "Sen Gazel'i koru, ben Barlas'a bakacağım."

Kafamı sallayarak Gazel'i kendime çektim, hatta çömeldiğim yeri ona verdim.

Yüzü korkudan terlemiş, gözleri dolmuştu.

Yüzünü avuçladım. "Korkma güzelim, çıkacağız tamam mı?"

Kafasını onaylarcasına sallasa da, yüzünde ki endişe silinmedi. Onu yukarıya çıkartırsam daha güvende olurdu ama merdivenler camdan direkt gözüküyordu. Ya risk alıp işimi garantiye alacaktım ya da direkt riskle devam edecektim.

Gazel'in kolunu sıkıca tuttum. "Üç dediğimde hızlıca ve eğilerek merdivenlerden yukarı çıkacağız, seni oraya saklayacağım tamam mı, orada bir şey olmaz sana."

Gazel terlemiş yüzüne yapışmış olan saçlarını geriye attı. "S-sen?"

Daha fazla korkmaması için gülümsemeye çalıştım. "Küçükken oynadığımızda da sen dolaba saklanırdın ben kötü adamları öldürüp seni kurtarırdım, hatırladın mı?" Gülümsedim. "Yine öyle olacak." Kolundan tutup hafifçe yukarı kaldırdım onu, "Bir," Bedenlerimizi merdiven tarafına döndürdük. "İki," Etrafa bakındım, dışarıda ilk gelen sesten başka bir ses çıkmamıştı. "Üç." Bedenlerimiz yarı eğik şekilde merdivenlere koştuk.

Gazel benden önce çıktı yukarıya. Sorunsuz çıktığımız merdivenlerden adımlarımızı Barlas'ın odasına çevirdik. "Kapıyı üzerine kilitle, çekmecelere bak illa ki sopa yada kendini koruyacağın şeyler vardır, yanında tut onları." Odaya iteledim Gazel'i. "Söz veriyorum ne Tuna ne de Barlas'a bir şey olmayacak." Kapıyı kapattım. "Kilitle kapıyı Gazel, sana aç diyene kadar sakın açma."

Kilit sesini duyduğumda arkama döndüm, avucumda duran silahı iyice sıktım. Bir anda aşağıdan bir gürültü koptu.

Barlas'ın kükremesi evin içerisinde ekolandı. "Kendin gelmeye götün yemedi mi adi."

KIRIK ŞARAP +18 |TAMAMLANDI|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin